Yaşınız kaç olursa olsun mutlaka okumanız gereken 15 kitap aşağıda listelenmiştir.
Aylak Adam - Yusuf Atılgan
Yusuf Atılgan'ınAylak Adam'ı, yayınlandığı günden bu yana edebiyatımızın en sevilen, üzerinde en çok tartışılan romanlarından biri oldu. Roman, 60'lı yılların başında bizimle birlikte tüm dünyada da konuşulmaya başlanan kentli aylak aydın bireyi konu alıyordu. Bugün artık çağdaş klasiklerimiz arasında yer alanAylak Adam'ın dikkat çektiği entelektüel sorunlar güncelliğini koruyor.
Bülbülü Öldürmek - Harper Lee
Tüm zamanların en sevilen hikâyelerinden biri olan, kırktan fazla dile çevrilen, Oscar ödüllü bir sinema filmi için temel oluşturan ve yirminci yüzyılınen iyi romanlardan biri seçilen Pulitzer ödüllü Bülbülü Öldürmek, Amerika'nın acımasız bir önyargı ile zehirlenmiş güneyinde geçen, sürükleyici, yürek burkan ve dikkat çekici bir büyüme hikâyesi. Büyüleyici güzellikler ve vahşi eşitsizlikler dünyasındahaksız yere korkunç bir suçla suçlanan bir “zenci”yi savunmak için her şeyi riske atan bir adamın hikâyesiçocuk kahramanın gözünden anlatılıyor.
Devlet Ana - Kemal Tahir
Devlet Ana', Osmanlı Devleti kurulmadan önceki Anadolu'nun görünümünü ve Anadolu insanının özlemlerini anlatırken, onların güçlü, güvenli, adaletli bir devlete duyduğu ihtiyacı da açığa çıkarmaktadır. Kemal Tahir'in en önemli romanı olarak gösterilen ‘Devlet Ana', onun düşünce yapısını da en iyi yansıtan eserlerinden biri sayılmaktadır. 1967'de yayımlanan roman, 1968 Türk Dil Kurumu Roman Ödülü'nü kazanmıştır. Kemal Tahir, Türk tarihi ve toplumu hakkındaki orijinal ve sağlam görüşlerinden hareket ettiği için hem ‘mahalli ağızları', hem Türkçe'nin küçümsenmiş ve unutulmuş nesir dilini hem de yeni imkanlarını kaynaştırarak ve aşarak kullanabilmiştir.
Gazap Üzümleri - John Steinbeck
Gazap Üzümleri, bir toplumsal krizin etkilerinin epik bir anlatıyla gerçek bir sanat eserine dönüşmesinin Amerikan edebiyatındaki en güzel örneği.
Bir cehennem kaç acıyla oluşur bu dünyada? Toz fırtınalarıyla tarladaki mahsulün mahvolması, Büyük Buhran'da bankaların topraklara el koyması ve sonunda, göçle gelen sefalet… Bir otomobili kamyona dönüştürerek çıktıkları mecburi yolculukta, acılarını ve açlıklarını, düşlerini ve öfkelerini de peşlerinden sürüklüyor Joad ailesi.
Gazap Üzümleri, kaygı dolu günleri sessiz bir başkaldırıyla aşmaya çalışan insanların romanı. “Steinbeck'in asıl yeteneği, bizi Joad ailesiyle birlikte yaşatmasıdır. Ailenin konuşmalarına daldığınız, kişiliklerini öğrendiğiniz anda sanki onlarla yürüyormuş, araba tamir ediyormuş ya da kamp kuruyormuş gibi hissedersiniz.
İki Şehrin Hikayesi - Charles Dickens
On iki yaşındayken ailesinin dara düşmesi sonucu bir fabrikada çalışmaya başladı ve romanlarında büyük bir isabetle aktardığı işçi sınıfının hayatını gözlemleme fırsatını elde etti. Son romanlarından İki Şehrin Hikâyesi Fransız Devrimi'nin şiddet ve coşku atmosferini Paris ve Londra ekseninde ele alır. Aristokrasinin halka zulmünü de, devrim yanlılarının, intikam dürtüsüyle kirlenmiş adalet anlayışını da reddeden bir insanlıkla yazılmış, aşk ve fedakârlığın giyotinin gölgesinde bile yeşerttiği hayatın romanıdır. Eser yayımlandığı 1859 yılından beri dünya çapında sayısız okura ulaşmıştır.
