‘100 yıllık devrimci tarihimize yaslanacağız mücadeleci olacağız’

Aydınlık Gazetecilik Okulu üçüncü eğitimiyle devam etti. Çevrimiçi yöntemle yapılan eğitimde Vatan Partisi Çin Temsilcisi Adnan Akfırat, “Aydınlıkçı Gazetecilik” dersini verdi. Aydınlık ve Ulusal Kanal emekçilerinin katılımıyla düzenlenen eğitimde Aydınlık’ın 50 yıllık mücadelesi ve başarıları konuşuldu.

Eğitimi Yunus Emre’nin “Söz ola getire barışı/Söz ola bitire başı” şiiriyle açan Akfırat, gazetecilerin de, Yunus Emre’nin 700 yıl önceki tarifindeki “keleci” yani söz ustası olduğunu, işlerinin ideoloji üretmek olduğunu kaydetti. Gazetecilerin en büyük silahının söz olduğunu belirten Akfırat, sözün dile getirilme sürecine ilişkin Yunus Emre’nin “Sözü, pişir, yaramazı ayır, akıl süzgecinden geçir ve zamanında söyle” formülünün bugün de geçerli olduğunu belirtti.

Gazeteciliğe Boğaziçi Üniversitesi öğrencisiyken Folklora Doğru dergisiyle başladığını belirten Akfırat, Yeni Olgu ve Gökyüzü isimli gençlik dergilerine önderlik ettiğini, 2000’e Doğru dergisinde Haber Müdürlüğü, Reklam Müdürlüğü, 1993 Aydınlık gazetesinde Haber Müdürlüğü, haftalık Aydınlık’ta Özel Haber Müdürlüğü ve Genel Yayın Yönetmenliği yaptığını ve yayıncılıktaki son yöneticilik görevinin ise Ulusal Kanal Genel Müdürlüğü ve Yayın Koordinatörlüğü olduğunu söyledi.

‘GAZETECİLİK KAMU GÖREVİDİR’

Gazeteciliğin bir kamu hizmeti olduğunu hatırlatan Akfırat, “1980’den sonra holding gazeteciliği dönemi başladı. Aydınlığın görevi halkın haber alma hakkını savunarak, devrimci ideolojisiyle terkedilen bu kamu hizmetini yerine getirmektir” dedi.

Gazeteciliğin bir meslek olduğunu, Aydınlık ile devrimci gazetecilik okulunun kurulduğunu söyledi. Akfırat, devrimci gazetecinin, Mao Zedung’un tanımıyla “hem kızıl hem uzman” olmasının zorunlu olduğunu, gazetecinin hem devrimci bilinçte hem de basın meslek ilkelerini uygulamakta yetkin olması gerektiğini belirtti. Aydınlıkçı gazetecilikte belirleyici olanın ise devrimcilikte ısrar olduğunu, devrimci gazetecinin başarısının ise mesleki yeterlilik olduğunu vurguladı.

İyi bir gazetecinin özelliklerini de anlatan Akfırat o özellikleri şöyle sıraladı:

Fikir insanı olmak, meraklı olmak, bilgiye susamış olmak, bilgili olmak.

Gerçeğe bağlı olmak.

Halka karşı sorumluluğunu unutmamak.

Belirli bir alanda uzmanlaşmak, arşiv tutmak.

Başta, meslektaşları olmak üzere geniş çevreye sahip olmak.

Dile meraklı olmak, Türkçeyi doğru kullanmak, dili korumak.

Çalışkan, sabırlı, ısrarcı ve cesur olmak.

BELİRLEYİCİ OLAN NİTELİKTİR

Türkiye’nin büyük bir dönüşümden geçtiğini ve devrimci bir süreç yaşandığını ifade eden Akfırat, böyle dönemlerin belirleyicisinin nicelik değil nitelik olduğunu belirtti. Aydınlık’ın üstünlüğünün, Türkiye’nin sorunlarına çare olacak devrimci bir programa sahip olduğunu, bu üstünlüğünün bilincinde olarak yaratıcı olmak gerektiğini, nitelikli sözün bugün, her zamankinden daha etkili olduğunu belirtti.

YARATICI VE ÇÖZÜM GÖSTEREN YAYINCILIK

İletişimin, doğru kişiye doğru soruyu sorma becerisi olduğunu hatırlatan Akfırat, yasaklı soruyu sormanın işin püf noktasını çözme imkanını sağladığını söyledi. Akfırat, “Gazeteciliğin genel özelliği eleştiridir, teşhirdir. Ama biz içinde olduğumuz de devrimci süreçte ağırlığımızı yapıcı ve onarıcı olmaya, çözüm üretmeye vermeliyiz. Kalıplar içinde düşünmemeli, mevcutları aşacak ir yaratıcılık göstermeliyiz. Aydınlık, Türkiye’nin en eski gazetesi. Son 60 yıldaki mücadelemizle Gladyonun sırtını yerine getirdik. Övüneceğimiz bir geleneğimiz var. Sırtımızı bu birikime yaslamalıyız, özgüvenli, yaratıcı ve mücadeleci olmalıyız. Aydınlık’ın haberinin özü güçlü, biçimi sade olmalıdır. Haberin içeriğindeki gücü ortaya çıkarmak için iyi pişirmeliyiz” dedi.

Adnan Akfırat, bütün Aydınlıkçı gazetecilerin Kaynak Yayınları’ndan çıkan Özel Savaş kitabını okumasını önerdi.

Akfırat’ın eğitimi soru ve cevap bölümünün ardından tamamlandı.

Aydınlık Gazetecilik Okulu, bu akşam saat 20.30’da Dr. Serhan Bolluk’un vereceği “Ne haberdir, haber nedir?” eğitimiyle devam edecek.