İsrail'in Filistin'e yönelik saldırgan tutumuna karşı harekete geçen Vatan Partisi ve TGB, Kürecik Üssü önünden birer basın açıklaması yaptı.
Vatan Partisi'nin basın açıklaması şu şekilde:
Sayın Basın Mensupları, Büyük Türk Milleti,
ABD askerleri tarafından İsrail’e kalkan olması için topraklarımıza inşa edilen Kürecik Radar Üssü’nün önünden sesleniyoruz:
Selam olsun Filistin’in yiğit gençlerine!
Selam olsun, vatanını savunan, zulme baş eğmeyen kardeşlerimize!
Filistin savaşıyor. Filistin’de, Filistinlilerin şahsında insanlık savaşıyor. Mescid-i Aksa’ya yapılan saldırı insanlığa yapılan saldırıdır. Akan kan insanlığın kanıdır, verilen can insanlık uğruna verilmektedir. Saldırı altında olanlar sadece Araplar, Müslümanlar, Filistinli mazlumlar değildir. Emperyalizmin ve siyonizmin namlusunun ucunda bütün bir insanlık vardır. Bu saldırının hedefinde aynı zamanda Türkiye vardır!
Bugün, Filistin bütün insanlığın ön cephesidir. Filistin’de savaşan gençler, Türkiye için de savaşmaktadır. Filistin sorunu, Türkiye sorunudur. Sızlanmanın, diz dövmenin anlamı yoktur. Bugün buraya İsrail’i kınamak, yalvarıp yakarmak, gözyaşı dökmek için gelmedik. Filistin nasıl savunulur, İsrail nasıl durdurulur, onu haykırmaya geldik.
ABD emperyalizmi ve İsrail Siyonizmi perişan edilecektir. Silahla, kanla ve canla… Ama en çok doğru bir strateji, eylem ve kararlılıkla zafer önce Filistin’de kazanılacaktır.
Şimdi tüm Batı Asya’ya ve Filistin’e müjde verme zamanıdır. Şimdi İsrail tehditlerine karşıi Batı Asya’ya güven verme ve öncülük etme zamanıdır.
Buradan, bu eşkıya yatağının önünden sesleniyoruz: Kürecik Radar Üssü acilen TSK’nın tam denetimine alınmalıdır. Filistin için atılacak en somut adım budur!
Kürecik, İsrail’in kalkanıdır, gözcüsüdür.
Komuta merkezi NATO Karargahıdır. İstihbaratları ABD eliyle İsrail ile paylaşılmaktadır.
Türkiye düşmanı tatbikatların senaryolarında Türk uçaklarını tespit ve düşürme görevini üstlenmektedir, cephe gerimize sızan düşman üssü burasıdır.
Kürecik aynı zamanda ABD ve İsrail tehditlerine direnen komşularımızı tehdit etmektedir.
Mehmetçik cephedeyken Türkiye İsrail’e gözcülük yapabilir mi?
Filistinli yiğitler direnirken, biz İsrail’e topraklarımızda izin verebilir miyiz?
Bunu reddediyoruz.
Konuyu Filistin- İsrail saflaşması olarak görenler bizi aldatmaya çalışıyor. Türkiye davası da Filistin davasıdır. Türkiye’nin ortasında İsrail’e gözcülük yapan bir üssü kabul edemeyiz.
Genel Başkan Yardımcımız Rahmetli Amiralimiz Soner Polat’ın dediği gibi “Filistinli gençler sadece kendi ülkelerinin değil Anadolu’nun da muhafızıdır. Yarın topraklarımızda İsrail füzeleriyle karşılaşmamak için Ayn El Arab neyse, Afrin neyse, Gazze de odur, Kudüs de odur.” Filistin Türkiye’dir, Türkiye Filistin’dir.
Bu saldırı ABD-İsrail ikilisinin üç cephede yürüttüğü savaşın bir parçasıdır. Saldırıya uğrayan bizim kutsalımızdır. Tehdit edilen bizim vatanımızdır. Hedef alınan bütün Batı Asya’dır. Karşımızdaki saldırılar şunlardır:
Birinci cephe, Filistin devleti topraklarındaki İsrail işgalidir.
