29 Aralık 2024 Pazar
İstanbul
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

29 Aralık Medyanın Halleri

29 Aralık Medyanın Halleri... Köşe yazarlarının gündemi ne? Gazetelerde neler var? Köşe yazılarında öne çıkanlar neler?

29 Aralık Medyanın Halleri... Köşe yazarlarının gündemi ne? Gazetelerde neler var? Köşe yazılarında öne çıkanlar neler?

NEFES ÜZERİNE

EMİN ÇÖLAŞAN/ SÖZCÜ

Burada geçtiğimiz Perşembe günkü yazımın başlığı “Yeni gazetenin arkasında kim var” idi.

Yeni çıkan Nefes gazetesini kastediyordum ama ismini vermiyordum.

Bu devirde yeni bir gazete çıkarmak öyle her babayiğidin harcı değil.

Yeni gazetenin imtiyaz sahibi avukat İsmail Yılmaz, genel yayın yönetmeni Metin Yılmaz oldu. Bizden ayrılıp giden sevgili dostlarımız...

Ben onlarla tam 15 yıl birlikte çalıştım.

Birbirimizi bir gün olsun kırmadık ve incitmedik.

Merak bu ya!..

Gidecekleri belli olunca veda için gelen ve arayan bütün arkadaşlara sorduk:

“Gazeteniz hayırlı olsun da, bu işin arkasında ‘büyük patron’ olarak kim var?..”

İlk şaşkınlığımızı o zaman yaşamıştık.

Nefes’in yayın kadrosu üç aşağı beş yukarı belli olmuştu ama işin arkasındaki sermaye gurubu özellikle gizli tutuluyordu.

Bu işin içinde bir iş var diyenlerin sayısı giderek artıyordu!

Çevrede bazı çok bilmişler bu arada akıl ve mantık dışı bir sürü isim ortaya atıyordu:

Rahmi Koç, Ekrem İmamoğlu, beşli çete vesaire..

Merakımız giderek arttı!

★★★

Yeni gazete bundan 10 gün kadar önce çıktı... Bir de internet sitesi vardı.

Siteye ilk günden beri her gün üşenmeden girdim.

10 gün boyunca sitenin tepesinde sadece bir tek reklam vardı:

Rönesans Gayrimenkul Şirketi.

İkincisi yok!

Şu bizim meşhur Saray’ı ve daha nice büyük inşaatları yapan büyük müteahhitlik şirketi...

Tayyipgillerin en yakın güvenilir unsuru.

Nefes ise Atatürkçü, laik Cumhuriyet’ten yana bir gazete.

Rönesans’ın ne işi vardı orada!

Yoksa gazetenin arkasındaki sermaye grubu acaba Rönesans mı idi!

(Hemen bilgi vereyim, bu ilan dün siteden kaldırıldı.)

EĞİTİM ÜZERİNE: KULAK İLE İŞİTMEK YETMEZ

SİNAN GENİM/ MİLLİYET

Bazı insanların iç dünyaları karmaşa içindeyken, onların eğitim vermeye çalışmaları söz konusu olamaz. Yine de bu tür insanlar eğitim vermeye çalışıyorlarsa ikiyüzlü bir davranış içine girerler. Bu davranış ikiyüzlü eğiticinin kısa süre içinde öğrenciler tarafından fark edilmesine yol açar ve öğrenci üzerinde kurması gereken otoritenin yok olmasına sebep olur. Son zamanlarda giderek artan bir hızla yüzme bilmeyen yüzme hocaları, araç kullanmasını bilmeyen direksiyon hocalarıyla karşılaşmaktayım. Geçen günlerde İstanbul’daki ve kuruluşu yüz yılı aşkın bir üniversitenin hocaları ile toplantıda bulundum. Fakülte içinde önemli görevde bulunan hocalardan biri “Biz uygulama bilmiyoruz!” dedi. Hayretler içinde kaldım, uygulamadan habersiz bir mühendis ve bunu söylemeyi hüner saymakta. Bu öğretmenin öğrencilerine ne öğrettiğini merak ettim, bir insan üstelik eğitici geçinen bir insan nasıl olur da uygulamadan habersiz olabilir? Hiç mi merak etmez, teorik düzeyde bilgi sahibi olduğu konu uygulamada nasıl bir sonuç vermektedir? Bildiğini sandığı teorik bilgi gerçekten bazı problemleri çözmeye yardımcı mı olmakta, yoksa problemler büyüyerek devam mı etmektedir? Gerçekte bildiğini sandığı konular zaman içinde evrim geçirmiş ve bildiğini sandığı bilgiler çoktan eskimiş ve yeni bilgilerle genişlemiş midir?

