Yandex
01 Nisan 2025 Salı
İstanbul 16°
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

23 Ocak Medyanın Halleri

23 Ocak Medyanın Halleri...Köşe yazarlarının gündemi ne? Gazetelerde neler var? Köşe yazılarında öne çıkanlar neler?

23 Ocak Medyanın Halleri...Köşe yazarlarının gündemi ne? Gazetelerde neler var? Köşe yazılarında öne çıkanlar neler?
A+ A-
NADİR TEMELOĞLU

KARTALKAYA’DA 76 VATANDAŞIMIZ NEDEN ÖLDÜ?

SEDAT ERGİN/ HÜRRİYET

HER seferinde aynı öykünün içinde kendimizi buluyoruz.

Ülkemizde devamlı tekrarlanan bir öykü bu. Yaşanan depremlerde muhakkak karşımıza çıkıyor; maden kazalarında, tren kazalarında da...

Bazen de dün sabaha karşı olduğu gibi Kartalkaya’da 76 vatandaşımızın hayatını kaybettiği yangında... Hangi felaket kategorisine girdiği fark etmiyor. Hepsinde de insan kayıpları, büyük ölçüde bilimin yol göstericiliğinde hareket edilmemesinden kaynaklanıyor.

Bilimsel tespitlere uygun bir şekilde hazırlanması gereken kurallara uyulmuyor, gerekli denetlemeler yapılmıyor.

Ve her seferinde kuralların etrafından dolanmak, kuralları eğip bükmek, hatta bazı hallerde tümüyle görmezden gelmekten kaynaklanan yaygın bir davranış kalıbı bizi bekliyor. Buna, kısaca “kural tanımazlık” diyoruz.

Ancak hepsinde kuralların gereğinin yerine getirilmemesinin bedeli sıkça insan hayatlarındaki kayıplarla kendisini gösteriyor.

HESAP VER

SALİH TUNA/ SABAH

Kimse sorumluluktan kaçamaz. Başta otelin sahipleri olmak üzere ilgili bakanlıktan belediye başkanına kadar sorumlu olan kim varsa hesap vermeli. Yüzde yüz dolu turistik bir otelde yangın alarmının bile çalışmaması, can havliyle yaşlı-genç insanların pencerelerden atlamak zorunda kalması nereden baksanız fecaattir.

Bu ülke bu derbederliği (suyu lağımlı, yangını ihmaller zinciri, patatesi tuhaf...) daha fazla kaldıramaz. Şuraya bakar mısınız: Tunus'a ihraç edilen 2 bin 500 ton yemeklik patates (tespit edilen bir bitki hastalığı yüzünden) Türkiye'ye iade ediliyor. Tamam, patatesler piyasaya sürülmeyip imha ediliyor ama Tunus'a ihraç edilmeyip baştan piyasaya sürülseydi ne olacaktı?

Hadi patates yemezsen ölmezsin ama susuz yaşanmaz. Düzce Belediye Başkanı Faruk Özlü açık seçik şekilde İstanbul'un içme suyuna lağım suyu karışıyor diyor, kimsecikler tınmıyor.

Bu derbederlik yetsin artık.

ÖZGÜR ÖZEL’LE 80 VEKİLİN ARASI İYİ DEĞİL...

YALÇIN BAYER/ HÜRRİYET

Rıza Akpolat’ın yolsuzlukla suçlanması hangi ‘böyyük turplara’ dokunacak, bilemeyiz. Ama Özgür Özel’in Beşiktaş Belediye Başkanvekilliği için Ekrem İmamoğlu ile pazarlık ettiği ortada. Dananın kuyruğu bugün yarın kopacak. Bu denklemde Erdoğan Toprak devredışı kalmış görünüyor. Rıza Akpolat’ı dinleyecekler mi? Başkanvekili bu kargaşada belediyeyi yönetebilecek mi? Özgür Özel’in TBMM Grubu’nu yok saydığı da önemli iddialardan. Özgür Özel, MHP’nin Öcalan’ın silah bırakma çağrısı ile başlayan süreçte TBMM ve şehit ailelerini adres gösterdi. Peki ne yaptı? 7 Ocak’ta DEM temsilcileri ile görüştü. Peki görüşmeden önce şehit aileleri ile görüştü mü, duyanınız var mı? Biz duymadık. TBMM Grubu’nun görüşünü aldı mı? Grup’ta çıkıp konuştu. Aşağı indi. Bir gün önce de Çankaya Belediyesi Ahlatlıbel tesislerinde aralarında bazı milletvekillerinin de olduğu kapalı bir toplantı ile DEM ziyaretinde ne konuşulması gerektiğini tartışmıştı. Özgür Özel zaten iki üç kapalı Grup Toplantısı yaptı. İstanbul’da 55 kişi söz aldı. 42’si Özgür Özel’i ağır bir dille eleştirdi. Yapılan bir iki kapalı grup da ekonomi, dış politika diye sınırlandırıldı.

Milletvekilleri de uzun süredir kapalı toplantı olmadığı için TBMM Grup Toplantısı’na yarı yarıya fire vererek gidiyor. İstanbul’da yaklaşık 100 fire verince durum netleşti.

Bu da hazırlanan uyarı mektubunun arkasında en az 80 milletvekilinin olduğunu gösteriyor. 80 milletvekilinin kaçına imza attıracaklarını sanırım ocak ayında göreceğiz. Ancak, kesin olan TBMM Grubu’nda, Özel’in de kafasından çıkardığı en az 80 milletvekili var. Kılıçdaroğlu mektubun Özel’e verilmesine karşı değil ama milletvekillerinin siyaset yapma hakkına saygıdan dolayı ‘imza atın’ çalışması yapmadı.

Vatandaş Bilim