18 Ağustos Medyanın Halleri
18 Ağustos Medyanın Halleri... Köşe yazarlarının gündemi ne? Gazetelerde neler var? Köşe yazılarında öne çıkanlar neler?
KIBRIS BARIŞ HAREKÂTI’NDA KİSSİNGER’IN ECEVİT’E NÜKLEER TEHDİDİ
SEDAT ERGİN - HÜRRİYET
Kissinger, Kıbrıs kriziyle ilgili gelişmeleri aktarırken, “İleri pozisyonlarda bulunan nükleer silahları kaldıracağımız tehdidini kullanarak Türkiye’yi ateşkese zorladık” diyor. Aynı cümlenin devamından, bu silahların Türkiye ile Yunanistan arasında çıkabilecek bir savaşın ortasında kalacağı gibi bir kaygı taşıdıkları da anlaşılıyor.
Yaptıkları bu girişimin adada çevrelenmiş küçük bir bölgeyi (anklav) tuttuğu sırada “Türkiye’nin askeri operasyonlarını durdurduğunu” söylüyor Kissinger. Yazdığına bakılırsa, bu durum yeni müzakereleri mümkün kılan koşullar yaratmış, Kıbrıs’taki Türk azınlığını daha iyi bir pazarlık pozisyonuna getirmiştir. (…)
Böyle de olsa Kissinger ile Ecevit arasında geçen görüşmelerin nükleer boyutu, araştırmacılar tarafından yakından incelenmesi gereken bir başlık olarak beliriyor.
‘ZENGEZUR KORİDORU NEDEN ASKIYA ALINIYOR?
SEVİL NURİYEVA İSMAYILOV - STAR
"Koridor, ticaret yolları konusu torba anlaşma anlayışı çerçevesinde değerlendirileceğine göre," öncelik Ermenistan'ın hukuki zeminini temin etmesi gerekmektedir. Barış anlaşması ayrı, ticaret yolları konusu ise ayrıca ana başlık olarak masaya gelecektir.
Bu durumun Ermenistan'ı zora soktuğu açıktır. Azerbaycan, Rusya ve İran, "Reşt-Astara yolu"nun açılması konusunda anlaşmaya vardı. Hatırlatmak isterim ki, uzun yıllardır İran bu yolun açılmasına karşı tutum sergilemekteydi. Şimdi ise bu varılan durumla "Kuzey-Güney hattı" ile Rusya-Azerbaycan-İran üzerinden Hint Okyanusu'na çıkış sağlanacaktır.
Buna paralel, "Zengezur koridoru"nun tam karşısından İran tarafından Azerbaycan-İran-Türkiye hattı Bakü-Tiflis-Kars yoluna ilaveten devreye girecektir. Sonuç olarak dört yoldan sadece "Zengezur" meselesi şimdilik askıda kalıyor.
Bu durumda Ermenistan tüm bu projelerden mecburi olarak dışarıda tutulacaktır. Bu durum, Ermenistan'ın kendi içindeki sorunları bir an önce çözmesini tetikler mi, göreceğiz. Geçtiğimiz günlerde, Rusya başkanının uluslararası ulaşım meseleleri temsilcisi İgor Levitin ve Rusya Federasyonu Güvenlik Konseyi Sekreteri Sergey Şoygu, Bakü ve Tahran'a ziyaret gerçekleştirdi.
Rusya'nın yeni yollar ve koridorlar konusunda yaklaşımı açıktır. Küresel değişim sürecinde yeni kanallar ve yollar ile kendi profilini pekiştirmektedir.
Putin'in "18-19 Ağustos'ta Bakü ziyareti" de nihai anlaşma ile sonuçlanacağını işaret etmektedir.
Tabii, Ermenistan üzerinden ABD, Fransa etkisini uzun süre göreceğiz. Bu küresel güçlerin baskısı ve hesaplaşması zemininde Güney Kafkasya'nın geleceği hep gündemde tutulmalıdır.
MÜTTEFİKLERİMİZDEN NASIL KORUNACAĞIZ?
