27 Aralık 2024 Cuma
İstanbul
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

20 Kasım Medyanın Halleri

İşte günün öne çıkan köşe yazıları...

20 Kasım Medyanın Halleri

METİN UCA

İlber Ortaylı - Hürriyet

Metin Uca’yı herkes gibi sabah haberlerinden tanıdım. Çok ilginç bir sunuş tarzı vardı ve programlarına samimi bir selamlamayla başlıyordu. Haberlerinde daima tatlı bir üslup kullanırdı ama çok acı hakikatleri de ortaya koyduğu bir gerçektir. Bazı şeylerin doğru gitmediğini hiç çekinmeden belirtirdi. Basın hayatında da bu böyle devam etti. Doğrusu ilk zamanlarda bilmiyordum; Metin maden mühendisiymiş. Bunun üzerine ciddi bir şekilde tiyatro eğitimi de almış. Kendisini tiyatro sahnesinde son yıllarında seyrettim. Tükenmez bir enerji ve doğru bir telaffuzla iki saat sahnede kalmak her oyuncuya nasip olan bir kabiliyet değildir. Şüphesiz ki 62 yaş gibi çok olgun ve verimli bir zamanda aramızdan ayrılışı hüzün verici. Hayatın bu tatsız taraflarını kabul ederek onu her zaman anacağız.

GAZZE’NİN MUTLU YILLARI

Erhan Afyoncu - Sabah

1649 yılında Gazze'yi ziyaret eden Evliya Çelebi, bölgeyi şöyle anlatır: 'Bu Gazze evliyâ ve enbiya nazargâhı olduğundan hâlâ mamurdur. Nice yüz devletten devlete geçmiştir. Sonunda Osmanlılardan I. Selim Han, Mısır meliklerinden ve Çerkeslerden Sultan Gavrî elinden 1516 tarihinde fethetmiştir. Şam Eyaleti'nde sancakbeyi tahtıdır. Sancakbeyinin padişah tarafından hassı 508.338 akçedir. Zeamet 7 ve timar 107'dir. Kanun üzere cebelüleri ile toplam 1150 asker olup paşası ve alaybeyisi sancağı altında sefer giderler. 300 akçelik kazadır. Bakımlı ve şenlikli köylerinden her sene adalet üzere kadıya 4 bin kuruş ve paşasına 80 bin kuruş hasıl olur. Adı geçen sancak gayetle mamur şenlikli vilâyettir. Dört mezhepten bütün ilimleri öğrenmiş şeyhülislâmları, nakibüleşrafı, şehrinin ileri gelenleri, büyük âlim ve salihleri, bol ve muhteşem sipahi taifesi, ticaret ehli, zengin ehli hizmetleri ve sanat sahipleri vardır.

EMPERYALİZM'LE MÜCADELEDE TÜRKİYE ÖRNEĞİ

Eray Güçlüer - Akşam

Dünyamız kaçınılmaz olarak üçüncü bir küresel kapışmaya doğru hızla sürüklenirken artık emperyalist sömürgeci mantık nedeniyle insanlığın çektiği sıkıntıların son bulabilmesi, dünya toplumlarının kollektif dayanışmasına bağlıdır. Bunun için emperyalist olmayan devletlerin toplumları ayrışmadan ve milli birlik beraberlik içerisinde çok daha fazla çalışmak zorundadırlar. Elbette her türlü iç ve dış etkiye karşı ayrışmadan kalabilmek ve çok çalışarak ülkenizi teknoloji ve sermayeyi elinde tutan emperyalist güçlerin seviyesine hatta daha da ötesine ulaştırabilmek hiç kolay değil. Ancak artık bunu başaran bir ülke var Türkiye. Öldürmeyen bizi daha güçlü hale getirdi ve her yaşadığımız acıdan ders almasını bildik. Zaman içerisinde içimizdeki sömürgeci emperyalist güçlerin artık ve aparatlarını daha da elimine etmeyi başarıyoruz. Ülkemize Erdoğan gibi güçlü bir liderin başında olduğu istikrarlı bir siyasal sistemi tesis etmeyi başardık. Artık devlet adamlarımız ABD ve Avrupa'ya boyunları bükük, görünüşleri ezik bir şekilde emir almak için gitmiyorlar, gerekirse meydan okumak için gidiyorlar. Şu an ülkemiz başta savunma sanayi olmak üzere Cumhuriyet tarihimizin en yüksek milli güç ve kapasitesine sahip. Bunlar tesadüfen olmadı. Çok yönlü sosyolojik ve siyasal dinamiklerin sonucunda gerçekleşti. Büyük Atatürk'ün dediği gibi "Az zamanda çok ve büyük işler başardık". O yüzden dünyaya söylüyoruz, bekleyin biz daha yeni başladık.

