Tamamen Türk mühendisleri tarafından geliştirilen ve 3 yıldır AR-GE çalışmaları devam eden Spil Karası erkenci tür üzüm çeşidinde seradaki sezonun ilk hasadı Manisa Bağcılık Araştırma Enstitüsünde gerçekleştirildi. Yıl sonunda üreticilere sunulması beklenen yeni çeşit, erkenci ve yılda iki kez hasat alma özelliğinin yanında su ve gübre tasarrufuyla da dikkat çekiyor.
Manisa Bağcılık Araştırma Enstitüsü tarafından geliştirilen ve ismini üreticilerin belirlediği Spil Karası üzüm çeşidi, aynı zamanda sera ortamında topraksız olarak da yetiştirildi. Serada topraksız üzüm yetiştiriciliği araştırma projesinde bu yıl da hasat yapıldı.
Erkenci bir tür olan Spil Karası ve Trakya İlkeren üzüm çeşidinin serada topraksız ortamda yetiştirilmesiyle aynı bitkiden yılda 2 kez ürün alınabiliyor. Piyasada üzümün bulunmadığı haziran ve kasım aylarında yapılan üzüm hasadıyla piyasaya üzüm arz edilmesi hedefleniyor. Sezonun ilk üzüm hasadı Manisa Valisi Yaşar Karadeniz, Manisa Tarım ve Orman İl Müdürü Metin Öztürk, Manisa Bağcılık Araştırma Enstitüsü Müdürü Akay Ünal tarafından gerçekleştirildi.
Üretim için sırada bekliyorlar
Manisa Bağcılık Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü bünyesinde yürüyen proje çerçevesinde kapalı sistem tam otomasyonlu sera içinde 3 yıldır üretimi yapılan sera içinde Spil Karası projesi hakkında açıklamalarda bulunan Manisa Bağcılık Araştırma Enstitüsü Müdürü Akay Ünal, “Bu projeye başlarken belli başlı amaçlarımız vardı. Bunlardan bir tanesi piyasada ürün yokken erken ve geç dönemde piyasaya ürün arz edebilmek. Haziran ayının ortası gibi hasadımızı gerçekleştiriyoruz. Açıktan üretime göre yaklaşık 1 ay, 1 ay 10 gibi erkencilik sağlıyor.
Bu çalışmanın bir diğer özelliği aynı bitkiden bir yıl içinde ikinci hasat ve verim alabilmemiz. İlk hasattan sonra bitkimizi sert bir şekilde buduyoruz, tekrar uyandırıyoruz ve ikinci verime yatmasına zorluyoruz. Yaklaşık olarak aldığımız ilk ürün verim değerleri açıktan üretime göre birebir örtüşmekte. Aynı değeri ilk hasatta alabiliyoruz. İkinci hasatta çeşide göre değişmekle birlikte yaklaşık yarısı veya üçte iki oranında ürün alabiliyoruz bu da bize, üreticimize kar olarak yazıyor. Hem piyasada üzüm olmadığı dönemlerde üreticilerimiz bu ürünü daha yüksek fiyata satacaklar hem de birim alandan daha fazla gelir elde etmiş olacaklar. Projemizin 3. yılı tamamlandı ve son yılı. Bundan sonra üreticilerimize net bir reçete çizebileceğiz. Hangi çeşitler kullanılmalı, yetiştiricilik nasıl olmalı, bu sisteme girdiklerinde yaklaşık ekonomik değer elde edebileceklerini ekonomik analizleriyle net bir şekilde verebileceğiz. Şu anda yatırım yapmak isteyen birkaç üreticimiz var. Açıktan yetiştiriciliğe göre bazı teknik detaylar ve farklar var bu da tarafımızca belirlenmiş durumda. Bu yılın sonunda üreticilerimize net bir reçete verebilecek hale gelmiş olacağız” dedi.
Ürünün yetiştirildiği sera hem su hem gübre tasarrufu sağlıyor
Spil Karası’nın yetiştirildiği sera hakkında da bilgi veren Ünal, “Şu an içinde bulunduğumuz seranın özelliği ise, özellikle tarımın yapılamayacak kadar kötü toprak yapısına sahip ya da kireçli, tuzlu gibi dezavantajlı arazilerimizde bu sera üretim modelini uygulayabilme şansımız var. Burada toprağa bağlı değiliz. Bir diğer artısı ise atık yönetimi konusunda da büyük bir tasarruf sağlaması. Bitkiye uyguladığımız su ve gübre karışımını biz drenaj kanalları yöntemi ile drene ediyoruz, tekrar topluyoruz. Bunların içerisinde eksik olan besin maddeleri tamamlayarak dezenfekte edip aynı su karışımını tekrar bitkiye uygulayabiliyoruz. Bu sayede de büyük oranda su ve gübre tasarrufu sağlamış oluyoruz” diye konuştu.
“Yılda iki kez ürün alınması ayrı bir değer”
Manisa Bağcılık Araştırma Enstitüsünün geliştirdiği Spil Karası’nın sera ortamında 3 yıldır hasat edildiğini ve artık ticarete konu bir üzüm çeşidi olduğuna dikkat çeken Manisa Tarım ve Orman İl Müdürü Metin Öztürk, Manisa’nın üzümün başkenti olduğunu belirterek, “Özellikle çekirdeksiz kuru üzümde Türkiye’de en büyük üretim alanlarına sahip, yüzde 85-90’ını üreten ve yüzde 90’ını da ihraç eden bir şehirden bahsediyoruz.
Tüm Türkiye’nin üzüm üretiminin yüzde 20’sini üreten bir şehir Manisa. Manisa Bağcılık Enstitüsü de yeni çeşitlere yönelik birçok AR-GE çalışması yapıyor. Onlardan birinin hasadındayız. Spil Karası var Trakya İlkeren var. Şu anda olgunlaşmış vaziyetteler. Bunlar haziran ayının ortasında sofralarla buluşmaya hazır. En önemli avantajı erkencilik aslında. Üzümün piyasada olmadığı zamanlarda üzümü piyasaya arz edebildiğiniz zaman o üründen en fazla gelir ettiğiniz bir zaman. Dolayısıyla erkencilik sağlayacak. Yılda iki kere ürün alma çalışmaları devam ediyor. Dolayısıyla sera ortamında yılda iki kez ürün alınabilirse bu da çeşidimize ayrı bir değer kazandıracak” dedi.
“Ülkemiz ekonomisine hayırlı olsun”
Manisa’nın Türkiye’de üzüm üretiminde birinci sırada olduğunu ve çekirdeksiz Sultaniye kuru üzümde toplam üretimin yüzde 85’inden fazlasının ve yaş üzümün de yüzde 20’sinin Manisa’da üretildiğine dikkat çeken Manisa Valisi Yaşar Karadeniz ise şunları söyledi:
“Bu üretim hacmine ulaşmamızda Bağcılık Araştırma Enstitümüzün yaptığı araştırmalar, ürün artışına yönelik yapmış olduğu araştırmalar önemli katkı sağlamıştır. Bunun yanında yeni çeşitlerle ilgili araştırmaların yapmakta. Şu anda Spil Karası adı altında 3 yıldır geliştirilen üzüm çeşidinin bu yıl ilk hasadını yapıyoruz. Bu yıldan sonra da inşallah Spil Karası ticari olarak da kullanılan bir üzüm türü olacak. Bu tamamen Manisa Bağcılık Araştırma Enstitüsünün geliştirmiş olduğu bir ürün. İlimiz üreticisine, ilimiz ekonomisine ve ülkemiz ekonomisine hayırlı uğurlu olsun.”