İkinci cephe, ABD-İsrail ortaklığının Türkiye, Suriye, Irak, İran topraklarını parçalayarak kurmayı planladığı sözde Kürdistan aslında 2.İsrail projesidir.
Üçüncü cephe ise, İsrail’in Doğu Akdeniz’e hakim olmak için ABD-Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ile birlikte kurduğu silahlı ortaklıktır.
Karşımızda üç İsrail saldırısı vardır. Ve İsrail her cephede ABD emperyalizmine tam bir bağımlılık içindedir. Her “İsrail”, bir ABD’ye ihtiyaç duyar. İsrail, ABD’nin dünya hegemonyası misyonunu tamamlaması için stratejik bir piyondur.
Üç cephede de düşman ABD ve İsrail’dir. Türkiye vatanını savunmak zorundadır. İnsanlığı savunmak zorundadır. Kutsallarımızı korumak zorundadır. Türkiye üç İsrail saldırısını bozguna uğratmak için Batı Asya’da birliği sağlamalıdır. Bu birlik ancak Türkiye’nin büyük tecrübesi ve çabasıyla sağlanabilir.
Üç İsrail tehdidine Üç Ayaklı Planla yanıt vereceğiz: Doğu Kudüs başkentli bağımsız Filistin’i kuracağız. Filistin’in toprakları arasındaki bütünlüğü sağlayacağız.
Öncelikle Suriye ve Irak’ta İkinci İsrail projesini tarihe gömeceğiz. Doğu Akdeniz’de ABD-İsrail-Yunanistan-Güney Kıbrıs saldırganlığını boşa çıkartacağız. Bu planı uygulamak için bu tehditleri bizle paylaşan bütün ülkeleri birleştireceğiz.
Üç İsrail saldırısına karşı kurulacak mevzide en önemli anlaşma Suriye ile iş birliğidir. İkinci İsrail saldırısını önlemek ve PKK’ya beyaz bayrak çektirmek için Suriye ile iş birliği öncelikli görevdir. İsrail’in Doğu Akdeniz’deki hakimiyet mücadelesine indirilecek en büyük darbe de Suriye ile anlaşmaktır.
Neyi bekliyoruz? Suriye, Filistin’den sonra İsrail ile silahla çarpışan ikinci ülke. Kınayarak, kanımızın dökülmesine engel olamayız. Lanetleyerek canlarımızın alınmasına, vatanımıza saldırılmasına karşı koyamayız. Uluslararası topluma gönderdiğiniz mesajlarla da Filistin’i koruyamayız. Ancak Suriye ile iş birliği yaparak üç İsrail saldırısını bozguna uğratabiliriz.
ABD-İsrail saldırganlığına Karşı Batı Asya Devletleri Konferansı’nı toplayalım. Bu konferansa bir eylem planıyla gidelim. Azerbaycan’ın Türkiye ve Rusya ile birlikte Karabağ’da kazandığı zafer gibi, Filistin’de kazanacağımız zaferi de işgalci saldırganlığı caydıracak somut kuvveti birleştirerek başarırız. İşgal de böyle son bulur, savaş da böyle önlenir. Netanyahu’nun teşekkür ettiği ülkelerle değil, Netanyahu’ya karşı savaşan ülkelerle birlik olabiliriz!
Filistin bizim kan kardeşimiz. Filistin davasına parti üyelerini Filistin topraklarında şehitler vermiş Vatan Partisi olarak; bu mücadeleyi zafere ulaştırmak için çağrımızı yapıyoruz: Batı Asya devletlerini birleştirelim, Kürecik ve İncirlik eşkıya yataklarını TSK’nın tam denetimine alalım!
Kahrolsun Siyonizm, Kahrolsun Emperyalizm!
Yaşasın Özgür Filistin! Yaşasın Batı Asya Birliği!
Türkiye Gençlik Birliği(TGB) İsrail’in Filistin’e yaptığı insanlık dışı saldırılara karşı Kürecik Radar Üssü önünde buluştu. TGB’liler Kürecik Radar Üssü’nün İsrail’i koruduğunu, kolladığını ve gözlediğini belirterek bu üssün ABD ve İsrail’e kapatılması gerektiğini belirtti.