SALİH TUNA - SABAH
"Müttefikimiz" ABD, sırf S-400 hava savunma sistemi aldığımız için neden onca baskı yaptı, ambargo uyguladı; F-35 projesinden Türkiye'yi çıkardı daha iyi anlaşılıyor mu? Hiç saldırmayı düşünmeyen, başkasının "hava savunma sistemini" bu denli dert eder mi?
Gelgelelim, en büyük tehdit "dâhili bedhahlar" yani bozgunculardır. Zira, S-400'lere ABD'den daha fazla karşı çıkmışlardı. O denli coşmuşlardı ki, "S-400'leri aldık, neden kullanmıyoruz?" diyerek savunma sisteminin saldırıya maruz kalmadan kullanılmasını dahi istediler.
Bu bedhahlardan kimileri de "S-400'ler NATO silahlarına uyumlu değil" diyerek ABD'nin "gerekçesini" terennüm etmişlerdi. İçlerinden bir Allah kulu çıkıp da "Sorun uyumsa, ABD neden Patriot hava savunma sistemini ısrarla istememize rağmen bize vermedi?" diye sormadı.
Soru şudur: "Müttefiklerimizden" yalnız başımıza kendimizi nasıl koruyacağız?
Hamasetten uzak durmalı, etnisite, mezhep, meşrep, tarih ve coğrafya gibi asabiyetlerle içimize kapanmamalıyız.
Gerek bölgemizde gerekse dünyada ittifaklarımızı artırmalıyız. Irak'la "Askeri ve Güvenlik İşbirliği Mutabakat Zaptı"nın imzalanması başlangıç için önemlidir. Komşu ülkelerle yapılması gereken de budur.
AZİZCE
MELİH AŞIK - MİLLİYET
Halen İzmit Maşukiye’de çiftçilik yapan Oralp Basım dostumuz Aziz Nesin hakkında sadece kendisinin bildiği bir küçük olayı aktardı...
Aziz Nesin, Oralp Basım’ın iyi dostudur...
Bir dönem onun İstanbul’daki evinde kalır...
Oralp bir gün eve geldiğinde masanın üzerinde Aziz Nesin’in yazdığı bir kağıt bulur…
Üzerinde “Aptal Aziz, eşek Aziz, salak Aziz, sersem Aziz” gibi notlar vardır...
Oralp tabii meraklanır...
Aziz Nesin akşam eve geldiğinde kendisine bu notun anlamını sorar…
Aziz Nesin’in cevabı:
- Bugün büyük bir hata yaptım, kendime çok kızdım, bunları yazarak kendime ceza verdim...
Aziz Ağabey her yönden ilginç adamdı…
FİLİSTİN'İN ŞEHİT ÇOCUKLARI SESLENİYOR; KORKMAYIN, ŞEREFİNİZE SAHİP ÇIKIN
PROF. DR. YAŞAR HACISALİHOĞLU - AKŞAM
ABD'de ırkçılığa karşı mücadele eden bu uğurda canını veren Malcom X demişti ki; ""Bazı ölüler, yaşayanlardan daha yüksek sesle konuşur."
Gazze'nin...Filistin'in Şehit Çocukları, bazı yaşayanlardan daha yüksek sesle konuşuyorlar...Diyorlar ki; "Korkmayın, biz korkmadık, yılmadık, canınımızı verdik ama vatanımızdan vazgeçmedik, teslim olmadık. Şehitler mertebesine kavuşmanın şerefini taşıyoruz. Siz de şerefinize sahip çıkın.
Siyonist çetenin, sömürgeci emperyalizmin kuklası olmaktan vaz geçin. Çıkarın boynunuzdaki kementi. İslam coğrafyasında, siyonist çeteye, sömürgeci emperyalizme hizmet ederek; fitneci, kukla, köle olmanın zilletinden, utancından kurtulun. Korkmayın. Zalimlerden değil, Allah'tan korkun. Utanma duygusunu yitirmeyin."
Bir kez daha, bin kez daha biz de haykırarak diyoruz ki; yeryüzüne, insanlığa musallat olan siyonist, işgalci, soykırımcı, terörist çeteye ve onun sömürgeci küresel efendilerine, emperyalizme karşı ayağa kalkın, Gazze'nin mukaddes ve onurlu direnişinin yanında olun, korkmayın, yılmayın....