23 Aralık 2024 Pazartesi
İstanbul 14°
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

27 Nisan Medyanın Halleri

Köşe yazarlarının gündemi... Gazetelerde neler var. Köşe yazılarında öne çıkanlar...

27 Nisan Medyanın Halleri

GAZZE'YLE GERİ DÖNEN 68 RUHU

KURTULUŞ TAYİZ – AKŞAM

İsrail'in tarihte eşi görülmemiş bir gaddarlıkla Gazze'de gerçekleştirdiği soykırım, özellikle çocuk katliamı, Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri'ni (hükümetleri değil) derinden etkiliyor.

Columbia Üniversitesi'nde başlayan İsrail karşıtı gösteriler (Maryland Üniversitesi, Harvard Üniversitesi, Brown Üniversitesi, Michigan Üniversitesi, Texas Üniversitesi gibi) ABD'nin en prestijli üniversitelerine kadar yayıldı. Üniversitelerde adeta olağanüstü hal ilan edilmiş durumda.

ABD'deki İsrail yanlısı gazetelerin hedef gösterdiği öğrenciler güvenlik güçleri tarafından baskı ve şiddetle gösterilere son vermeye zorlanıyor.

Öğrenci eylemlerinin İsrail zulmünü protesto eden niteliği ve savaş karşıtı özelliği son derece önemli. Tarih sahnesinden çekildiğini düşündüğümüz o savaş karşıtı özgürlükçü 68 ruhu, İsrail'in Gazze katliamıyla, Filistin direnişi sayesinde kıta Avrupası ve Amerika'ya geri döndü. Bitti sanılan o 68 ruhu, ABD'yi kuşatan Siyonist tahakküm karşısında büyük bir direniş sergiliyor. İsrail devleti katliamlarına son vermezse öğrenci eylemleri, bu yaz ABD'yi kasıp kavuracağa benziyor.

PKK/DEM’e kapatma davası yolda... Yargıtay Başsavcılığı inceleme başlattı

NEDİM ŞENER – HÜRRİYET

Önce haberi vereyim; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, PKK’nın siyasi kolu DEM’in yönetici, üye ve bağlı belediyelerin Anayasa’ya ve Siyasi Partiler Kanunu’na aykırı fiilleri ile ilgili savcılıklar tarafından yürütülen soruşturmalar hakkında bilgi istedi.

Yargıtay Başsavcılığı açılan soruşturma dosyalarını inceledikten sonra “delillerin toplanması” aşamasını tamamlayarak PKK’nın siyasi kolu DEM hakkında kapatma istemiyle Anayasa Mahkemesi’ne başvuracak.

PKK terör örgütünün siyasi kolu HDP, hakkında 2021 yılında Anayasa Mahkemesi’nde kapatma davası açıldıktan sonra, 2023 yılındaki cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimine YSP adıyla girdi. YSP seçim sonrası adını HEDEP olarak değiştirdi. “HEDEP” isminin kapatılan HADEP’e benzemesinden dolayı değiştirilmesi istendi.

TBMM’DE TERÖR PROPAGANDASI

PKK’nın siyasi kolu, son olarak ismini DEM olarak değiştirerek 31 Mart 2024 yerel seçimlerine bu isimle girdi. Tüm isim değişikliklerine rağmen PKK’nın siyasi kolu olarak TBMM’de terör örgütü faaliyetlerine devam eden DEM milletvekilleri, TBMM’nin açılışında İstiklal Marşı’na eşlik etmeyerek ilk icraatlarına başladı.

24 Aralık 2023 günü PKK/DEM Parti tarafından “Gençlik Meclisi 1. Olağan Kongresi” adı altında Diyarbakır’da organize edilen toplantıda PKK elebaşı Öcalan lehine sloganlar atılmış, gözaltına alınan 50’ye yakın parti üyesi hakkında Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığı tarafından “suç ve suçluyu övme”, “terör örgütü propagandası yapma” suçlarından soruşturma açılmıştı.

