Vücuttaki zararlı bakterileri anında temizliyor, yüksek tansiyona iyi geliyor! İşte o besin

Tadı herkes tarafından beğenilmesi de keçiboynuzunun oldukça fazla faydası bulunuyor. 

Genellikle öksürüğü kesmesi ile bilinen keçiboynuzu, bağışıklık sistemini güçlendirdiği gibi içerisindeki vitaminler sayesinde daha birçok hastalığın tedavisinde kullanılabiliyor.

Keçi boynuzu nasıl tüketilir?

Çikolata yerine keçiboynuzu tüketirseniz tatlı ihtacınızın çoğunu karşılamış olacaksınız. Öğünlerinizde sağlıklı bir atıştırmalık olabilir. 

Fazlasıyla lif, antioksidan içerir. Aynı zamanda şeker ve yağ oranıda çok azdır.

Benzer tatları nedeniyle insanlar genellikle keçiboynuzu çikolatayla karşılaştırır. Ancak çikolatadan daha sağlıklıdır.

Keçiboynuzu aynı zamanda mükemmel bir vitamin ve mineral kaynağıdır.

Keçiboynuzu bu vitaminleri içerir:

A

B-2

B-3

B-6

Ayrıca şu minerallere sahiptir:

bakır

kalsiyum

manganez

potasyum

magnezyum

çinko

selenyum

Keçiboynuzu ayrıca lif, pektin ve protein bakımından da yüksektir.

Yüksek tansiyona iyi gelir

Keçiboynuzu doğal olarak lif bakımından yüksek olduğundan ve kafein içermediğinden, yüksek tansiyonu olan kişiler için idealdir.

Düşük şeker ve yağ içeriği, onu kilo vermek isteyen insanlar için harika bir diyet ilavesi veya çikolata ikamesi yapar.

A ve B-2 vitaminleri gibi yüksek vitamin seviyeleri cilt ve göz sağlığınız için iyidir.

Aynı zamanda keçiboynuzu da kalp hastalığı riskini azalttığı bilinen antioksidanlar olan polifenoller içerir.

Sindirimi kolaylaştırır

Sindirim sorunlarınız varsa keçiboynuzu yemeyi düşünebilirsiniz.

Toksinlerin üstesinden gelmeye ve bağırsaklarda zararlı bakteri üremesini önlemeye yardımcı olan sindirim sistemi üzerinde kurutucu bir etkiye sahiptirler.

Kilo vermeye yardımcı olur

Açlık hormonu olarak da bilinen ghrelin, esas olarak bağırsak, beyin, pankreas ve ince bağırsakta üretilir.

Yapılan bir araştırmada,, 22 ila 62 yaşları arasındaki 20 sağlıklı deneği, yemekten önce keçiboynuzu lifi ile besleyerek analiz ettiler.

Keçiboynuzu içindeki lif içeriğinin, deneklerde yemek sırasında daha fazla tokluk sağlayan ve daha sonra aşırı yemeyi önleyen ghrelin üretimini azalttığı gösterilmiştir.

Keçiboynuzu kan şekeri seviyeleri üzerinde dengeleyici bir etkisi olduğu için, keçiboynuzu yiyen katılımcıların öğle yemeklerine daha düşük bir glisemik tepkiye sahip olduklarını gösterdi.

Keçiboynuzu meyvesi özü genellikle sakaroz, fruktoz ve glikoz gibi şekerlerde yüksektir. %48-56 şeker ve %18 selüloz ve hemiselüloz içerir.

Araştırmacılar, bu kapsüllerin biyoaktif bileşenler açısından son derece zengin olduğuna inanıyor.

Keçiboynuzu meyveleri, diyet lifleri, siklitoller ve polifenoller gibi fitokimyasallar içerir.

Bu fitokimyasallar, antioksidan, anti-diyabetik, anti-kanser, anti-ishal ve anti-lipolitik özellikler dahil olmak üzere bir dizi faydaya sahip olabilir.