21. yüzyılın kazananı Türkler ve Macarlar olacak

Türkiye-Macaristan 6. Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi Toplantısı, Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de bu hafta tamamlandı. Birçok farklı alanda işbirliği anlaşmalarının imzalandığı toplantıda Türkiye ile Macaristan arasındaki ilişkiler “stratejik ortaklık” düzeyinden, “geliştirilmiş stratejik ortaklık” düzeyine çıkarıldı.

Macaristan Başbakanı Viktor Orban, önümüzdeki yüzyılın Türkiye’nin yüzyılı olacağını ifade etti. Orban ayrıca, Türklerin ve Macarların önümüzdeki yüzyılın iki kazananı olacağını sözlerine ekledi. Geçtiğimiz on yılda, Türkiye ile Macaristan arasındaki ticaretin ikiye katlandığını aktaran Orban, Macaristan’daki Türk yatırımlarının arttığına da dikkat çekti. Orban, bu yatırımların demiryolu ve savunma sanayini de kapsayacak şekilde genişlediğini belirtti. Orban, Macaristan’ın ithal ettiği doğal gaz için Türkiye’nin hem bir geçiş noktası hem de kendi başına bir tedarikçi olduğunu vurguladı ve Macaristan’ın enerji güvenliğinin sağlanması açısından Türkiye’nin kilit önemde olduğuna dikkat çekti.

Toplantıyı ve Orban’ın açıklamalarını Visegrad Post Genel Yayın Yönetmeni Macar gazeteci Ferenc Almassy, Aydınlık Avrupa’ya değerlendirdi.

MACARİSTAN, EKONOMİK BAĞIMSIZLIĞI AMAÇLIYOR

Ferenc Almassy, Macaristan’ın yeni ekonomik işbirliği arayışlarında, ekonomik bağımsızlık hedefinin öne çıktığına dikkat çekti. Macaristan’ın amacının Almanya’nın Macar ekonomisi üzerindeki tahakkümünü kırmak olduğunu ifade etti: “Macaristan’ın ekonomik ortaklarını çeşitlendirmek istemesinin sebebi, Almanya’nın Macar ekonomisi üzerindeki ağırlığını dengelemektir. Macaristan, Türkiye'nin yanı sıra Mısır, Hindistan, Çin, Vietnam, Güney Kore, Kazakistan ve Azerbaycan gibi ülkelerle de işbirliği yapıyor. Bu ülkelerle ekonomik bağlar kurarak, Macaristan kendi ekonomisi üzerinde egemenlik kazanmaya çalışıyor.”

BATI İKİ ÜLKEYE DE DÜŞMANCA DAVRANIYOR

Ortak tehditlerin iki ülkeyi yakınlaştırdığını ifade eden Almassy, şunları söyledi: “Türkiye ile Macaristan, coğrafi yakınlıklarına ek olarak karşılıklı ilişkilerde güven ve saygıya sahip olan iki ülkedir. Türkiye’nin ve Macaristan’ın Batılı “müttefikleri”, iki ülkeye karşı da düşmanca bir tutum izlemekte ve iki ülkenin iç politikalarına da müdahil olmaya çalışmaktadırlar. Bu sebepler, bugünkü yakın ilişkilerin ve işbirliğinin gerekçelerini önümüze seriyor.”

MACARİSTAN TÜRK DEVLETLERİYLE YAKINLAŞMAK İSTİYOR

Türklerle Macarlar arasındaki tarihsel bağlar, Türk devletleri ile Macaristan arasındaki güncel siyasi ve ekonomik ilişkilerin kurulma sürecinde yeniden öne çıkarılıyor. Macaristan’ın Türk dünyasıyla akrabalık seviyesinde yakın ilişkileri olduğuna dikkat çeken Almassy, bugün bu ilişkileri geliştirmenin çok daha büyük bir ihtiyaç olduğunun altını çizdi: “Macaristan’ın Türkiye ile daha yakın işbirliği geliştirmek istemesinin nedenlerinden biri de Türkiye’nin Orta Doğu’daki konumudur. Türkiye bugün, bölgedeki en güvenilir müttefiktir. Ayrıca güvenlik ve ekonomi alanlarında da oldukça önemli bir aktördür. Tüm bunların yanında Türkiye, Macaristan’ın uzakta yaşayan bir kuzen gibi bağlı olduğu Türk dünyası içindeki en öne çıkan ülkedir. Türk devletleriyle işbirliği içinde olmak bugün Macaristan için daha da hayati bir önem taşımaktadır. AB’nin müdahalesiyle, Rus enerji kaynaklarından yararlanması engellenen bir ülke olan Macaristan, petrol ve doğal gaz ithalatı için başka ortaklar aramak zorundadır. Azerbaycan, Kazakistan ve diğer Orta Asya ülkeleri güvenilir ve gerçekçi iş birlikleri kurulabilecek ortaklardır. Türkiye bu noktada da anahtar role sahiptir. Bölgedeki tüm enerji aktarımı Türkiye üzerinden geçiyor. Ayrıca Türkiye, altyapıların güvenli ve verimli şekilde çalışmasını çoğu ülkeden daha iyi şekilde garanti edebilecek bir durumda bulunuyor.”

Almassy, “Macaristan, “Zrinyi 2026” programı kapsamında ordusunu aktif bir şekilde modernize ederken, savunma sanayi alanında büyük bir üretici ve ayrıca güvenilir bir ortak olan Türkiye’nin işbirliğinden yararlanmak istiyor. Bu konu, iki ülke arasındaki ilişkilerin gelecekte daha da kuvvetleneceğini bize gösteriyor.” değerlendirmesinde bulundu.