23 Aralık 2024 Pazartesi
İstanbul
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

29 Haziran Medyanın Halleri

29 Haziran Medyanın Halleri... Köşe yazarlarının gündemi ne? Gazetelerde neler var? Köşe yazılarında öne çıkanlar neler?

29 Haziran Medyanın Halleri... Köşe yazarlarının gündemi ne? Gazetelerde neler var? Köşe yazılarında öne çıkanlar neler?

BOLİVYA’DA CIA DESTEKLİ BİR ABD DARBESİNİN ANATOMİSİ

NEDİM ŞENER - HÜRRİYET

Bu süreçte Bolivya’daki darbenin arkasındaki ABD parmağı olduğuna dair işaret; ürettiği elektrikli otomobillerde lityum batarya kullanan Tesla’nın sahibi Elon Musk’tan gelmişti.

Elon Musk, 25 Temmuz 2020’de “Bir başka hükümet teşvik paketi halkın çıkarına değil” yazınca bir takipçisi, “Halkın çıkarına olmayan neydi biliyor musun? ABD yönetiminin sen lityum alabilesin diye Bolivya’da Evo Morales’e darbeyi organize etmesiydi” şeklinde cevap vermişti. Bunun üzerine Elon Musk, “Kime istiyorsak darbe yaparız, aş bunları” karşılığını vermişti.

Daha sonra Bolivya’da yapılan seçimlerde Morales’in destekliği ve kendi kabinesinde Ekonomi Bakanı olan Luis Arce Devlet Başkanı seçildi. Devlet Başkanı Arce, Bolivya’da demokrasiye dönüş sonrası “Lityum Öncelikli Sanayi Stratejisi” ismiyle proje başlattı. Şili ve Meksika’yı da dahil etmek istediği proje ile ilgili olarak Morales döneminin Teknoloji Bakan Yardımcısı Echuzu şunları söylemişti; “Uluslararası şirketlerin ucuz hammadde çıkarmak için sömürmesine, doğal kaynaklarını mahvetmesine ve rezervlerini yağmalamasına engel olacak”.

Bolivya, dev boyutlarda olmasına karşılık büyük ölçüde işletilmeyen lityum rezervlerini geliştirmek üzere daha önce Rus ile Çinli firmaların yatırımlarına yönelmişti. 2023 yılın ilk yarısında Bolivya, ülkesindeki doğal kaynakları sanayiye dönüştürmek amacıyla toplamda 2.8 milyar ABD doları tutarında yatırım sözü veren iki Çinli ile bir Rus firmayla üç ayrı lityum anlaşması imzalamıştı.

BOLİVYA’DA 15 TEMMUZ RUHU

MAHMUT ÖVÜR - SABAH

Çağrılardan sonra tam da 15 Temmuz'daki gibi binlerce Bolivyalı, başkentteki Murillo Meydanı'na aktı ve darbecilere meydan okudu.

İşin belki de en ilginç yanı, eski devlet başkanı solcu Morales'in yeniden aday olmaması için girişilen darbeye bütün siyasilerin karşı çıkmasıydı. Bu ortak tepki sonucu darbeci General Zuniga tutuklanıyor ve cezaevine yollanıyordu.

Bu karşı çıkış da Bolivya tarihinde bir ilkti. İnanılmaz ama son 200 yılda tam 191 darbenin yapıldığı bir ülkeden söz ediyoruz. Neredeyse yılda bir darbe gören bir ülke Bolivya... Bu kara talihin değişmesinde, 15 Temmuz'daki destansı direnişin motive edici ve güven verici bir katkısı olduğu çok açık. Çünkü Latin Amerika ülkeleri hem Türkiye'yi hem de Başkan Erdoğan'ın siyasi çıkışlarını yakından izliyor. Hatta Brezilya ve Venezuela'nın solcu başkanları Lula ve Maduro açık açık bu siyasi duruşa destek veriyor.

Ne yazık ki, dünya halkları ve siyasi liderleri 15 Temmuz'u ilham verici bulurken, Türkiye'nin ana muhalefet partisi lideri o geceyi sadece televizyondan izlemekle yetinmiş, sonra da "kontrollü darbe" diyerek itibarsızlaştırmaya çalışmıştı. Bu kendi siyasi kitlesinde de etkili oldu ki, bugün CHP'lilerin hafızasında 15 Temmuz gibi destansı bir direniş günü yok. Tarihe böyle geçmek gerçekten çok "acı" bir şey...

