Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Abdulaziz Kardaş, "1953 yılına kadar buradaki petrol kaynaklarından istifade edildi ama sonra terk edildi.
Şimdi yeni bir bakış açısıyla yeni teknik yöntemler kullanılarak acaba tekrar buradaki petrolden yararlanılabilir mi?" diye konuştu.
YYÜ Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Abdulaziz Kardaş tarafından 2017'den bu yana Osmanlı, Cumhuriyet ve Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü (MTA) arşivlerinden yararlanılıp yapılan araştırma kitaplaştırıldı.
Doç. Dr. Kardaş, geçmiş dönemlere bakıldığında birçok medeniyetin yer altı kaynaklarıyla ilgilendiğini belirterek, "Bu konuda Van ve çevresinde tarihte Osmanlı ve sonraki dönemde bir şeyler yapılmış mıdır diye araştırmalar yaptık.
Osmanlı arşivinde ve MTA'da bu bölgede petrol ve linyit kömürüyle ilgili çok sayıda arşiv belgesi bulunmaktadır.
Baktığımızda 1876'da Van Kalesi yakınlarında, Osmanlı'nın son döneminde Van'ın Muradiye ilçesinde Beşparmak, Kürzot, Amik ve Haraşik köylerinde de petrol var.
Daha önceleri bir sızıntıdan ibaretmiş. Burada yaşayanlar hayvanlarının ayaklarına sürüyorlarmış uyuz ve diğer hastalıklar için. Onun dışında çıraların tutuşması ve aydınlatmada da kullanıyorlar" dedi.
Daha sonraki dönemlerde özellikle 2'nci Abdülhamid'in çalışmalarıyla buradaki petrolün de araştırılması için çaba sarf edildiğini ve petrol kaynaklarının tespit edildiğini anlatan Doç. Dr. Kardaş,
"İşletilmesi için imtiyaz veriliyor. Birinci Dünya Savaşı başlayınca, bu sefer bölge Rusların eline geçiyor. Ruslar, hem bu bölgenin yer altı kaynaklarını hem de yer üstü kaynaklarını da sömürme yoluna gidiyorlar.
Kürzot'ta galeri usulü bir sistemle buradaki petrolü çıkarıyorlar. Burada çıkardıkları petrolü de Van Gölü'nde çalışan gemilerin mazot ihtiyacının bir kısmını karşılıyorlar" dedi.
'TARİHİ KAYITLARDA VAN’DA 4 BÖLGEDE PETROL VAR'
Bu bölgedeki madenlerin işletilmesi için İran'dan Erciş'e kadar uzanan bir dekovil (dar hatlı demir yolu) inşa edildiğini aktaran Doç. Dr. Kardaş, ayrıca Rusların, Azerbaycan ve Güney Kafkasya'daki petrol alanında uzman olan Stoyanov'u da getirdiklerini belirterek, şöyle konuştu:
"Ruslar, bu uzman kişinin raporları doğrultusunda yeni kazılar da yapıyorlar. Kuyu sayısı ve petrol miktarını da artırıyorlar ve bu şekilde burayı 1918'e kadar işletiyorlar.
Beşparmak, Kürzot, Amik ve Haraşik köylerinde petrol çıkıyor. Kürzot'ta 2 tane büyük kuyu açıyorlar.
Daha sonra Ruslar çekildikten sonra Milli Mücadele döneminde yeni hükümet buradaki petrollerden yararlanma yoluna gidiyor.
Cumhuriyet kurulduktan sonra buradaki petrolleri çıkarıp ülke ekonomisine katmak için çalışmalar yürütülüyor. O dönem burada çıkarılan petrolün imtiyazı devlet tarafından 1931'e kadar Fransız Emil Mayen'e veriliyor.
Daha sonra asayiş olayları oluyor ve Mayen buradaki petrolleri işletmiyor. Baktığımız zaman 1953 yılına kadar buradan petrol çıkarılıp işletiliyor.
Daha sonra 110-130 metre derinliğe kadar gidildi ve buradaki çalışmalara nokta konuldu.
Sebep olarak da buradaki petrol miktarının az olduğu, kaya yapısının kırılgan olduğu ve petrolün daha derinlere aktığını söylüyorlar."
'YENİ İMKANLARLA YENİDEN BAŞLANABİLİR'
Son yıllarda Karadeniz'de ve Akdeniz'de doğal gaz, aynı şekilde Siirt ve Gabar Dağ’ında petrol aramalarını da hatırlatan Doç. Dr. Kardaş,
"Özellikle Gabar'daki kuyular daha derin ve daha işletilmeye elverişli görünüyor. Acaba Van için de bir çalışma başlatılabilir mi?
Günümüzde daha yeni teknik araçlarla, imkanlarla daha derine gidilebilir. Çünkü önceki kayıtlarda bu var
Osmanlı Devleti bunu işletti. Ruslar bu bölgeyi işgal ettikleri dönemlerde 1915 ve 1918 yılları arasında buradaki petrol kaynaklarından yararlandılar.
Cumhuriyet'in ilk yıllarında 1953 yılına kadar buradaki petrol kaynaklarından istifade edildi ama terk edildi.