Son zamanlarda uygulama aşamasına gelmiş çoğu mimari projenin gerçek bir çözüm içermediğini, çoğu iş gibi “Ben yaptım oldu!” felsefesi ile yapıldığını görmekteyim. Hepsi de çeşitli onay makamlarından onaylanmış bu projelerin uygulama maliyetlerinin yüksekliği beni hayrete düşürüyor. Restorasyonunu gerçekleştirdiğim bir yapının benzerinin, beş yıllık bir gecikme sonucu ortaya çıkan maliyeti on kat daha fazla. Buna beş yıllık kullanım kaybını da eklerseniz yapı maliyetinin boyutunun büyüklüğü şaşkınlık verici.

SOROS VE HTŞ: ÜÇ YIL ÖNCE YAZILAN RAPOR!

AYTUNÇ ERKİN/ NEFES

Önümde Noah Bonsey-Dareen Khalifa imzalı bir rapor duruyor.

Raporun tarihi: 3 Şubat 2021.

“Suriye’nin İdlib kentinde Washington’ın terörle mücadeleyi yeniden tasarlama şansı” başlıklı çalışmada, Suriye’nin yeni liderliği HTŞ’yle ilgili çarpıcı tespitler üç yıl önce yapılmış. Bu arada HTŞ’nin ABD, İsrail ya da Batı’yla neden “kavga” etmediğinin de raporu diyebiliriz.

HTŞ’Yİ KARA LİSTEDEN ÇIKARIN

Noah Bonsey-Dareen Khalifa’nın hazırladığı raporda deniyor ki:

“Biden yönetimi Washington’ın aşırı militarize edilmiş dış politikasını düzeltmeyi hedefliyorsa, ABD’nin terörle mücadele stratejisini yeniden tanımlamak için bir fırsatı var. O da ABD yetkililerinin bir zamanlar ‘11 Eylül’den bu yana en büyük El Kaide güvenli limanı’ olarak tanımladığı bir bölge olan İdlib.

“İdlib’in baskın isyancı grubu olan eski El Kaide üyesi HTŞ, ulus ötesi cihatçı ağlarla bağlarını kopardı ve şimdi Suriye’nin geleceğiyle ilgili siyasi angajman alanına girmeye çalışıyor. Teoride, bu gelişme yenilenen şiddeti önlemek için fırsatlar açmalı. Ancak pratikte, HTŞ’nin ‘terörist’ örgüt olarak devam eden statüsü (ABD, Rusya, BM Güvenlik Konseyi ve Türkiye tarafından tanımlandığı gibi) büyük bir engel teşkil ediyor.

“Biden yönetimi, HTŞ’yi yerel ve uluslararası temel endişeleri ele alacak daha fazla eyleme zorlamak ve (karşılanırsa) HTŞ’nin ‘terörist’ etiketinden kurtulmasını sağlayabilecek net ölçütler tanımlamak için Avrupa müttefikleri ve Türkiye ile birlikte çalışmalıdır.”

Raporun bu özetinden de anlaşılıyor ki; Soros destekli ICG, HTŞ’nin Suriye’de rol-model olacağı konusunda net!

Gazete Ekrem İmamoğlu HTŞ Eğitim