HAMAS PANDORA’NIN KAPISINI AÇTI

İhsan Aktaş - Yeni Şafak

ABD, Rusya, Türkiye, Çin ve Avrupa Birliği’ne üye ülkeler iki devletli çözümden yana tutum takınıyor. İki devletli çözüm hiç bu kadar dünya gündemine oturmamıştı. Batı’da beyaz Hristiyanlar papalık ve engizisyonla mücadele ederek modern Batı medeniyetini kurdular. Devletlerinin din ile bağının kopuk olması, Siyonizm’in Batı’nın çoğu devletini bir Yahudi apartheid rejimine dönüştürmesine sebep oldu. Bugünden sonra beyaz Hristiyanların önünde yeni bir savaş daha var: Siyonizm’in kölesi olmaktan kurtulmak. Hamas bir fiske vurdu. Dünya sisteminin fotoğrafının ne kadar karanlık ve fulü yönleri varsa ortaya çıktı. Bugünkü dünya dünkü dünyaya benzemeyecek. Sadece tek kutuplu dünya sona ermiş olmayacak, aynı zamanda yeni bir çağın doğuşuna tanıklık edilecek. Sapkın Siyonistler ve Evanjelistler Mesih bekleyedursun bir avuç Hamaslı direnişçi kâinattaki köklü değişimin fitilini ateşlemiş oldu. Her bir Filistinli şehidimize Allah’tan rahmet diliyorum. Dünya durdukça onların şanı yaşayacaktır.

TÜRKİYE ALTERNATİFSİZ DEĞİL

Ufuk Akay - Türkgün

21. yüzyılda vasat bulan gelişmeler küresel anlamda güvenlik algılarını değiştirirken, yeni güvenlik mimarisi arayışları da hız kazanmış diğer yandan özellikle de Avrupa ülkeleri başta olmak üzere savunma harcamalarını artırmayı önceleyen politikalar izlemeye koyulmuştur. Böylesi bir atmosferde Türkiye’nin de elbette savunma sanayisine ağırlık vermesi tabii bir gelişmedir. Öyle ki bugün Türk Savunma Sanayisinin eriştiği kabiliyet tüm dünyanın dikkatini çekerken, ülkemizin bu anlamdaki geleceğinin milli, bağımsız ve dayatmalardan uzak bir çizgide şekillenmesine olanak tanımıştır. Türkiye, savunma sanayi anlamında attığı atılımlarla şu anda insansız savaş uçakları noktasında dünyanın önde gelen ülkeleri arasındadır. Erişilen bu imkân ile beraber kendi kendine yeterlilik açısından önemli bir mesafe de katedilmiştir. Diğer yandan yerli ve milli imkânlarla üretilen İHA ve SİHA’lar sınır içinde ve sınır ötesinde insanlığın huzurunu doğrudan tehdit eden PKK/YPG/PYD ve DEAŞ gibi terör örgütlerine yönelik yürütülen operasyonlarda gösterilen başarılara önemli katkılar sağlamıştır. Ayrıca yerli ve milli imkanlarla üretilen SİHA/İHA’lar 28 ülkeye ihraç edilmiş, ekonomik açıdan ülkemize ciddi kazanımlar sağlarken, ihraç edilen bazı ülkelerde yaşanan askeri gerginlikler ile iç çatışmaların da seyrini değiştirerek savunma anlamındakini kıymetini tekraren göstermiştir.

Son Dakika Haberleri