Çin'de ortaya çıkan COVID-19 virüsünün küresel salgına dönüşmesinin ardından Türkiye'de ilk vaka, 11 Mart 2020'de görüldü.
Türkiye'de ilk vakanın görüldüğü 11 Mart 2020 aynı zamanda COVID-19'un Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından "küresel pandemi" ilan edildiği gün oldu.
Türkiye'de COVID-19 kaynaklı ilk ölüm ise 17 Mart 2020'de yaşandı.
2 yılı aşkın sürede dünyadaki birçok ülke gibi Türkiye'de de virüsün yayılmasını önleyebilmek için uçuşların durdurulması, sokağa çıkma kısıtlaması, uzaktan eğitime geçilmesi, kafe ve restoran gibi yerlerin geçici süreyle kapatılması, kamuya açık etkinliklerin iptal edilmesi gibi çeşitli önlemler devreye alındı.
Salgın günlük hayat alışkanlıklarını da değiştirdi. Bu süreçte kapalı ve açık alanların tamamında maske takmak, AVM'ler ile kurum ve kuruluşlara girişte HES kodu göstermek ve ateş ölçümü yaptırmak zorunlu hale geldi. Yurt dışına seyahat edecekler veya hastalık belirtisi olanlar için PCR testi uygulaması başlatıldı.
İlk kapanma Nisan 2020'de yaşadı
Türkiye'de ilk sokağa çıkma kısıtlaması ise 10-12 Nisan 2020'de 30 büyükşehir ile akciğer rahatsızlıklarının sık görüldüğü Zonguldak'ta uygulandı.
Ülke çapında sokağa çıkma kısıtlamaları, 2020'de ve 2021'de vaka sayılarının zirve yaptığı dönemlerde tekrarlandı.
2 Mart 2021'de "kontrollü normalleşme" süreci başlatılan Türkiye'de illerdeki risk durumlarına göre sokağa çıkma kısıtlamaları, yeme-içme yerlerinin hangi şartlarda hizmet verebileceği ve hangi kademelerdeki öğrencilerin hangi şartlarda yüz yüze eğitime başlayacağı belirlendi.
En fazla vefat sayısı 394 oldu
Salgın süresince en fazla vefatın yaşandığı gün, 394 kişinin hayatını kaybettiği 30 Nisan 2021 oldu. Vaka sayılarındaki bu artış üzerine COVID-19 tedbirleri kapsamında 29 Nisan ile 17 Mayıs 2021 arasında kesintisiz sokağa çıkma kısıtlamasını içeren "tam kapanma" dönemi uygulandı.
Türkiye, 1 Temmuz 2021'den itibaren normal hayata dönüşü sağlayacak yeni döneme geçti. Bu çerçevede belli saat ve günlerde uygulanan sokağa çıkma kısıtlamaları kaldırıldı, kafe ve restoranlar yeniden hizmet vermeye başladı.
6 Eylül 2021 yüz yüze eğitim yeniden başladı
Uzaktan eğitim sürecinin ardından öğrenciler, 6 Eylül 2021'de tüm kademelerde haftada 5 gün ve yüz yüze eğitime geri döndü.
Devlet, COVID-19 salgınının olumsuz etkilerini en aza indirmek amacıyla bu süreçlerde esnaf ve sanatkarlar ile dezavantajlı vatandaşlara yönelik birçok sosyal destek programını devreye aldı.
Aşılama salgına karşı en güçlü silah oldu
Tüm bu süreçte en önemli gelişme, 2021'de COVID-19'la mücadelede aşıların devreye girmesi oldu.
Türkiye'de 14 Ocak 2021'de sağlık çalışanlarıyla başlayarak 65 yaş üstüyle devam eden aşılama programına hızla yeni yaş ve meslek grupları eklendi. 2 Nisan'dan itibaren BioNTech aşılarının da uygulanmasına başlandı.
25 Haziran 2021 itibarıyla 18 yaş ve üzerindekiler, randevularını alarak COVID-19 aşılarını olmaya başladı.
Bugüne kadar 18 yaş ve üstü nüfusta 147 milyon dozdan fazla aşı yapıldı.
Yerli aşı TURKOVAC devrede
Türkiye, salgınla mücadelede COVID-19 aşısı üreten 9 ülkeden biri oldu. TÜSEB ve Erciyes Üniversitesince geliştirilen inaktif COVID-19 aşısı TURKOVAC, 22 Aralık 2021'de acil kullanım onayını aldı.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Şanlıurfa'daki aşı üretim tesisinden yapılan programda TURKOVAC'ın seri üretimine başlandığını duyurdu.
TURKOVAC'ın ülke genelindeki şehir hastanelerinde uygulanması ise 30 Aralık 2021'de başladı. 81 ildeki şehir hastanelerinin yanı sıra eğitim ve araştırma hastaneleri de 8 Şubat itibarıyla sürece dahil oldu.
Ayrıca ABD ve Avrupa'daki bazı ülkelerde COVID-19 hastalarının tedavisinde kullanılan Molnupiravir ilacı, şubatta Türkiye'de de tedavi rehberine alındı.
Maske kullanım zorunluluğu bitti
Türkiye'de 2020'de salgınla birlikte zorunlu hale getirilen maske takma zorunluluğu, 2 Mart 2022 itibarıyla açık havada kaldırıldı, kapalı ortamlarda ise havalandırma ve mesafe kuralına göre uygulanmaya başladı.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, bu tarihte Koronavirüs Bilim Kurulu'nun ardından yaptığı açıklamada ayrıca, kurum ve kuruluşlara girişteki HES kodu uygulamasına, hastalık belirtisi olmayanlardan PCR testi istenmesine ve okullarda iki vakanın görüldüğü sınıfların kapatılmasına da son verildiğini bildirdi.
Halihazırda maske kullanımı, vaka sayısı 1000'in altına düşene kadar, sadece toplu ulaşım araçları ile sağlık kuruluşlarında devam edecek.