Kazı Başkanı ve Trakya Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özlem Çevik, yaptığı açıklamada, Ulucak Höyüğü'nün, İzmir'in bilinen en eski yerleşim yeri olduğunu belirtti.
Kazıların bu yılki bölümünde, ağustosta tüm halde bulunan heykelciğin de aralarında olduğu 7 bin 800 ila 8 bin yıl önceye tarihlenen, boyları 5-6 santimetre 5 kil heykelcik bulduklarını belirten Çevik, şunları kaydetti:
"Tek bir tüm örnek hariç baş veya eksik parça halinde bulunan figürinler evler, avlular ve sokaklar gibi günlük faaliyet alanlarında ele geçti. Tüm durumda ele geçen örnek Ulucak Höyük'teki Neolitik Dönem yerleşiminde bulunan üçüncü tüm durumdaki figürin olsa da figürinleri genellikle kafa, bacak ve gövde parçaları olarak kırık halde buluyoruz. Az sayıda erkek veya cinsiyeti belirtilmemiş insan figürini ele geçse de insan figürinleri ağırlıklı olarak kadın figürinlerinden oluşuyor."
Figürünlerin 8 bin yıl öncenin insanları tarafından, bütünlüğü korunması gereken kutsal nesneler olarak görülmediğini düşündüklerini belirten Çevik, bunların doğum, ölüm gibi önemli günlerde veya evlerin inşasında ya da hasat zamanlarında bereket getirmesi için kullanıldığını, sonra da kırılabildiğini tahmin ettiklerini aktardı.
Çevik, "Günümüzde kurşun dökmek, nazar boncuğu taşımak gibi olumsuz etkilerden korunmak için yapılanlara benzer şekilde olumsuzlukları uzaklaştırmak için kullanılmış olabileceklerini söyleyebiliriz." ifadesini kullandı.