İstanbul’da terör soruşturması kapsamında 27 Şubat 2024 günü DEM Partili Milletvekili Çiçek Otlu’nun evine bir operasyon düzenlenmiş, yapılan baskında terör örgütü üyesi Sıtkı Güngör yakalanırken ayrıca evinde cezaevinde bulunan örgüt üyelerinin mektupları da ele geçirilmişti.

​CUMHURBAŞKANINA MÜFREDAT ÇAĞRISI

UFUK COŞKUN – MİLAT

Türkiye’nin müfredat sorunu hala devam etmektedir. Eğitimin kendine özgü, buraya ait, bu coğrafyanın kadim geleneğine dayalı bir eğitim felsefesinin henüz tesis edilememiş olması da ayrıca hazin bir durum.

Tüm bunlar elbette bu işe gönül vermiş, bu konuda kafa yoran, sorumlu insanları arayış içerisine sokuyor. Geçenlerde aralarında benim de yer aldığım bir grup akademisyen ve eğitimci, cumhurbaşkanına bir çağrıda bulundu.

Ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a açık mektup yayınladılar.

Bilim camiası ve eğitimciler, “Komisyonlarda aksama varsa bu komisyonların nasıl ve ne şekilde oluşturulduğunun, müfredatta milli ve manevi değer vurgusunun zayıflığına rağmen neden tedbirler alınmadığının sorgulanması gerektiğini düşünüyoruz” diyorlar haklı olarak.

Çünkü mevcut müfredat çalışmasının bundan uzak olduğunu düşünüyorlar.

“Türkiye kültür ve eğitim alanında Batılı toplumlara uyum sağlama yerine kendine medeniyetine özgü modeller üretmelidir” deniliyor. Yüzde yüz katılıyorum.

Bir toplum kendi kültüründen beslenen eğitim programları oluşturamazsa o toplum gittikçe yozlaşır ve hemen tüm mesleklerde ciddi bir ahlaksızlık hâkim olur. İnanmıyorsanız şöyle bir etrafınıza bakın derim.

KDV HİLESİYLE DEVLETİ SOYUYORLAR

DİLEK GÜNGÖR – SABAH

Son dönemlerde Gelir İdaresi Başkanlığı ve CİMER'e vatandaşlardan şikâyet yağıyor. Vergi uzmanları, devletin KDV soygunuyla milyarlarca lira gelir kaybına uğradığını belirtiyor. Maliye, düşük KDV oranıyla işlem yapanlar için saha denetimlerini artırmış durumda… Gıda maddelerinde KDV oranının yüzde 1 olarak uygulanmasını fırsat bilen uyanık esnaf, yeme içme sektöründe yüzde 10 yerine düşük KDV'den işlem yapıyor.

Düşük KDV oranından fiş keserek, devlete vereceği vergiyi eksik ödeyenlerin başında restoranlar, kafeler, eczaneler geliyor. Eczanelerde ilaçlar besin takviyesi gibi gösterilerek yüzde 1'den KDV kesiliyor. Restoran ve kafeler, kahvaltı veya yemek menüsünde, yüzde 10 olan malı, ekmek, et, su, meyve suyu satmış gibi göstererek, perakende fişini yüzde 1'den yazıyor. Oto yıkamacılar dahi araç yıkama hizmetinin KDV'sine yüzde 1 yazarak işi kılıfına uydurmaya başladı. Gece kulüpleri de aynı durumda...

KDV istismarı yapan işletmeler tespit edildikten sonra vergi incelemesine sevk ediliyor. Yapılan hile, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 359. maddesine göre 'kaçakçılık' suçuna giriyor. Bunu yapanlar, muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge ve sahte belge kullanımından dolayı vergi suçu işlemiş kabul ediliyor. Yasaya göre, defter, kayıt ve belgeleri tahrif edenler veya gizleyenler veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge düzenleyip, kullanan hakkında 18 aydan beş yıla kadar hapis cezası var.

Medyanın Halleri