İnce Memed - Yaşar Kemal
Otuz iki yıllık bir zaman diliminde yazılan İnce Memed dörtlüsü, düzene başkaldıran Memed'in ve insan ilişkileri, doğası ve renkleriyle Çukorava'nın öyküsüdür. Yaşar Kemal'in söyleşiyle "içinde başlakdırma kurduyla doğmuş" bir insanın, "mecbur adam"ın romanı. Abdi Ağa'nın zulmüyle köyünü terk etmek zorunda kalan Memed, Ağa'nın yeğeniyle evlendirilmek üzere olan Hatçe'yi kaçırır.
Abdi Ağa'yı yaralayan, yeğenini de öldüren Memed eşkıya deli Durdu'ya katılır, ancak kıyıcığına katlanamadığı Deli Durdu'dan iki arkadaşıyla birlikte ayrılır. Memed, sıradan bir köy çocuğuyken, zulmedenler için eşkıyaya, köylüler içinse bir kurtarıcıya dönüşür.
İnsan Ne ile Yaşar? - Lev Nikolayeviç Tolstoy
Edebiyat tarihinin en önemli romanlarına imza atan Lev Tolstoy, ömrünün son otuz yılında manevi yönü daha kuvvetli eserler verdiği bir döneme girmiştir. İnsanın hayatı boyunca yüzleşmek zorunda kaldığı seçimlere ve ahlaki kararlara dair didaktik bir üslupla kaleme aldığı bu öykülerde ise mutluluğa giden yolun erdemli hayattan geçtiğini anlatırken okurları sevgiye, dürüstlüğe ve iyiliğe çağırır.
Kırmızı ve Siyah - Marie-Henri Beyle Stendhal
Kırmızı ve Siyah, taşralı bir genç adam olan hırslı ve zeki Julien Sorel'in mütevazı hayatından kurtulup toplum içinde yükselme çabasının onu nasıl riyakâr ve düzenbaz birine dönüştürdüğünün vakayinamesi.
Stendhal, hem romantik başkarakter Julien'in psikolojik portresini çizer hem de dönemin Fransız toplumunu analitik ve sosyolojik yaklaşımla inceleyerek yerer.
Koku - Patrick Süskind
18. yüzyıl Fransa. Kitabın kahramanı Jean-Baptiste Grenouille, tüm insancıl duyumlardan ve duygulardan yoksun, yalnız kokulara karşı görülmedik ölçüde duyarlı, istediği kokuları üretebilmek için cinayet işlemekten bile çekinmeyen bir katildir. Herkesin, her şeyin kokusunu almak, dilediği tüm kokuları üretmek konusunda gerçek bir dâhi olan bu genç adam, kendi kokusunun olmadığını, bulunduğu yerlerde insanların kendisinden çıkan kokuyu alamadıklarını anladığı gün dünyasını yitirmiştir. Tek çıkar yol, başkalarına sanki insanmış izlenimi verecek kokular sürünmektir. Toplum içinde bir birey olarak var olamamış, ama kendi benliği dışında her istediğini yaratabilmiş bir dâhiyi sergileyen bu görkemli alegorinin olağanüstü bir akıcılıkla erişilen son bölümü, benzeri herhalde ancak Kafka'nın eserinde görülebilecek bir insanlık tragedyasının anlatısıdır.
Küçük Prens - Antoine de Saint-Exupery
‘'Büyürken yitirdiğimiz değerleri, saf ve masum bir çocuğun gözüyle bakıldığında pek çok yetişkin kaygısının aslında ne kadar da boş ve anlamsız olduğunu, yazdığı hacmen küçük ama aslında kocaman olan kitapla insanlığın kolektif bilinçaltına kazıyan Exupéry, hepimizi yaşantımız boyunca unutamayacağımız bir yolculuğa davet ediyor. Hadi hep beraber yola koyulalım…
Otomatik Portakal - Anthony Burgess
“Tüm hayvanların en zekisi, iyiliğin ne demek olduğunu bilen insanoğluna bir baskı yöntemi uygulayarak onu otomatik işleyen bir makine haline getirenlere kılıç kadar keskin olan kalemimle saldırmaktan başka hiçbir şey yapamıyorum…” Karabasan gibi bir gelecek atmosferi… Geceleyin sokakları terörize eden, yaşamları şiddet üzerine kurulu gençler ve bu hikâyenin anti-kahramanı Alex... Yayımlandığı günden bu yana “kült roman” özelliğini kaybetmeyen Otomatik Portakal'ın 15 yaşındaki kahramanı, “iyi ya da kötü nedir?”
