Propaganda Bakanı Joseph Goebbels 1933’te Yahudilerin ve muhaliflerin sanat eserlerini "yoz" olarak yaftaladı ve Nazi Alman Öğrenci Birliği'nin 6 Nisan 1933’te edebî anlamda ateşle temizlik ya da “arındırma” havası yaratmak üzere ulus çapında “Alman Olmayanlara karşı Eylem” deklare etmesiyle 10 Mayıs 1933’te 25.000 ciltten fazla “Alman olmayan” kitap yakıldı.
10 Mayıs akşamı 34 üniversite şehrindeki sağcı öğrenciler, “Alman olmayanlara karşı” meşaleler eşliğinde yürüyüş düzenledi. Senaryolu törenler yüksek Nazi yetkililerini, profesörleri, üniversite rektörlerini ve üniversite öğrenci liderlerini, katılımcılara ve izleyicilere hitap etmeye çağırıyordu. Miting alanlarında öğrenciler “istenmeyen” kitapları büyük bir törenle, bando eşliğinde ve sözde “yakma yeminiyle” ateşe attı. Goebbels’in konuşmasını dinlemek için Berlin’de 40.000 kişi toplandı.
10 Mayıs gecesinde aralarında Brecht, Marx, Arthur Schnitzler ve Hemingway gibi isimlerin kitaplarının yer aldığı "yoz" ve "Alman olmayan eserler" yakıldı.
Ateş, Nobel ödüllü Alman yazar Thomas Mann’ın yazılarını ve Nazi ideologlarının kötülediği, savaşın cesur bir tasvirini yapan Batı Cephesi’nde Yeni Bir Şey Yok‘un yazarı, eserleri en çok satanlar arsında bulunan Erich Maria Remargue’nin çalışmalarını da yaktı.
Faşist Nazilere göre "yoz" ve "Alman olmayan" eserler arasında Zweig'in kitapları da vardı. Nazi saldırganlığından etkilenen Zweig 22 Şubat 1942'de aşırı dozda barbitürat alan Stefan Zweig ve eşi Lotte, Petropolis'teki dairelerinde ölü bulundu. Zweig, dünyayı terk etme kararını açıklayan bir intihar notu yazmıştı.
10 Mayıs 1933'te Nazilerin çağrısı sonucunda Berlin’in Opera Meydanı’nda 70 bin kişi toplanmıştı. Bu kitlenin en önünde üniversite öğrencileri yer alıyordu.Yüksek okul öğrencileri el arabaları ve kamyonlarla kitapları meydana taşıyordu.
Öğrenciler “Alman olmayan her şeyi ateşe atıyorum” diyordu. Henüz 23 yaşındaki Herbert Gutjahr, ateşe başka kitapları da atan ilk öğrenci oldu. Bu kitaplar faşist Nazi'lere uygun değildi ve Almanya'yı yansıtmıyordu.
Berlin’in Opera Meydanı’ndaki merkezî tören radyodan da naklen halka aktarılıyordu. Çok sayıda öğrenci, Nazi SA ya da SS üniforması giymişti. Sıra sıra gelen yeni kitapları ateşe atarken belirli ifadeler de kullanıyorlardı:
“Ateşe, Sigmund Freud Okulu’nun yazılarını atıyorum… Alman tarihinin saptırılmasına, onun yüce önderlerinin aşağılanmasına karşı çıkıyor, tarihî geçmişimiz önünde saygıyla eğiliyor ve ateşe, Emil-Ludwig Cohn'un yazılarını atıyorum.”
Batı'nın bugün yaptırım adı altında yarattığı Rus düşmanlığı esasında yeni değil. 1933'te yapılan kitap yakma eylemi ırkçılığın kültür ve sanat alanındaki karşılığı olarak görülmektedir.