1 Aralık Medyanın Halleri
Köşe yazarlarının gündemi ne? Gazetelerde neler var? Köşe yazılarında öne çıkanlar neler?
İMAMOĞLU’NUN DİPLOMASI VE YÖK’TEKİ TUHAF SESSİZLİK! YÖK’TE BİR ‘YATAY GEÇİŞ ÇETESİ’ Mİ VARDI?
FUAT UĞUR –TV100
İmamoğlu ne yapmış?
Önce parayı bastırarak Doğu Akdeniz’e girmiş, orada bir yıl bile okumadan Girne Amerikan Üniversitesi’ne geçmiş. Oradan da 1990’da, YÖK, Girne Amerikan Üniversitesi’nin denkliğini tanımadığı halde, İstanbul Üniversitesi İngilizce İşletme Fakültesi’ne “yatay geçiş” yapmış.
Düşünün, İstanbul Üniversitesi İngilizce İşletme Fakültesi Türkiye’nin kan ter, alın teri dökerek, gece gündüz demeden çalışarak en yüksek puanlarla girebildiği bir okul. İmamoğlu’nun babası Hasan İmamoğlu’na göre o yıl bu fakülteye Kıbrıs’taki denkliği olmayan okullardan 12 öğrenci daha gelip geçiş yapmış.
Bakan Yusuf Tekin bu işe KATAKULLİ demekte haksız mı?
Bu arada YÖK, İmamoğlu İstanbul Üniversitesi İngilizce İşletme Fakültesi’ne yasadışı yatay geçiş yaptıktan tam 4 yıl sonra; 1994’te Kıbrıs’taki bu okulun denkliğini tanımış.
YÖK’ün KKTC’deki muadili olan YÖDAK’ın kuruluş tarihi bile 1993-94…
Aslında denklik olması bile tek başına bir şey ifade etmiyor. Ekrem İmamoğlu gibi çok düşük puanlı öğrenciler, denklik olsa bile geçemez. Yüksek puan tutturması, Türkiye’deki sınavlarda başarılı olması gerek.
Kısacası Ekrem İmamoğlu nasıl olduğu meçhul biçimde ama yasal olmadığı kesin olarak Girne Amerikan Üniversitesi’nden İstanbul Üniversitesi İngilizce İşletme Fakültesi’ne sokulmuş.
Kaç parlak öğrencinin hakkı bir takım paralı ailelerin tembel teneke veledi tarafından gasp edildi acaba?
FETÖ’cülerin soruları çalarak binlerce çocuğun hakkını gasp ettiğini öğrendiğimizde ne denli üzülmüştük.
Yasa dışı olarak yapılan bu yatay geçişlerin sayısı ne kadar bilemiyoruz.
---
14 SORU VE YANITTA HALEP/HTŞ KRİZİ
SEDAT ERGİN - HÜRRİYET
Türkiye HTŞ’yi terörist olarak mı görüyor?
Evet. BMGK’nin ilgili komitesi belli aralıklarla terör örgütü listesini güncelliyor. Türkiye de BMGK terör örgütleri listesi güncellediğinde 2018 yılında HTŞ’yi de terör örgütü olarak kabul ederek yaptırım listesine almıştır.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasını taşıyan bu konudaki Cumhurbaşkanı kararı’ 31 Ağustos 2018 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.
HTŞ, ABD’ye hangi mesajları veriyor? ABD HTŞ’ye nasıl bakıyor?
HTŞ lideri El Culani, ABD basınına yaptığı açıklamalarla Washington’a sıcak mesajlar göndererek, El Kaide ile bir bağlantısının kalmadığını, dolayısıyla BM’nin terör örgütü listesinden çıkmak istediğini duyuruyor.
Donald Trump’ın ilk başkanlık döneminde kendisinin Suriye Özel Temsilcisi olarak görev yapan Büyükelçi James Jeffrey’nin, 30 Ocak 2020 tarihinde yaptığı bir açıklamada HTŞ konusunda kullandığı esnek ifadeler dikkat çekici bulunmuştu.
Jefrrey, bu açıklamasında HTŞ’nin bir “El Kaide türevi” olmakla birlikte ağırlıklı olarak Esad rejimine karşı savaştığına dikkat çekerek, “Kendilerinin terörist değil, yurtsever muhalif savaşçılar olduklarını ileri sürüyorlar. Bu iddialarını henüz kabul etmiş değiliz... Bir süredir uluslararası bir tehdit yarattıklarını da görmedik” diye konuşmuştu.
Gelgelelim, HTŞ’nin Güvenlik Konseyi terörizm listesinden çıkabilmesi, örgütü şiddetle eleştiren daimi üyeler Rusya ve Çin Halk Cumhuriyeti’nin veto engeline takılması ihtimali nedeniyle kolay görünmüyor.
---
KİMİN NEFES’İ DAHA KUVVETLİ GÖRELİM
SALİH TUNA - SABAH
Sözcü'den ayrılanların çıkartacak olduğu Nefes adlı gazeteden söz ediyorum.
İşbu gazetenin Ankara temsilcisinden köşe yazarlarına kadar her şey belirlenmiş. Hatta hık demiş Sözcü'nün burnundan düşmüş hâliyle prova baskısı bile görücüye çıkmış ama patronu hâlâ belli değil.
Nerden baksanız, "min'elgarâib!"
O kadar ki, Fatih Portakal bile enteresan bulmuş. "Patronu olmayan şirket olabilir mi?" diye taaccüp etmiş.
Bununla da kalmayıp "Arkasında tarikat varmış. Laik yapıda bir tarikat..." demez mi?
Nefes'in köşe yazarlarına bakıyorsun, Soner Yalçın'dan Ümit Zileli'ye kadar bildiğimiz insanlar.
Laik de olsa bunların tarikatla ne işi var?
Hayır yani, Soner Yalçın (bir vakitler boğazını kaptırdığı) o papyonu hayatından hepten çıkartıp başına fes mi geçirecek? "Kınadığınız şey başınıza gelmedikçe ölmezsiniz" sözüne taptaze örnek mi teşkil edecek?
Kadir Mısıroğlu'na "Fesli" deyip dururken adı "Fesli Soner"e mi çıkacak?
Hay Allah!.. Ümit Zileli bundan kelli vird çekerek mi kafayı güzelleştirecek? (Neyse, hayırlı olsun Ümit kardeşim.)
Nasıl ki, köşe yazarlarından mahkemeye karşı sorumlu insan evladı olarak "Sorumlu Yazı İşleri Müdürü" var, maliyeye karşı sorumlu bir patron da muhakkak olacaktır.
Fakat, gerçek patron kim, bilemeyeceğiz. Gerçi, Enver Aysever'e soracak olursanız patron İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'ndan başkası değil.
Enver'in dediği şu: "Patron Ekrem İmamoğlu, Murat Ongun var onun altında. Cafer Mahiroğlu ve Fatih Altaylı da onların adamı. Bir medya oluşturuyorlar. Muhtemelen medyanın grup başkanı da Fatih Altaylı..."
İşin içinde Fatih Altaylı varsa tarikatın rengi değişir usta, benden söylemesi. Kuvvetle muhtemel, "Giden ağam gelen paşam tarikatı" olur. Ama hakkını da teslim edelim, "seküler üfürükçülükte" kimse eline su dökemez.
O değil de patron İmamoğlu'ysa vay başımıza! "Su faturaları ücretsiz olacak" deyip yüzde 948 zam yaptı ya, şimdi zam kesin yüzde 1000'e varır.