22 Aralık 2024 Pazar
İstanbul
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

'AB-Çin yatırım anlaşması stratejik ortaklığa doğru bir adım'

Avrupa Birliği ve Çin Halk Cumhuriyeti, yıllardır müzakere edilen Kapsamlı Yatırım Anlaşması’nda (KYA) 2020 yılının son günlerinde mutabakat sağlandığını açıkladı.

'AB-Çin yatırım anlaşması stratejik ortaklığa doğru bir adım'
A+ A-
EKONOMİ SERVİSİ

KYA, AB ve Çin’in karşılıklı pazar erişimi, yatırım koşulları, kamu yatırım ortaklıklarından, sanayi işbirliğine ve çevre değin geniş bir yelpazeyi kapsıyor. Mutabakatın, Biden hükümetinin iktidarı devralmasından hemen önce ve ABD ile eşgüdümsüz sağlanması Vaşington’da sert tepkilere yol açtı.

Diğer yandan mutabakatın duyurulduğu 2020 yılı dördüncü çeyreğinde Çin ilk defa ABD’yi geçti ve Avrupa Birliği’nin birinci ticaret ortağı oldu.

Çin Sosyal Bilimler Akademisi’ne (CASS) bağlı Avrupa Araştırmaları Enstitüsü Orta ve Doğu Avrupa Masası Müdürü Liu Zuokui, KYA’yı uluslararası strateji ve haber sitesi United World International’dan Yunus Soner’e verdiği röportajda değerlendirdi. Soner röportajın geniş bir özetini gazetemiz için düzenledi. Aşağıda dikkatinize sunuyoruz:

DIŞA AÇILIM SİYASETİ

  • KYA’yı genel olarak nasıl değerlendiriyorsunuz?

30 Aralık 2020’de mutabık kalınan KYA, Çin ve AB arasında çok üst düzey, derin ve kapsamlı bir yatırım anlaşması. Tamamlanması, Çin’in üst düzey dışa açılım siyasetine bağlılığını gösteriyor. Anlaşma Çin’de yeni bir kalkınma modeline hizmet edecek. Burada iç dolaşım ağırlık noktası, dış dolaşım destek noktasını oluşturuyor. Bu anlaşma, Çin – AB ilişkilerini kalıcı ve derinleştirmek açısından büyük önem taşıyor, Çin’in kalkınma ve reform atağının uluslararası düzlemini koruyor ve küreselleşme, serbest ticaret ve çok taraflılığı destekliyor.

  • Anlaşmadan Çin-AB ticaret ve yatırım ilişkileri için ne bekliyorsunuz?

KYA, Çin ve AB arasında ekonomi, yatırım ve ticarette daha ileri bir yasal koruma sağlayacak, iki tarafın ticaretinin daha dengeli, kalıcı ve derinlikli gelişmesini mümkün kılacaktır. Anlaşma, Çin ile Avrupa Birliği’nin kapsamlı stratejik ortaklığını güçlendirecektir.

KOMİSYON ÜYELERİ HEYECANLI

  • Avrupa Parlamentosu’nda (AP) bazı kesimler anlaşmaya karşı çıkıyor. Sizce AP anlaşmayı onaylayacak mı?

Bazı AP milletvekilleri Çin’in anlaşmayı uygulamada samimiyetinden kuşku duydu ve muhalefet sergiledi. Ama ben Avrupa’nın profesyonelliğine güveniyorum ve anlaşmanın kabul edileceğini düşünüyorum.

Zaten 24 Şubat tarihinde Avrupa Komisyonu ve Avrupa Parlamentosu Ticaret Komitesi arasında KYA hakkında görüş alışverişi yapıldı. Toplantının tonu oldukça olumluydu. Hatta bazı komisyon üyeleri KYA nedeniyle oldukça heyecanlıydı. Uzun süredir peşinde koştukları hedeflerde önemli başarılar kaydettiklerini gördüler.