TGB'nin basın açıklaması ise şu şekilde:
İsrail’in Filistin’e insanlık dışı saldırılarına karşı TGB’liler Kürecik Radar Üssü önünde buluştu. Hazırladıkları pankartlarla ilk önce Kürecik Radar Üssü önüne yürüyen TGB’liler yürüyüşün ardından üssün önünde basın açıklaması yaptı. Ayrıca Vatan Partisi adına MKK Üyesi Arif Doğan da açıklama yaptı.
Açıklamayı yapan TGB Genel Başkanı Dilek Çınar, Kürecik Radar Üssü’nün İsrail’i koruduğunu ve Türkiye’ye karşı düşmanca planların içinde olduğunu belirterek üssün derhal Türkiye’nin denetimi altına alınması gerektiğini belirtti.
TGB’lilerin ellerindeki “Filistin Bağımsız olacak, Başkenti Kudüs olacak, Türkiye Öncü Olsun ABD-İsrail Mahvolsun, Türkiye, İsrail'e Kalkan Olamaz, Kürecik İsrail'in Demir Kubbesidir, İsrail Kürecik'ten durdurulur Filistin böyle savunulur, Avrasya'da Bütünlük Filistin'e Özgürlük” yazılı dövizler öne çıktı.
TGB Genel Başkanı Dilek Çınar, “Biz Filistin’in davası, Türkiye’nin davasıdır demek için buradayız. Biz bu Siyonist saltanatı, bu emperyalist ablukayı, bu zulmü bitirecek adımların atılması için buradayız. Biz Filistin’in muzaffer bayrağını Kudüs gönderine çekecek iradeyi yaratmak için buradayız” dedi. Çınar İsrail’in Filisitin halkına yaptığı katliamın daha fazla seyredilemeyeceğini ifade etti.
Gazze’ye atılan bombalar durdurulmazsa yarın o bombaların sözde Kürdistan’ın kurulması için Türk ordusuna, Mehmetçiğimize atılacağını söyleyen Çınar “PKK-YPG’nin ABD’den sonra en büyük destekçisi İsrail’dir. Doğu Akdeniz’de Mavi Vatanımıza göz diken planların arkasındaki en büyük haydut İsrail’dir. Doğu Akdeniz’den Suriye’nin kuzeyine kadar bölgeye yönelen tüm tehditlerin, topraklarımıza, menfaatlerimize dikilen gözlerin arkasında ABD ve İsrail vardır” dedi.
Vatanları için savaşan Filistin halkını selamlayarak devam eden Çınar, Filistin’in özgür olması için Türkiye’nin öncü olması gerektiğini ifade etti ve “Vatanımızın ortasında İsrail’i koruyan, kollayan, gözleyen şu Kürecik’ten yabancı askerleri gönderelim. Kürecik İsrail’e kapatılsın! Siyonizmin gözü kör olsun” dedi.
İşte TGB’nin açıklamasının tamamı:
Değerli basın mensupları,
Büyük Milletimiz,
Kürecik Radar Üssü’nün önündeyiz.
Yine bir eşkıya yatağının, bir şer yuvasının önündeyiz.
Biz buraya ağlanıp sızlanmaya, dizimizi dövüp dağılmaya gelmedik.
Biz buraya o uluslararası toplum dedikleri Batı dünyasına ‘durdurun’, ‘ses çıkarın’ çağrıları yapmaya da gelmedik.
Biliyoruz, onların dünyasında yüreklerin kulakları sağır.
Biliyoruz, onların ciğeri de medeniyetleri gibi çürümüş.
Biliyoruz, onların vicdanları da Amerikan işgali altında.
Biz Filistin’in davası, Türkiye’nin davasıdır demek için buradayız.
Biz bu Siyonist saltanatı, bu emperyalist ablukayı, bu zulmü bitirecek adımların atılması için buradayız.
Biz Filistin’in muzaffer bayrağını Kudüs gönderine çekecek iradeyi yaratmak için buradayız.
Filistin halkı 8 Mayıs’tan itibaren İsrail’in çoluk çocuk demeden, ihtiyar demeden yaptığı insanlık dışı saldırılara kahramanca göğsünü siper ediyor.
Filistinliler, kanlı postallarıyla Mescid-i Aksa’ya giren Siyonistlere karşı sadece vatanlarını değil, tüm İslam alemini, tüm insanlığı müdafaa ediyor.
