8 Kasım Medyanın Halleri
Hazırlayan: Ercan Dolapçı
PKK/HDP İLE HER TÜRLÜ İLİŞKİ İNSANLIK SUÇUDUR
NEDİM ŞENER / HÜRRİYET
Daha bir ay önce PKK elebaşı, bebek katili Öcalan için yürüyüş yapan, PKK’nın kimyasal yalanını yaymak için sokak eylemlerine girişen HDP ile girilecek her türlü ilişki insanlık suçudur.
Nitekim Cumhurbaşkanı Erdoğan, HDP’yi PKK’nın siyasi uzantısı olarak gördüklerini belirtirken, “PKK terör örgütünün uzantılarını parlamentomuzda görmek istemiyoruz. Bu teröristlerden oluşan parlamento, demokratik bir parlamento olamaz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu sözlerine rağmen, Adalet ve Kalkınma Partisi’nden bir heyetin anayasa değişikliği konusunu görüşmek üzere HDP’lileri ziyaret etmesi tam bir tezat oluşturuyor. Bir Adalet ve Kalkınma Partisi milletvekili de eleştirilere, “HDP’ye gidilmesi değil, gidilmemesi abestir. Meclis’te grubu bulunan legal bir parti. Ve anayasa değişikliği için desteğine ihtiyacımız var” diye yanıt verdi.
ASLI BAYKAL
YAVUZ DONAT / SABAH
Kiminle konuşsak aynı soru: Aslı Baykal CHP'den niçin istifa etti?
Prof. Aslı Baykal, bir süredir "rahatsız." Rahatsızlığı... CHP'nin giderek değişen "yol haritası."
Bazı söylemler.
Partinin ana çizgisindeki "eksen kayması."
AYDINLIK’IN GÜL HABERİ
KURTULUŞ TAYİZ / AKŞAM
11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün, altılı masaya yeni bir ortak almaları yönünde İYİ Parti'ye öneride bulunduğu ve Akşener'in de harekete geçerek BTP'yi altılı masaya davet ettiği belirtiliyor. Geçen hafta Aydınlık gazetesinde bu yönde bir kulis haber yayınlandı.
Evet, Gül'ün bir süredir 6'lı masayı karıştırdığına dönük haberler dolaşıyor. Ne kadarı yanlış ne kadarı doğru emin değilim.
Fakat Abdullah Gül'ün, 2023'e doğru, son düzlüğe girilirken fazlasıyla aktif olduğu doğru.
Masayı karıştırıp birbirine düşürmeyi başarırlarsa kim belir belki de aradan Gül sıyrılacak. Ya da Gül'ün desteklediği bir aday.
O aday kim mi?
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun olması muhtemel.
KILIÇDAROĞLU LONDRA’DA FON YÖNETİCİLERİYLE Mİ YOKSA TEFECİLERLE Mİ GÖRÜŞTÜ?
MEHMET BARLAS / SABAH
Kılıçdaroğlu'nun para aramaya gittiği İngiltere'de pahalılık ve parasızlık yüzünden sokak ayaklanmaları had safhaya ulaşmış durumda. Tüm meslek grupları sırayla greve hazırlanıyor. Halk, 15 günlük Başbakan'larını istifaya davet etti. 300 bin hemşirenin grevi ise sağlık sistemini kilitleyeceği belirtiliyor.
Aslında Kılıçdaroğlu bir partinin lideri olmasa veya Cumhurbaşkanlığı adaylığına heveslenmese bu tür hayaller hoş görülebilir. Ekonomik yeteneğini bize yılar önce SSK bu kurumunu borç batağına sürükleyerek kanıtlayan Kılıçdaroğlu şimdi de gözüne Türkiye'yi kestirmiş durumda.
Oysa Kılıçdaroğlu biraz gerçekçi ve samimi olsa, Türkiye'nin son 20 yıldaki yatırımlarını çapını anlasa, Türkiye'ye yapılan yurtdışı yatırımların boyutlarını bilse, yabancı fonların Türkiye'ye ilgisi hakkında biraz bilgi sahibi olsa, Londra'daki tefecilerle vakit kaybetmezdi.
YENİ BİR DÜNYÂ…
SÜLEYMAN SEYFİ ÖĞÜN / YENİ ŞAFAK
Yeni dünyânın mühendisliğine dâir sayısız fikir havalarda uçuşuyor. Bilmem dikkâtinizi çekiyor mu? Ortada bir tuhaflık kol geziyor. Sanâyi medeniyeti kurulurken elbette bunun bir mühendislik tarafı vardı. Ama moralist düşünce de buna şerh düşüyor, şöyle böyle duruma vaziyet ediyordu. Elan manzara çok farklı. Yeni dünyâ tasarımları alabildiğince mühendislik seviyede tutulmaya çalışılıyor. Moralist sütun henüz ayağa kaldırılabilmiş değil. Hattâ, mühendislik toptancılığın bunu bilhassa istemediğine dâir bir endişem olduğunu söyleyebilirim. Tasvirlerde tekno bir ağırlık hemen hissediliyor.
Bu şu demek: artık teknolojinin başka bir şeylere eklemlenerek hayâtımızı şekillendirdiği bir dünyâdan, her şeyin tekno gerekiliklere eklemlendiği başka bir dünyâya evriliyoruz. Fark bu kadar keskin… Gâliba bunun altında insanın kendisinden umudu kesmesi rol oynuyor. Sanayi kapitalizmi bunu hazırlayan sayısız menfî pratiklerle yüklü.
AYDINLIK'IN FARKI
İzmir'de sağ-sol demeden 7'den 77'ye herkes LGBT dayatmasına ve kültür emperyalizmine karşı alandaydı. Hükûmete yakın medyada, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "güçlü aile" vurgusu var.
Ama aile buluşmasını Sabah Gazetesi dışında birinci sayfasında gören yok.
Milli Gazete'de aile dergisi reklamı var ama miting yok!
Akit TV, canlı yayın yaptı ama Erdoğan'ın sözleri var, eylem yok!
Türkgün'de yok!
Aileyi emperyalistlere yem ederek mi milliyetçi olunacak?
Böyle mi aileyi savunacaksınız?
Daha önce mitingi hedef alan ve nefret suçu olduğunu ileri süren Cumhuriyet, Sözcü, Birgün, Evrensel de eylemi görmemiş.
Emperyalist LGBT dayatmasına karşı çıkanların, aileyi savunanların, ülkesine, devletine, milletine, bağımsızlığına sahip çıkanların sesini bir tek Aydınlık yükseltti.
Aydınlık neden mi var?
İşte bu yüzden.
Lafta değil eylemde tehditleri savuşturan gazete.