10 ziraat odasından ‘tarım’ uyarısı! ‘Fiyatlara acil müdahale gerekiyor’
Çanakkale Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu, 2024 yılı üretim sezonunu değerlendirdi. Üreticilerin geçen yılı zor şartlarda geçirdiğini belirten Kurul, ürünün para etmediğini belirtti. Bu yıl da fiyatların düşük gitmesi nedeniyle tarımın tehlikede olduğu vurgulandı
Çanakkale’de faaliyet gösteren 10 Ziraat Odası tarafından oluşturulan Çanakkale Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu yaptığı ortak açıklamada, üreticilerin geçen sezonu çok kötü geçirdiğini, tarımda yaşanan ve giderek ağırlaşan olumsuz ekonomik şartların bir an önce düzeltilmesi gerektiğini ve üretimden kopma noktasına gelen çiftçilerimizin hak ettiği ürün fiyatlarına ulaşması için gerekli tedbirlerin alınmasını istedi. Açıklamada yetkililer uyarılarak, “Aksi taktirde çiftçimiz üretimden kopacak ve ülkemiz tarımı karanlığa gömülecektir.” denildi.
‘ÇİFTÇİ KÜÇÜLDÜ’
Ezine’de yapılan toplantıda alınan kararları Biga Ziraat Odası Başkanı Güray Ergün açıkladı. Sezonun değerlendirildiği açıklamada şu görüşlere yer verildi:
“2024 yılı tarımsal üretim açısından verimli bir yıl olmasına rağmen üreticimiz hiçbir üründen para kazanamamış, ürettiği tüm ürünlerden zarar etmiştir. Ürünleri tarlada kaldığı gibi sattığı ürünlerin parasını ya tahsil edememiş ya da yok pahasına satmıştır. Üreticimizin sermayesi 2024 yılında erimiş, çiftçimiz küçülmüştür.
“Son dönemde zeytin ve zeytinyağı fiyatlarında yaşanan dalgalanmalar, tarım sektörünün karşı karşıya kaldığı zorlukları bir kere daha gözler önüne sermiştir. Bu dalgalanmaların temel nedeni gübre ve işçi maliyetlerinde yaşanan kontrolsüz artışlardır. Bu durum sadece zeytin üreticimizde değil, tüm üreticilerimizi derinden etkilemektedir. Gübre maliyetlerinde yaşanan artış ürün verimliliği ve kaliteyi tehdit etmekte, ürün maliyetlerini artırarak üreticilerimizin gelirini düşürmektedir.
“Zeytin ve zeytinyağı tarımsal ürün ihracatında önemli bir paya sahiptir, ürünümüz uluslararası piyasalarda talep görmektedir ancak girdi maliyetlerinde yaşanan artışlar sektörü kırılgan hale getirmiştir. Bunlar yetmiyormuş gibi 2023-2024 sezonunda 0,8 dizyem zeytinyağı fiyatı 240 TL iken bu yıl üretim sezonunda 205 TL olarak açıklanmıştır.
“Tüm tarımsal girdi fiyatları artarken bu fiyat düşüşünün hiçbir izahatı yoktur. Üreticilerimiz banka kredisi ve kredi kartlarını kullanarak işçi parası ve gübre parası başta olmak üzere ödeme yapmış ve şimdi borç batağında saplanıp kalmıştır.
HUBUBAT FİYATLARI DÜŞÜK
“Hasat zamanı TMO tarafından tonu 9.250 + 1.750 (prim) ile 11 bin TL fiyatla alınan 2. grup ekmeklik buğday fiyatı bile şimdiden tonu 14 bin TL fiyatını geçmiştir. Daha hasada 4 ay olmasına rağmen oluşan bu fiyatın nereye gideceği belli değildir. Üreticiden yok pahasına alınan buğday fiyatı çiftçiye verilseydi çiftçi en azından borçlarını öderdi. Benzer fiyat artışları diğer hububat ürünlerinde de yaşanmaktadır. Kaybeden yine üretici ve halkımız olmuştur.”
‘HALKIMIZ DA KAYBEDİYOR’
Ortak açıklamada girdi fiyatlarındaki anormal artışlara da değinilerek, buna rağmen üreticinin üretmeye devam ettiği vurgulandı:
“Dünyanın en pahalı girdileri ile üretim yapmaya çalışan üreticimiz her şeye rağmen üretmiş, halkımızın gıda ihtiyacını karşılamıştır. Hemen hemen her üründe üretim yapan çiftçimiz ne yazık ki zarar etmiştir. Kaybedenlerin biri de tedarik zincirinin son halkasında yer alan halkımızdır. Ticaret Bakanlığı enflasyonu düşürmek pahasına ihracat kısıtları getirmek yerine aracıları ortadan kaldıracak çözümlere odaklanmalıdır.”
‘HAYVANCI ZOR DURUMDA’
Açıklamada hayvancılıktaki sıkıntılara da değinilerek, “Hayvancılık, ülkemizin kırsal kalkınmasında gıda arzında ve ekonomik istikrarında önemli bir role sahiptir. Ancak hayvancılık sektöründe yaşanan sorunlar nedeniyle üreticimiz zor durumdadır. Geleceğe güvenle bakamamaktadır. Büyükbaş hayvancılığın ayakta kalması ve kırmızı et üretiminin devam edebilmesi ancak süt üretiminin istikrarlı bir pazara sahip olması ile mümkündür.” denildi.
Üreticilerimiz başta yem olmak üzere girdi maliyetlerini karşılayamadığı belirtilen açıklama, şöyle sonlandı: “Çiğ süt fiyatları tarımsal girdilerde yaşanan fiyat artışlarının çok gerisinde kalmıştır. Yem fiyatlarına gelen son zamlarla kilogramı 13 TL’yi geçen yem fiyatları sebebiyle süt- yem paritesi tekrar tehlikeli sınır olan 1,3’e gerilemiştir. Üreticimiz hayvanlarını satmakta ve üretimden uzaklaşmaktadır. Bu sürdürülebilir değildir.”