22 Aralık 2024 Pazar
İstanbul
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

24 Eylül Medyanın Halleri

24 Eylül Medyanın Halleri... Köşe yazarlarının gündemi ne? Gazetelerde neler var? Köşe yazılarında öne çıkanlar neler?

24 Eylül Medyanın Halleri... Köşe yazarlarının gündemi ne? Gazetelerde neler var? Köşe yazılarında öne çıkanlar neler?
A+ A-
NADİR TEMELOĞLU

RUSYA’YA KRİTİK ZİYARET

ABDULLAH KARAKUŞ - MİLLİYET

Gözler bölge için kritik öneme sahip olan Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Suriye Devlet Başkanı Esad’ın görüşmesine çevrildi. Görüşme yeri olarak da Rusya’nın olabileceği konuşuluyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 20-24 Ekim’de Kazan’da düzenlenecek BRICS Zirvesi’ne katılması bekleniyor.

Türkiye’nin BRICS ile diyaloğunu artırması ve üyelik süreci dünyada dengeleri değiştirebilir.

Erdoğan-Esad görüşmesi de bir bakarsınız bu tarihte ya da daha sonra Kazan’da olabilir.

Arabozucular dengeleri değiştirmezse Erdoğan-Esad görüşmesi bölgedeki terörle mücadeleye de katkı sağlayacak.

Suriyelilerin ülkelerine dönüşünü artıracak ve bölgede ekonominin gelişmesini hızlandıracak.

‘PROJE ÇOCUK’ MANSUR’A KARŞI

ABDULLAH KARAKUŞ - MİLLİYET

CHP, 31 Mart seçimlerinin ardından tam aksi yönde bir savrulma yaşadı. Başlarda Özgür Özel'in ağırlığını koyarak partide disiplini sağlamaya çalıştığı görülse de geçen sürede CHP dört fraksiyona bölündü. Bir yanda Ekremciler, bir yanda Mansurcular, bir yanda Kemalciler ve bir yanda da Özgürcüler olarak CHP'de dört ayrı fraksiyon ortaya çıktı.

Şüphesiz büyük rekabet Mansur Yavaş ile Ekrem İmamoğlu arasında. Ve İmamoğlu zaman kaybetmeden harekete geçmiş durumda. CHP kurultayında Ekrem İmamoğlu yıldızlaştırılırken Mansur Yavaş geri planda tutularak CHP'deki etkisi sınırlanmaya çalışıldı.

İmamoğlu'na yakın medya sistematik biçimde zaten Mansur Yavaş aleyhinde dezenformasyon içeren haberler üretiyor. Yavaş'ın İYİ Parti'ye katılacağı, İYİ Parti'nin cumhurbaşkanı adayı olacağı yönündeki haberlerin kaynağı İmamoğlu medyası.

Kurultayda üzerinin çizildiğini gören Mansur Yavaş ise yavaş yavaş ağırlığını koymaya başladı. Yavaş'a yakın bir milletvekilinin "Kariyer basamaklarını çıkmak için Avrupa başkentlerinde kapı aralayan, tek derdi kendi kariyeri ve ona çizilen rotada yürümek olana "Proje Çocuk" denir, "Mustafa Kemal'in Askeri" denmez" sözleri dün Ankara'da büyük gürültü koparttı.

Bu sözler fazlasıyla sertti ve Yavaş, bu mesajla İmamoğlu'na kolay lokma olmadığını ifade etmeye çalıştı.
Fakat İmamoğlu daha azimli, daha hırslı, daha gözü kara görünüyor; ayrıca, hedefe de Yavaş'tan daha çok kilitlenmiş. Üstelik parası da var, her fırsatta CHP'yi satın alacak güçte olduğunu vurgulamaya çalışıyor.

Özgür Özel ise bu kavgada Ekrem İmamoğlu'na daha yakın duruyor. Nitekim Özgür Özel'i de genel başkanlık koltuğuna oturtan İmamoğlu'dan başkası değil. İlk fırsatta Kemal Kılıçdaroğlu'nu sattığı gibi Ekrem İmamoğlu'nu da satacaktır, bundan kuşku yok. Yeter ki Özgür Özel o 'fırsat'ı yakalasın.

TEĞMENLER SORUŞTURMASINDA NELER OLUYOR?

SAYGI ÖZTÜRK - SÖZCÜ

Eski Askeri Hakim, avukat Cengiz Demirtaş’a teğmenler soruşturmasının askeri hukuk bakımından muhtemel sonuçlarını sordum.

Demirtaş, SÖZCÜ’ye şunları anlattı:

“Herhangi bir örgüt iltisaklısı olmayan teğmenler hakkında yalnızca bu hadiseden dolayı TSK Disiplin Kanunu uyarınca ayırma cezası verilmesi beklenmemeli. Terör örgütleri ile ilişkisi olanlar hakkında ise Kara Kuvvetleri Komutanlığı Yüksek Disiplin Kurulu kararıyla ayırma, yani TSK’dan çıkarma cezası verilecek.

Teğmenlerin katılacağı sınıf okullarındaki komutanları bu eylemi disiplinsizlik olarak değerlendirip değerlendirmemekte takdir hakkına sahipler. Bununla birlikte MSÜ tarafından yapılan tahkikat neticesinde disiplinsizlik yapıldığına kanaat getirilirse bu durumda sınıf okullarındaki komutanların aksi yönde bir sonuca ulaşmama hususunda baskı altında kalacakları da aşikardır.”

Medyanın Halleri