90. madde mandacılığa zemin hazırlıyor
“Bu açıklama Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin her kararının adil ve doğru olduğunu kabul eden kişilere uygundur. Bunlara 'mandacı hukukçular' diyebiliriz. Fakat 90. madde böyle açıklamalara zemin yaratıyor. O nedenle mutlaka değiştirilmeli.”
- Metin Feyzioğlu Barolar Birliği Başkanıyken mesleki sorunları siyasi iktidarla birlikte görüşme ve çözüm üretme konusunda önemli başarılar elde etti. Yeni yönetim bunu yapabilecek mi?
Zannetmiyorum. Çünkü yeni yönetim daha çok CHP siyasetleri ekseninde hareket edecek, öyle görünüyor. Feyzioğlu ise ulusalcıydı. Milli konularda da dik durdu. Kemal Kılıçdaroğlu’nun dostları bunu yapmaz. Feyzioğlu’na haksızlık yaptılar. ‘Tayyip Erdoğan’ın bulunduğu törende konuşma yaptı’ diye eleştirdiler. Bir hafta sonra Ekrem İmamoğlu aynı şekilde konuşma yaptı. Sonra ‘Yapar canım, ne var bunda’ dediler.
- Yeni yönetim hemen Osman Kavala, Selahattin Demirtaş’ın serbest bırakılması gerektiğini açıkladı.
Metin Gürcan’ı da eklerler yakında.
- Peki bu talepleri hukuki mi?
Anayasa’nın 90. maddesi böyle açıklamalara fırsat veriyor.
- Terörle mücadelemizi zayıflatıyorsa değiştirmek gerekmez mi?
Geçen gün haklı olarak Nusret Senem de buna değindi. Böyle tartışmalardan kurtulmak için değiştirilmeli. Ayrıca şunun da altını çizelim; uzun tutukluluk süresi doğru değil. Adli kontrol yöntemi uygula. Ergenekon’da da aynı şeyi söylüyorduk. Doğu Perinçek’i 6 yıl tuttular sonra beraat etti. İşte uzun tutuklama! Tutuksuz yargılama bu tür müdahalelerin de önünü kapatır.
- Türkiye Barolar Birliği '90. maddeyi uygulayalım' diyor ama 'değiştirelim' demiyor. ‘Ama’sız, ‘fakat’sız uygulayın diyor.
Bu açıklama Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin her kararının adil ve doğru olduğunu kabul eden kişilere uygundur. Abdülhamit’le ilgili bir not hatırlatayım. Mithat Paşa ölüm cezasına çarptırılınca kararı temyiz ediyor. Sonra anlıyorlar ki temyizde beraat görüşü savunacak kişiler var. Abdülhamit’e söylüyorlar ‘Padişahım bunları değiştirelim.’ Padişah ‘Hayır, karar 3’e 2 çıksın ki, inandırıcı olsun. Baskı yapsaydım oy birliğiyle çıkardı diye efkar-ı umumiyeye söyleriz’ diyor.
- Cumhurbaşkanı mandacı iktisatçılar deyimini kullandı. Mandacı hukukçuların çağrısı diyebilir miyiz?
Diyebiliriz. CHP ve etkisindeki böyle kişilerin Kemal Derviş’i bile hala cumhurbaşkanı yapmak gibi bir planları var. Ama tabi 90. maddenin yarattığı zeminin altını tekrar çizelim.
- ABD Büyükelçisi arka arkaya Kılıçdaroğlu ve Akşener’le görüştü. Kapalı kapılar altında neler konuşulmuş olabilir.
Mustafa Kemal bir kez Vahdettin’le görüştü sonra söylemediği cümleler ortaya atıldı. Bizim Uğur da (Mumcu) öyleydi. Yanında tanık olmadan görüşme yapmazdı. Siyasi liderler de buna dikkat etmeli. Bir görüşme açıklanması istenmeyen görüşler içeriyorsa ne yararı olur… Elçiyle ne görüştüğünü saklayanlar şeffaflık iddiasında bulunmasın.
- Üniversite öğrenci toplulukları ayın 25’inde Hacettepe Üniversitesi’nde Üreten Türkiye, Çalışan Gençlik Kurultayı düzenleme kararı aldı.
Tebrik ediyorum gençleri. TÜİK’i de çağırsınlar. Güvenilirliğini gösteren çalışmalar yapmaları gerekiyor. İstatistik yanlış rakamların doğru toplamıdır derdi Uğur. Durum gerçekten böyle. Bugünkü manşetinizi beğendim. Evdeki hesap çarşıya uymalı.
- Bu haftaki son mesajınızı alalım.
Asırlık Gece kitabını okuyalım, tavsiye ederim.
- Kim yazdı.
Hüseyin Aydın
- Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatı Hüseyin Aydın mı?
Evet onun kitabı. 15 Temmuz darbesini en iyi anlatan yayın diyebilirim. Kontrollü darbe, tiyatro diyenler özellikle okumalı. Bizim Erkin Etike’nin önerdiği kitaplar çok iyi çıkıyor. Geçen haftalarda önerdiğim Nihat Erim’in anılarını da o önermişti.