Karşılarında ise Amerika’nın milyarlarca dolarlık yardımlarla, silahlarla, tanklarla, tüfeklerle donattığı bir terör devleti ve ordusu var.
Ve o terör devletinin ordusu, tüm dünyanın gözleri önünde, lanetlemelerin uğultusu altında, katliamı ve işgali ilerletmeye devam ediyor.
Bunu daha fazla seyredemeyiz! Buna karşı hiçbir şey yapmadan duramayız!
Gazze’de, Batı Şeria’da, Ramallah’ta bombaların üzerine üzerine yürüyen, işgal altındaki topraklarda intifadayı büyüten Filistinli kardeşlerimiz, yalnız kendileri için değil, aynı zamanda bizim için, Türkiye’miz için savaşıyor.
Çünkü Gazze’ye atılan o bombaları bugün durduramazsak, yarın o bombalar bizim İkinci İsrail dediğimiz sözde Kürdistan’ın kurulması için Türk ordusuna, Mehmetçiğimize atılacaktır.
Biz emperyalizmin koçbaşı olan bu siyonizmi Filistin’de durduramazsak, yarın o füzeler bizim şehirlerimizin üzerinde patlayacaktır.
PKK-YPG’nin ABD’den sonra en büyük destekçisi İsrail’dir.
Doğu Akdeniz’de Mavi Vatanımıza göz diken planların arkasındaki en büyük haydut İsrail’dir.
Doğu Akdeniz’den Suriye’nin kuzeyine kadar bölgeye yönelen tüm tehditlerin, topraklarımıza, menfaatlerimize dikilen gözlerin arkasında ABD ve İsrail vardır.
İşte o yüzden İsrail bombalarıyla şehit olan Filistinliler bizim şehidimizdir.
İşte o yüzden Doğu Akdeniz’den Filistin’e ve oradan Suriye’nin kuzeyine kadar bir tek cephe vardır. Cephe birdir, yürekler birlikte çarpmaktadır.
O tek cephede, Amerikan ve İsrail namluları hepimize karşı çevrilmiştir. O namluların tetikçileri kimi zaman Yunanistan’dır, kimi zaman ikinci İsrail’i kurmak isteyen PKK’dır, kimi zaman İsrail’in ta kendisidir.
Şimdi bu kuşatmayı yarmak için önümüzde tarihsel bir fırsat vardır.
Filistin’de yepyeni bir intifada kuşağı doğmuştur, sokaklardadır, savaşmaktadır. Selam olsun o genç kardeşlerimize!
Filistin direniş güçlerinin füzeleri İsrail’in o demir kubbesini tarumar etmiştir. Selam olsun o her şeyiyle savaşan ‘ya istiklal ya ölüm’ iradesine!
ABD’nin İkinci İsrail’i kurma planları bozguna uğramıştır. Terör koridoru darmaduman olmuştur. Karabağ’da işgali bitirilmiştir.
Şimdi sırada Filistin’in işgalden kurtarılması vardır.
Filistin’in özgürleşmesi için Suriye ile iş birliği şarttır. İran ile silah arkadaşlığı zaruridir. Bunun için en başta Türkiye’nin öncü olması, örnek olması gereklidir. Atatürk’ün mirası budur. Mazlumların umudu olmak budur.
Vatanımızın ortasında İsrail’i koruyan, kollayan, gözleyen şu Kürecik’ten yabancı askerleri gönderelim. Filistinlilere en büyük yardımdır. Sadece Filistinlilere değil bütün mazlumlara en güzel müjdedir, bir bayram haberidir.
Durmayalım, korkmayalım, beklemeyelim.
Kürecik İsrail’e kapatılsın! Siyonizmin gözü kör olsun!
Buradan bütün dünyaya Batı Asya’da ABD-İsrail saldırganlığının sonunu getireceğimizi ilan ediyoruz:
Filistin özgür olacak, Başkenti Doğu Kudüs olacak.
İkinci İsrail planı yerle yeksan olacak.
Doğu Akdeniz’de emperyalist planlar bozguna uğrayacak.
Yaşasın Özgür Filistin!
Yaşasın Türkiye- Filistin kardeşliği!
Yaşasın Batı Asya Birliği!