ABD’nin hamlesine sert cevap vermeliyiz
ABD, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY)’ne uyguladığı silah ambargosunu kaldırdı. Yani GKRY'ni silahla destekleyecek. ABD Dışişleri Bakanlığı'nın açıklamasında GKRY'ne ambargonun kaldırılmasının yanı sıra, Kıbrıs'ta iki devletli federasyon çözümünün son bulduğu ve Rus gemilerinin GKRY limanlarına yaklaşmasına izin verilmeyeceği de belirtildi. Özetle; ABDİsrail'in, Doğu Akdeniz'de Yunanistan'ın 12 mil kararından sonra, Türkiye, Rusya ve dostlarına yönelik tehditlerinde yeni bir hamle.
Sadece açıklamalarla değil, atacağımız adımlarla da sert bir cevap vermeliyiz. Ne yapabiliriz? En kritik adım, KKTC'nin çeşitli ülkeler tarafindan tanınması için sağladığımız birikimin hayata geçirilmesidir. Bu amaçla Türkiye, başta Suriye ve Irak olmak üzere, bölgemizde ve doğu Akdeniz'de ABD tehdidi altındaki ülkeleri de katarak, Astana Zirvesi'ni (Rusya, İran) genişletilmiş olarak olağanüstü toplantıya çağırabilir. Gündemin birinci maddesi, KKTC'nin komşularımız tarafından tanındığının açıklanmasıdır. ABD'nin GKRY hamlesine en iyi cevap böyle olur. Diğer madde ise, Fırat'ın doğusuna hazırlık kapsamında, İdlib sorununun Suriye'nin inisiyatifi ve komşularının desteğiyle çözülmesidir.
KKTC’NİN TANINMASI ATAĞI
KKTC'nin tanınması için yürüttüğümüz mücadelede hiç bugünkü kadar elverişli koşullar oluşmamıştı. Çünkü KKTC bugün sadece Türkiye'nin değil, ABD emperyalizminin tehdit ve saldırılarına hedef olan bütün bölge ülkelerinin doğu Akdeniz'deki ileri karakolu konumundadır. ABD de bu yüzden GKRY'ni silahla desteklemeyi ve Rus gemilerini bu mevziye yaklaştırmamayı kararlaştırıyor. Kıbrıs'ta federasyon çalışmalarının son bulduğunu açıklamasıyla da, bırakın KKTC'yi, Ada'da Türklerin varlığını bile tanımadığını ifade etmiş oluyor.
Emperyalizmin işte bu hain saldırısına verilecek en iyi cevap, tüm komşularımızla birlikte, bağımsızlık mücadelemizin bu ileri mevzisini korumak ve güçlendirmektir. Bunun da biricik yolu, dostlarımız ve komşularımızla birlikte KKTC'nin tanındığını bütün dünyaya ilan etmektir.
Türkiye yine kararlılığının bir ifadesi olarak, bu girişimin yanı sıra, KKTC ile birleşme müzakerelerini de başlatabilir.
HDP KAPATILMALI
İkinci hamle, Meclis'teki partilerin, özellikle AKP'nin, HDP'nin kapatılması için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurmasıdır. Bu adım da, eylemlerinin yıldönümünde Diyarbakır annelerine büyük destek olacağı gibi, ABD'nin GKRY girişimine de bir cevaptır.
Bütün bu hamlelerde karşılaşacağımız en temel soru, "Rusya GKRY ve PKK-HDP ile ilişki halinde. Onu bu sürece nasıl ikna edeceğiz"dir. Her şeyden önce Rusya, ABD'nin dünyaya "Rakip" olarak ilan ettiği iki ülkeden (Çin ve Rusya) biridir. "Rakip" vb. değil, ABD Rusya'yı resmen düşman olarak görüyor ve Avrupa'nın kuzeyinden, doğusuna ve güneyine, hatta Asya'nın derinliklerine kadar kuşatma siyaseti izliyor. Türkiye de benzer tehditlerle karşı karşıya ve Rusya'yla aynı cephede. Rusya bunları görmüyor mu? Kuşkusuz görüyor ve önlemlerini alıyor. Öte yandan, Türkiye'yi tehdit eden ABD'nin piyonlarıyla da ilişkisini sürdürüyor.
Çözüm, Türkiye'nin kararlı ve net duruşunda. Türkiye'nin tarihi birikimi ve gücü, bu duruşuyla, başta Rusya, bütün bölge ülkelerini ABD'ye karşı net tutumda, vatan savaşı mevzisinde buluşturur. Önce kendimize ve nesnel koşulların değiştirme gücüne güveneceğiz.
Ve şunu bileceğiz; koşullar yüz yıl önce olduğu gibi, bugün de Türkiye'ye ve milletimize ÖNCÜ bir rol yüklüyor