22 Aralık 2024 Pazar
İstanbul
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

53 barodan ortak teğmenler açıklaması: 'Atatürk'e bağlılık bildirmek tarihi sorumluluktur'

Bazı barolar, Kara Harp Okulundaki mezuniyet töreni sonrası haklarında disiplin süreci başlatılan teğmenlere destek verdi. Yapılan ortak açıklamada, Atatürk’e bağlılık bildirmenin, subaylar için tarihi bilinç ve sorumluluk olduğu belirtildi.

53 barodan ortak açıklama: 'Atatürk'e bağlılık bildirmek tarihi sorumluluktur'
A+ A-
AYDINLIK ANKARA

Kara Harp Okulu’nda yapılan yemin töreninden sonra bazı teğmenler hakkında başlatılan disiplin soruşturması devam ederken 53 baro tarafından ortak bir açıklama yapılarak teğmenlere destek verildi. Barolar, Türk Silahlı Kuvvetlerine mensup genç subayların, kurucu değerlere bağlılığının ifade özgürlüğünün toplu kullanımı olduğunu bildirdi. 53 baronun ortak açıklamasında şu ifadelere yer verildi:

"Kara Harp Okulu mezunu subaylarımız Teğmen Ebru Eroğlu ve Teğmen İzzet Talip Akarsu’nun, 'Mustafa Kemal’in askerleriyiz' diyerek Cumhuriyet değerlerine olan bağlılıklarını ifade etmelerinin ardından ‘TSK’dan ayırma cezası’ talebi ile Yüksek Disiplin Kuruluna sevk edilmelerini üzüntüyle öğrendik. Ülkemiz, işgalci kuvvetlere karşı verilen ve başarıya ulaşan Kurtuluş Savaşı neticesinde bağımsızlığına kavuşmuştur. Ülkemizin bağımsızlığa kavuşmasında, Kuva-yi Milliye birliklerinin düzenli ordu çatısı altında birleşmesinin ve 1920 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisi Ordusu ismiyle bugünkü TSK’nın kurulmasının etkisi büyüktür."

'İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜN TOPLU KULLANIMI'

Kurtuluş Savaşı’nın en önemli dönüm noktalarından birini Sakarya Meydan Muharebesi, diğer adıyla Subaylar Muharebesinin oluşturduğu kaydedilen açıklamada şu görüşlere yer verildi:

"Muharebenin bu adı, cephenin en ön saflarında fedakarca savaşan yetişmiş nice subayımızı kaybettiğimiz için aldığı bilinmektedir. Dolayısıyla Subaylar Muharebesi’ni Başkomutan olarak idare eden Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e bağlılık bildirmek, subaylarımız için bir tarihi bilinç ve sorumluluktur. Kaldı ki Türkiye Cumhuriyeti, Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde demokratik ve laik hukuk devleti ilkesi üzerine inşa edilmiş, Devlet düzenini bu kurucu anayasal değerlere dayandırmıştır. Dolayısıyla Türk Silahlı Kuvvetlerine mensup genç subayların, kurucu değerlere bağlılığı ifade özgürlüğünün toplu kullanımı olup Anayasa güvencesi altındadır."

'EN BÜYÜK TEMENNİMİZ’

Baroların ortak açıklamasında şöyle denildi:

"Söz konusu eylemin 6413 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Disiplin Kanununun 20’nci maddesinde düzenlenen TSK’dan ayırma cezasını gerektiren sınırlı sayıdaki hallerin kapsamında sayılamayacağı anılan kanunun lafzından açıkça anlaşılmaktadır. Hukukun üstünlüğünün, demokrasinin, Atatürk’ün ilke ve devrimlerine daima bağlı kalacağımızın altını çizmekle birlikte tarihsel gerçeklere, hukuka, yasalara ve vicdanlara aykırılık teşkil etmeyecek şekilde hareket edilmesi ve netice alınması en büyük temennimizdir."

'GELİŞMELERİ YAKINDAN TAKİP EDECEĞİZ'

Diğer yandan Türkiye Barolar Birliği de konuyla ilgili olarak yazılı açıklama yaptı. Açıklamada şu değerlendirmelerde bulunuldu:

"TSK mensupları için Mustafa Kemal Atatürk’e ve Cumhuriyet değerlerine sahip çıkmak Anayasa’dan ve kanunlardan kaynaklı görev ve sorumlulukları gereğidir. Ayrıca gerek askerlik yemini gerekse TSK İç Hizmet Yönetmeliği demokratik, laik, hukuk devleti ilkeleri üzerinde yükselen Cumhuriyeti korumak ve ona bağlılık unsurlarını içermektedir. Kaldı ki, emperyalist işgale karşı direnişi, düzenli ordu çatısı altında birleştirerek modern Türk ordusunun temellerini atan, modernizasyon sürecini büyük bir hızla devam ettirerek TSK’ya son halini veren Mareşal Mustafa Kemal Atatürk’ü anmayı, onun ilke ve inkılaplarına sahip çıkmayı ‘TSK’nın itibarına zarar verecek nitelikte tutum ve davranış’ olarak kabul etmek akılla ve vicdanla bağdaşmayacağı gibi hepimizi derinden yaralayacak bir değerlendirme olur. Asıl kaygımız ise yaşanan bu sürecin orduya duyulan güveni derinden sarsacak nitelikte olmasıdır. Bu bakımdan da beklentimiz sürecin anılan kaygıları ortadan kaldıracak şekilde hukuka uygun şekilde yürütülmesidir. Türkiye Barolar Birliği olarak gelişmeleri yakından takip edeceğimizi, Cumhuriyetin kurucu değerleri ile Atatürk ilke ve devrimlerini yılmadan savunmaya devam edeceğimizi bir sefer daha kamuoyu ile paylaşırız."

Türk Silahlı Kuvvetleri teğmen Cumhuriyet Kurtuluş Savaşı