17 Şubat Medyanın Halleri

HAPİSHANE RANTÇILIĞINDA SON NOKTA:
5 SAAT GÖZALTINDA KALDILAR STÜDYOYA KETIL GETİRDİLER

MURAT AĞIREL / YENİÇAĞ

Gazetecilik garip bir meslek... Bazen yeri geliyor, cezaevine gireceksiniz diye oturup yazı hazırlıyorsunuz. Şayet bu yazıyı okuyorsanız, ben cezaevindeyim demektir. Biliyorsunuz Libya şehitlerimiz için attığım bir tweet nedeniyle mahkûm edilmiştim. İstinaf Mahkemesi bizim başvurumuzu reddettikten sonra cezaevine belirli bir süre gireceğimiz kesinleşince köşede hazır dursun dedim. Ne kadar içeride kalacağımız belli değil o yüzden bir şey diyemiyorum. Türkiye'de yaşıyoruz neticede. Hukukun, siyasetin emrinde olduğu bir dönemde yaşıyoruz. Olur ya bir gece yarısı gelip tutuklarlar diye yazı hazır olsun istedim. Ama bunu beklemeden gidip teslim olacağım. E tabii bizlerin "uslanması" lazım! Uslandırmak için de bir suçlama lazımdı.

MUSTAFA BALBAY / CUMHURİYET

Önceki akşam sosyal medyada Sevgililer Günü nedeniyle onca paylaşımın arasında Barış Pehlivan’la Murat Ağırel’in cezaevi için hazırlık yaptıklarını okudum. Hemen kendilerini aradım, evet hazırlık yapıyorlardı. Sevgili eşleri yanlarında olmalı ki her zamanki gibi kararlı, cesur seslerinin yanında, infazın böyle bir güne denk gelmesinin hüznü seziliyordu.

SONER YALÇIN / SÖZCÜ

Bayramınız olsun. Barış Pehlivan'ı üçüncü kez hapse soktunuz! 14 Şubat 2011'de gözaltına alıp tutukladınız. 20 ay hapis yatırdınız. 6 Mart 2020'de gözaltına alıp tutukladınız. 6 ay hapis yatırdınız. Ve dün Barış Pehlivan'ı “kalan cezasını çekmesi” için yine hapse attınız.

AYTUNÇ ERKİN / SÖZCÜ

Bir MİT mensubunun Libya'da şehit olmasına ilişkin haberleri nedeniyle yargılanan 5 gazeteciye verilen hapis cezası kararları onandı. Çağlayan Adliyesi'ne giderek teslim olan Murat Ağırel ve Barış Pehlivan Silivri Cezaevi'ne götürüldü. Teslim olmadan hemen önce Barış Terkoğlu'nu aradım ve Pehlivan'la konuştum. Gülüyordu ve bana “Silivri'den bir isteğin var mı?” diye soracak kadar da esprili! İkisi de el sallayarak cezaevine gitti! Murat Ağırel de Barış Pehlivan da hakikatin ne olduğunu bildikleri için cesur!

Hazırlayanın Notu:

Hapishane rantçılığı devam ediyor. Can Dündar 3 ay kaldığı cezaevini günlerce anlatıp kitap yazarken, Sedef Kabaş ise ters kelepçe numarası yapmıştı. Soner Yalçın daha geçtiğimiz hafta hapishane ve işkence rantı yazıları yazdı. Bozguncu bildiriden sonra emekli amiraller için “Ama onlar da şu kadar yattı.” dediler… Aydınlıkçılar ise cezaevinde kalmayı görev olarak görür ve mutlu olur. Nasıl şehit “Ben şehit oldum!” demiyorsa Aydınlıkçılar da “Ben hapis yattım.” demez. Halka bunu fatura etmez. Bırakın birinden bunları duymayı, o kadar az konuşulur ki çoğu zaman kimin cezaevinde yattığını bile bilmezsiniz.

'ABD DÜNYANIN EN ACINACAK ÜLKESİ'

MEHMET BARLAS / SABAH

Amerika, NATO'yu Avrupa'da bir çoban köpeği gibi kullanmaktadır. Nitekim son olarak Ukrayna krizinde NATO, üyelerini Rusya'yı tahrik etmek üzerine kullanmış ve bazılarını silahlarla takviye etmiştir. Fransa Cumhurbaşkanı Macron'un da söylediği gibi "NATO'nun ruhu ölmüştür." Çünkü Soğuk Savaş bitmiştir. Eğer NATO askeri güç olarak bir şey ifade etseydi, Amerika Afganistan'ı terk etmezdi. Sonuçta dünyanın en varlıklı ülkesi Amerika, dünyanın en acınacak ülkesi konumundadır. ABD'nin yönetimi altı büyük zengin şirket sahibinin emrindedir.

HÜKÜMETİN GÜNDEMİNDEKİ ALTERNATİFLER

ABDÜLKADİR SELVİ / HÜRRİYET

Vatandaşın konuştuğu konu elektrik faturaları. İktidarın gündeminde de elektrik faturalarında indirim konusu var. Bugün yapılacak kabine toplantısında ise önemli gündem maddelerinden biri elektrik faturalarındaki destek olacak.

1. Alternatiflerden biri KDV indirimi.

2. Konutlardaki indirimli tarifenin 240 kilovat saate yükseltilmesi.

‘MARKETLER MİLLİ GÜVENLİK SORUNU HALİNE GELDİ’

DİLEK GÜNGÖR / SABAH

En son söyleyeceğimi baştan diyeyim. Marketler artık milli güvenlik sorunu haline gelmiştir. NOKTA... Enflasyonu, dövizdeki artışı fırsata çevirdiler, halkı sömürdüler şimdi de yetmemiş olacak ki, devleti soyuyorlar. En hafif tabiriyle durumun özeti budur. Belli ki, zincir marketler zincirlerini kırdı! Devlete bile kafa tutabilen kapitalist çetelere dönüştü. O halde devletin sıcak nefesini de yakında enselerinde hissederler!