Savaş Sanatı - Sun Tzu
Sun Zi tarafından MÖ 6. yüzyılda yazılan Savaş Sanatı insanlık tarihinin en eski ve üzerinde en fazla araştırma ve tartışma yapılmış strateji eseridir. Eserin kaleme alınmasının üzerinden geçen binlerce yıla rağmen günümüzde hâlâ değerini koruyan ve en çok okunan kitaplardan biri olmasının nedeni zamanında, yerinde, dozunda ve sağduyuyla uygulanan taktikleri anlatmasıdır.
Sefiller - Victor Hugo
Hayatın içinde yoksulluk ve çaresizlikle savrulanların, toplumun en alt kesimlerinde yaşayanların romanı... Victor Hugo'nun 1862 tarihli başyapıtı Sefiller, ailesine ekmek götürebilmek için hırsızlık yapan ve bu yüzden kürek mahkûmiyetine çarptırılan bir adamın hikâyesi. Aldığı ağır cezanın bedelini ömrü boyunca ödeyen Jean Valjean'ı merkezine alan roman, yoksulluğu, toplumsal adaleti ve dayanışmayı anlatıyor. Tarihsel bir tuvalin ardına gömülen Sefiller, bir kaçak hayatı süren Jean Valjean'ın yaşamı çevresinde 19. yüzyıl Fransası'nın toplumsal ve politik kargaşasını gözler önüne sererek mücadelenin, hayatta kalmanın romanı olarak çıkıyor karşımıza. "Sefiller bir merhamet kitabıdır, kendisine fazlasıyla sevdalı ve ölümsüz kardeşlik yasasını pek az dert eden bir topluma sersemletici bir hizaya gelme çağrısıdır... Yoksulların savunusudur." Charles Baudelaire
Suç ve Ceza - Fyodor Mihayloviç Dostoyevski
1860'lı yılların Petersburg'unda buhran ve yokluk içerisinde bir hukuk öğrencisi olan Raskolnikov, tabuta benzeyen odasında, geçinmek için eşyalarını rehin verdiği tefeci kadını öldürme planı yapar. Bir “bit” olarak gördüğü bu yaşlı kadını toplumun yararı için adeta “ezmek” istemektedir. Ancak eyleme geçtiği sırada, yanında “iyi bir insan” olan kız kardeşinin olacağını hiç hesaba katmamıştır.
Raskolnikov'un içine düştüğü ikilem ve psikolojik hesaplaşmalar, yüz elli yıldır bütün dünyayı “Tanrı'nın yokluğunda insanın sınırı ne olmalıdır?” sorusu ile kasıp kavurarak Rus edebiyatının en büyük eserinin doğmasını sağlamıştır.
Şeker Portakalı - Jose Mauro de Vasconcelos
Yazarlıkta karar kılıncaya kadar, boks antrenörlüğünden ressam ve heykeltıraşlara modellik yapmaya, muz plantasyonlarında hamallıktan gece kulüplerinde garsonluğa kadar çeşitli işlerde çalışan Jose Mauro de Vasconcelos'un başyapıtı Şeker Portakalı, “günün birinde acıyı keşfeden küçük bir çocuğun öyküsü”dür. Çok yoksul bir ailenin oğlu olarak dünyaya gelen, dokuz yaşında yüzme öğrenirken bir gün yüzme şampiyonu olmanın hayalini kuran Vasconcelos'un çocukluğundan derin izler taşıyan Şeker Portakalı, yaşamın beklenmedik değişimleri karşısında büyük sarsıntılar yaşayan küçük Zeze'nin başından geçenleri anlatır. Vasconcelos, tam on iki günde yazdığı bu romanı “yirmi yıldan fazla bir zaman yüreğinde taşıdığını” söyler.