TİCARET DEĞİL BU DÜPEDÜZ AHLÂKSIZLIK

MEHMET ŞEKER - YENİ ŞAFAK

Havalimanlarında fiyatlar dışarıya göre biraz yüksektir. Yine de iki çay için aşırı fiyat istenince, öfkelenmek göreve dönüşür. (…)

İki büyük çay: 290,64

Yüzde on servis ücreti: 29,06

KDV: 31,26

Toplam: 319,70

Bu soygunu makul karşılayacak bir kişi var mıdır yeryüzünde?

Serbest piyasadan anladıkları bu mudur? Bir insaf sınırı yok mudur?

Dünyada serbest piyasa sadece bizde mi var? Herkes kafasına göre fiyat koyabilir mi?

ERDEMLİ İNSANLAR YURDU

ADNAN BİNYAZAR - CUMHURİYET

Töresi kökünden sağlam, vicdanlı, hatır gönül sayan, sevgisi sonsuz, sabır duygusu yüksek insanlardan oluşan bir toplumsal yapımız var.

Övüngeç değilizdir. Öğretmenliğe başladığım Çorum’un yüce gönüllü kadınlarından duymuştum, armağan sunarken duyulur duyulmaz bir sesle “Azımızı çoğa say” diyorlardı.

Dilimiz yalındır. Ağzımızdan çıkıveren sözcükler, yüzyılları aşarak günümüzü aydınlatan atasözüne dönüşür.

Nasıl oluyor da eylemiyle, düşüncesiyle erdemli insanımızın arasından, bağışlanmaz olaylar yaratanlar çıkıyor? (…)

Yerel ve ulusal gazetelerden, haber sitelerinden ve ajanslardan derlenen haberlere göre erkekler, Mayıs 2024’te en az 30 kadını ve beş çocuğu öldürdü, 56 kadına şiddet uyguladı, 29 kız ve oğlan çocuğunu istismar, dört kadını taciz etti. Erkekler ayrıca 2024 Mayıs ayında 34 kadını seks işçiliğine zorladı, 29 kız ve oğlan çocuğunu istismar etti, beş çocuğu öldürdü. Şu iki tümceyi, dünkü internet sayfalarında gördüm:

“Son beş günde 10 kadın, bayramda 82 kişi öldürüldü.”

KURTULUŞ TEOLOJİSİ

SONER YALÇIN - SÖZCÜ

Sadece Morales ya da Luis Arce değil…

Sadece Bolivya değil…

Kitabımda üzerinde durmak istediğim şu oldu: Latin Amerika’da sol/sosyalist iktidarlar nasıl seçim kazanıp iktidara geldi? Çünkü: Latin Amerika’da 1960’larda ortaya çıkan “Kurtuluş teolojisi”, yoksulluğa ve sosyal adaletsizliğe karşı mücadeleyi esas aldı. Solun ve Hıristiyanlığın kendilerine ait toplumsal değer ve taleplerinin ortak potada eritilmesiyle oluşan Kurtuluş teolojisi, iki grubu ortak paydada buluşturdu. Bu şöyle oldu:

ABD “arka bahçesi” Latin Amerika’da özellikle Soğuk Savaş’ta birçok askeri darbe yaptı. Darbelere kimi kiliseler destek verirken, kimisi muhalif oldu. Bu kanlı süreçte sol ve bazı kiliseler arasında yakınlaşma gerçekleşti. Hele… Küba Devrimi Latin Amerika’da Kurtuluş teolojisini büyüttü.

Nikaragua’daki devrimci Sandinistalar arasında rahipler vardı. Mesela, devrimden sonra din adamı Ernosto Cardenal, 1979’dan 1987’e kadar kültür bakanlığı yaptı. Kuşkusuz Papa II. Pavlus tarafından aforoz edildi!
Kurtuluş teolojisini benimseyen Peder Jean Bertrand Aristide Haiti devlet başkanlığına seçildi. O da CIA eliyle düşürüldü. Çok örnek olay yaşandı/yaşanıyor..

Bolivya’dan çıkarılacak çok ders var. Mesela:

Ülkemizde hurafeye boğulan “Soğuk Savaş dinine” karşı, yoksulların dini devrimci İslam’ı hatırlatmak elzem...

Medyanın Halleri