  • KYA’nın onaylanması sonrası yeni iki taraflı adımlar bekliyor musunuz?

Anlaşmanın onaylanması, AB ile Çin arasında yeni bir serbest ticaret anlaşması için sağlam bir temel oluşturacak. Zaten KYA müzakerelerinin temel önemi, iki pazar arasında yapısal sorunları çözmesi, eşgüdümlü olarak ticari ortamı iyileştirmesi ve karşılıklı ticaret ve yatırım akışlarını daha verimi hale getirmesi.

Bu nedenle gelecek müzakereler pazar erişimi sorunlarını çözmeye, adil rekabeti sağlamaya ve iki tarafta da yapısal reformu desteklemeye odaklanacak. İki taraf da eşgüdümlü açılmalı, tavizler şeklinde değil.

TÜM YATIRIMCILARA FAYDA SAĞLAYACAK

  • KYA, ABD-Çin ilişkilerini nasıl etkileyecek?

Bu çok karmaşık bir konu. Çin anlaşmanın Çin, AB ve ABD’ye fayda sağlamasını umuyor. Ve gerçekten de KYA’nın bir çok maddesi “en çok tercih edilen ülke” (MFN) ilkesine göre düzenlendi, yanı sadece AB'li değil, tüm yatırımcılara fayda sağlayacak.

Ama bazı Amerikalılar, KYA’nın transatlantik işbirliğini olumsuz etkileyeceğini, ABD’ye bir tehdit oluşturacağını düşünüyor. Oysa gerçekte bu anlaşma, ABD-Çin ilişkilerine de fayda sağlayacak.

ABD ve AB bir çok alanda Çin’den aynı şeyleri talep ediyor ve anlaşma bunları bir kısmını ele alıyor. Örnek olarak pazar erişimini kolaylaştırmayı, fikirsel mülkiyeti korumayı, izinsiz teknoloji transferini durdurmayı, kamu işletmelerini reforma tabi tutmayı sayabiliriz.

Kilit soru şu: ABD ve AB aynı anda fayda sağlayabilecek mi? ABD, AB’nin kendisinden önce anlaşmayı sağlamasının, Vaşington’un Çin pazarından kayba uğramasına yol açacağından endişeli. Çünkü ABD ve AB aynı anda kazanamıyor. Çıkarları açısından Çin tarafından “böl ve yönet” politikası ile karşı karşıya kalma tehlikesini görüyorlar.

ÇİN VE TÜRKİYE İŞBİRLİĞİNİ DERİNLEŞTİRMELİ

  • Türkiye ve Batı Asya açısından KYA hangi fırsatları sunuyor?

Öncelikle KYA, Çin ile başka ortak ülkeler arasında anlaşmalar için güzel bir örnek sunuyor. Bu anlaşma sayesinde Batı Asya’daki yatırımcıların Çin pazarına erişimi ve pazar payını artırması kolaylaşacak.

Bildiğiniz gibi Çin Kuşak Yol İnisiyatifi çerçevesinde Türkiye’de inşaat projeleri yürütüyor ve ÇKP’nin 2021’de 100. kuruluş yıldönümünde bunları hızlandırdı. 2023'de Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. kuruluş yıldönümü. İki taraf bunu vesile saymalı, stratejik işbirliğini derinleştirmeli ve özellikle altyapıda potansiyeli değerlendirmeli.

  • KYA yeni bir dünya düzeninin parçası mı?

Şimdi bu değerlendirme için biraz erken. Henüz KYA’nın AB-Çin ilişkilerine etkisini ölçemeyiz, bunun için biraz zaman gerek. Şayet gerçekten anlaşma kazan-kazan durumuna yol açar, ekonomik ve ticari ilişkileri derinleştirir ve dünya çapında ticaret ve yatırım kurallarının belirlenmesini etkilerse, o zaman yeni bir dünya düzeninin kuruluşunu destekleyen bir unsura dönüşür.

Çin AB Türkiye Yatırım ekonomi anlaşma STRATEJİ ortaklık