Şimdi yeni bir bakış açısıyla yeni teknik yöntemlerle acaba tekrar buradaki petrolü işletme yoluna gidilebilir mi?
Ayrıca Şahmanıs'ta kömür çıkarılıyordu. 2000'li yıllara kadar satılıyor.
Acaba detaylı bir aramayla daha geniş alanlarda bu kömürün araması yapılabilir mi?
Bizim amacımız budur, yani Osmanlı döneminde, Cumhuriyet döneminde, hatta Demokrat Parti dönemine kadar buradaki kaynaklardan yararlanıldı.
Van için yeniden yeni teknik araçlarla bir arama yapılabilir" diye konuştu.
GABAR DAĞI'NDAKİ PETROL ÜRETİM ÇALIŞMALARI GÖRÜNTÜLENDİ
Şırnak'ın Gabar Dağı eteklerinde Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığınca (TPAO) yürütülen petrol üretim çalışmaları havadan görüntülendi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 12 Aralık 2022'de Gabar Dağı'nda 150 milyon varillik net petrol rezervine sahip saha keşfedildiğini, 2022'de karada yapılan en büyük 10 keşiften biri olan bu sahadaki rezerv değerinin yaklaşık 12 milyar dolar olduğunu açıklamasının ardından bölgede çalışmalar aralıksız sürüyor.
Şırnak'ın İdil ilçesinde 2019'da PKK'lı teröristlerce tuzaklanan el yapımı patlayıcıya müdahale sırasında meydana gelen patlamada şehit olan Astsubay Esma Çevik'in isminin verildiği bölgede, petrol üretimi hummalı şekilde devam ediyor.
Terörden temizlenen Gabar Dağı eteklerindeki Akçay ve Kayaboyun köylerinin bulunduğu bölgede yürütülen çalışmalar helikopterden görüntülendi.
PETROL İLE ARAZİLER DEĞER KAZANDI
Kayaboyun Köyü Muhtarı Hakan Vural, "Petrolün bulunmasıyla son 1 yılda arazilerimiz değer kazandı. Örneğin 10 bin olan dönüm bedeli şu an 30 bin lira oldu." dedi.
Köy halkının çok sevinçli olduğunu belirten Vural, "Yıllardır çok huzursuz bir ortamda yaşadılar. Petrol onlara umut oldu. Çocuklarımız eskiden top tüfek seslerinden yataklarından ağlayarak uyanıyorlardı. Şimdi ise gayet mutlu ve huzurluyuz. Emeği geçen herkese sonsuz teşekkür ederiz." diye konuştu.
İki yıl öncesine kadar arpa, buğday ve yulaf ektikleri arazilerden şimdi petrol çıktığını dile getiren Vural, bunun mutluluğunu yaşadıklarını ifade etti.
Üç yıl önce yapılan sismik araştırmalardan sonra köylülerde bir beklenti oluştuğunu anlatan Vural, şunları söyledi:
"Köy halkı olarak bu gelişmeden mutluyuz. Herkeste bir heyecan var. Artık köye petrol tankerleri geliyor. Yıllardır bu huzuru ve mutluluğu bekliyorduk. 30 yıldır bunun özlemini yaşıyorduk. Nihayet gerçekleşti. Belki de vatandaşın duası kabul oldu. Bölgemiz, bizim için büyük bir nimet. Ülkemizin ekonomisi için de güzel bir gelişme. Bugün bölge kaliteli petrolle ses getiriyor."
Köylülerden Şahiye Edis de petrolün köylerinde çıkmasının mutluluğunu yaşadıklarını, bunun bölgeye ve köye faydalı olacağına inandığını belirtti.
Edis, "Çocuklarımız batıya gidip çalışacağına burada yapılacak tesislerde iş bulur. Daha önce buralarda hep çatışma vardı, huzurumuz yoktu. Şimdi çok güvendeyiz. Eski kötü günler geride kaldı. Petrolün çıkmasıyla buralar daha güzel olacak." ifadelerini kullandı.
PETROL İNSANLARA İŞ KAPISI OLACAK
Akçay köyünde yaşayan Nimetullah Tanrıverdi de ekim yaptıkları alanların altındaki zenginlikleri tahmin edemediklerini söyledi.
TPAO'nun çalışmalarıyla köylerindeki bereketi anladıklarını belirten Tanrıverdi, şunları kaydetti:
"40 yıldır buradaki insanlar çok acı çekti. Çıkan petrolün bölge ve kente büyük yarar getireceğini düşünüyoruz. İnşallah petrol buradaki insanlarımıza iş ve aş olur. Daha önce buradaki gençler mevsimlik işçi olarak başka illere gidiyorlardı, artık en büyük iş yanı başımızda. Bunun onlara iş kapısı olacağını umut ediyoruz. Petrol insanlara iş kapısı olacak."
TPAO'nun Twitter hesabından 31 Aralık'ta yapılan paylaşımda, Türkiye'nin en çok üreten petrol sahasının artık Şırnak'ta olduğu belirtilerek, "Şehit Esma Çevik-7 kuyusu 1,613 vpe (varil petrol eş değer) ilave üretimle toplam 7 bin 714 vpe günlük üretime ulaştı." ifadeleri kullanılmıştı.