23 Nisan dersleri
Devrimimizin 100. yılı 23 Nisan’ da devlet ve millet olarak aynı balkondaydık. Aynı tabloyu 15 Temmuz 2016 günü FETÖ darbe kalkışmasında’ da yaşadık. Yine devlet ve millet olarak darbeyi püskürtmüştük. O zaman’ da 100 yıl öncesinden ilham almıştık, Atatürk’e sarılmıştık.
Devrimimizin 100. yılı 23 Nisan’ da devlet ve millet olarak aynı balkondaydık. Aynı tabloyu 15 Temmuz 2016 günü FETÖ darbe kalkışmasında’ da yaşadık. Yine devlet ve millet olarak darbeyi püskürtmüştük. O zaman’ da 100 yıl öncesinden ilham almıştık, Atatürk’e sarılmıştık.
Türkiye her dara düştüğü anda 100 yıl öncesine, 1919- 1920- 1923 ruhuna sarılıyor. Bunun dünyada başka örneği var’ mı bilmiyoruz ancak, Türkiye’ de yaşayarak görüyoruz.
23 Nisan 1920 ruhu milletimizin yediden yetmişe yüreğine, beynine ve benliğine kara sevda gibi işlenmiş!
Aslında bütün milli bayramlarda millet olarak aynı hassasiyeti gösteriyoruz. Ancak, bu bayram farklı bir süreçte ve farklı bir buluş’ la kutlandığı için diğer kutlamalardan farklıydı.
Öncelikle böyle bir buluş’ a ve çağrıya önderlik ettikleri için, TBMM başkanımız sayın Mustafa Şentop’ a teşekkür ederiz. Sayın Şentop’ un meclis oturumu açılış konuşmasındaki “ milli irade ruhu bundan sonra’ da devam edecektir” vurgusu oldukça önemlidir.
Şu milletin azim ve kararlılığına, fedakarlığı’ na, bilincine bakın.
Dünya yaklaşık 4 aydır koronavirüs tehtidi altında.
Türkiye’ de yaklaşık 2 aydır bu virüs’ le savaşmaktadır.
Her gün can kaybı veriyoruz,
Binlerce vatandaşımıza pozitif tanı konuyor.
Evlerde ve hastaneler’ de karantina’ da kalıyoruz.
Akraba, eş, dost, hasta ziyaretleri yapılmıyor.
Cenaze törenlerine’ de katılma imkanımız yok. Nitekim yakında yitirdiğimiz Altındağ’ ın ve sitelerin halk önderlerinden, kendini devrim davasına adamış, Vatan partisi E. İlçe başkanı değerli arkadaşımız SAMİ ÖZDİL’ in cenaze törenine katılamadık.
Caddeler, sokaklar, işyerleri, sınırlı faaliyette.
Özetle sosyal hayat oldukça sınırlı .
İşte bu koşullar’ da 23 Nisan’ ı kutladık.
Bu milletteki inanca ve azim’ e bakın.
23 Nisa günü koronavirüs unutuldu.
Her gün birinci olay, manşetler koronavirüs iken, o gün gündem 23 Nisan oldu.
Her kes günler öncesi o heyecanı yaşıyordu aslında. Günler öncesi hazırlıklar yapıldı, balkonlara, camlara şanlı Türk bayrağımız asıldı.
Komşular birbirine hatırlatıyor.
Apartman ve site girişlerine duyurular asılıyor.
Belediye araçları ve yer, yer camiler’ den anonslar yapılıyor.
Açıkçası merak edenler’ de var. Acaba nasıl geçecek?
Bunlar biraz kaygılı, kafası karışık ve özgüveni eksik, halk’ a güvensizlik besleyenlerdir.
O an yaklaştığında gerçekten büyük bir heyecan dalga, dalga yayılıyordu.
5- 10- 15- 20- 30 dakika önceden balkonlara çıkanlar, birbirine el sallayanlar, ıslık çalanlar, alkış tutanlar. Saatler 21. 00’ i gösterdiğinde tüyler diken dikendi.
Vakkur’ la, ve gurur’ la, hazır vaziyette İSTİKLAL MARŞI mızı okuduk.
Heyecan ve coşku daha sonra’ da devam etti. İzmir marşı, davul zurnalar, halaylar.
Her yer gerçek bir bayram havasıydı. Gül’ den ağır söz yoktu. Adeta herkes partisini, ayrılık, gayrılığı unutmuştu. Eminiz o heyecan bilinçlere’ de demir attı.
O gün devlet ve millet olarak aynı balkondaydık, aynı gemideydik.
19 Mayıs 1919’ da bandırma vapurunda olduğu gibi, 23 Nisan 2020’ dede bütün partiler hizaya geldi. Türkiye gemisine bindiler. HDP/ PKK- FETÖ hariç.
23 Nisan 1920 de hem milli devletimizin temelini attık, hem ordumuzu inşa temelini attık, hem milli hükümet’ i kurduk, hem’ de bunlara kumanda edecek TBMM’ ni kurduk.
Onun için bu ruh’ u kimse millet’ e unutturamaz, orasından burasından çekerek, sulandırarak önemini hafifletemez.
Tarih, 23 Nisan 2020 milli devrimimizin 100. yılı kutlamasını yazacaktır.
BİR ÇİFT SÖZÜMÜZ DE MIZIKÇILIK YAPANLARA
23 Nisan çağrısından sonra bazı siyasiler, yazarlar, kendine “ aydın, solcu, Atatürkçü, milliyetçi” diyen bazı kesimler ve şahıslar işi zayıflatmak, sulandırmak için ellerinden geleni yaptılar. Kimisi “ Erdoğan siyasi rant için yapıyor” kimisi farklı saat’ ler ilan etti, kimisi alttan alta sinsice sosyal medyadan ve birebir propaganda yaptı.
Ancak, hepsinin hevesleri kursaklarında kaldı. Bu millet o fesatçılara ağır bir darbe vurdu.
Büyük bir halk şamarı yediler.
Karamsar düşünenlerin’ de kendine gelmesi gerekir.
Bir hakkı teslim edelim. CHP tabanının tamamına yakını karşı propagandaya uymadı, kutlamaya katıldı. Demek’ ki milli meseleler bizleri aynı gemide buluşturuyor. Aynı hassasiyeti bundan sonra’ da bekleriz.
GÖREVİMİZ:
Herkes bu 23 Nisan’ dan ve savaştığımız KORONAVİRÜS’ den ders çıkarmalı.
Millet her zorluğa, fedakarlığa ve milli hassasiyete hazırdır.
Dünyada ve Türkiye’ de koşullar oldukça elverişlidir.
1920’ de olduğu gibi yeniden, üreten ve birleşen Türkiye için milli hükümeti kurmak ertelenemez görevdir.