ABD’nin OPEC+ tehdidine karşı: Arap ve İslam dünyası Riyad’ın yanında durdu
ABD’nin OPEC+ kararı nedeniyle Suudi Arabistan’a yönelttiği tehdit ve suçlamalar, Arap ve İslam dünyasını birleştirdi. İslam İşbirliği Teşkilatı, Arap Birliği gibi uluslararası kuruluşların yanı sıra Arap ülkelerinin hükümet temsilcileri ‘Suudi Arabistan’ın yanındayız.’ mesajı verdi.
ABD'nin petrol indirimiyle ilgili OPEC+ kararına karşı Suudi Arabistan’a tehditler yönelttiği bir süreçte birçok Arap ülkesinden Riyad'la dayanışma açıklamaları yapıldı. Fas, Mısır, Bahreyn, Filistin, Yemen, Umman, Cezayir, Birleşik Arap Emirlikleri, Irak, Kuveyt'ten çeşitli düzeylerde yapılan açıklamalarda söz konusu ülkeler, 5 Ekim'de OPEC+ kararları konusunda ABD'nin Suudi Arabistan'a karşı aldığı tavırda Riyad'ın yanında yer aldıklarını duyurdu.
OPEC+ grubunun enerji ve petrol bakanları, Avusturya'nın başkenti Viyana'da 5 Ekim'de düzenlenen toplantıda, günlük petrol üretimini kasımdan itibaren 2 milyon varil azaltma kararı almıştı. Bu karar üzerine ABD Kongresi’nin kıdemli üyeleri, Suudi Arabistan’dan Amerikan askerlerini çekme ve silah satışını durdurma çağrısında bulunmuş; Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Stratejik İletişim Direktörü John Kirby ise “Karar, Putin’e ekonomik, askeri ve manevi destekle eşdeğerdir.” açıklaması yapmıştı. ABD Başkanı Biden ise “Sonuçları olacak.” diyerek Suudi Arabistan’ı üstü kapalı tehdit etmişti.
ULUSLARARASI ÖRGÜTLER SUÇLAMALAR ‘GERÇEK DIŞI’ DEDİ
Suudi Arabistan hükümeti, OPEC+ kararlarının “ekonomik çerçevenin dışında alındığı yönünde bir izlenim oluşturmaya çalışan ve gerçeklere dayanmayan” açıklamaları tümüyle reddettiğini söyledi. Arap ve İslam dünyasını temsil eden ülkeler ve uluslararası kuruluşlar, ABD’nin tehdit ve suçlamalarına karşı Suudi Arabistan’ın yanında yer aldı.
57 üye ülkesiyle dünya nüfusun dörtte birini temsil eden İslam İşbirliği Teşkilatı’nın Genel Sekreteri Hüseyin İbrahim Taha, OPEC+ kararının ardından Suudi Arabistan’ın yanında durduklarını açıkladı. Arap dünyasından 22 ülkeyi bünyesinde barındıran Arap Birliği’nin Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt de OPEC+ kararının ardından Suudi Arabistan aleyhine yapılan açıklamaları kınadığını ve reddettiğini açıkladı. Rüşdi, Riyad aleyhine yapılan açıklamaların “gerçeklikten uzak” olduğunu söyledi. Küresel ekonominin istikrarı için gerekli olduğu bilinen ekonomik kararların “siyasallaştırıldığını” belirtti.
Körfez İşbirliği Konseyi Genel Sekreteri Nayif el-Hacraf da Suudi Arabistan ile tam bir dayanışma içinde olduklarını ve Riyad aleyhindeki “gerçeklerden yoksun” açıklamaları tamamen reddettiklerini ifade etti. Hacraf, Suudi Arabistan'ın dünyanın karşı karşıya olduğu ekonomik zorlukların ülkeler arasında karşılıklı saygı ilkesine uygun olarak ele alınmasına, ortak çıkarların desteklenmesine, bölgesel ve uluslararası güvenlik ve barışın korunmasına geçmişten bugüne katkı sağladığı değerlendirmesinde bulundu.
ARAP HÜKÜMET TEMSİLCİLERİ ABD SUÇLAMALARINA KARŞI ÇIKTI
Arap ve İslam ülkelerinin hükümet temsilcileri ise aşağıdaki gibi Suudi Arabistan’la dayanışma içinde olduklarını ilan etti:
- BAE Enerji Bakanı Suheyl el-Mezrui, "OPEC+'in üretimi düşürme kararının, bazılarının göstermeye çabaladığı gibi siyasi bir karar değil, oy birliğiyle alınan tamamen teknik bir karar olduğunu." vurguladı. BAE Dışişleri Bakanlığı açıklamasında, “alınan ortak kararın teknik içerikli ve petrol piyasalarının düzenlenmesine ilişkin olduğu ve siyasi olmaktan uzak olduğunu" kaydetti. BAE'nin kardeş Suudi Arabistan'ın yanında yer aldığı dile getirildi.
- Bahreyn Dışişleri Bakanlığı, "Suudi Arabistan ile tam dayanışma halinde olunduğu ve OPEC+ grubunun söz konusu kararını siyasileştirmeyi veya uluslararası çatışmalarda yanlılık olarak değerlendirmeyi kategorik olarak reddedildiğini" açıkladı. Suudi Arabistan'ın "enerji güvenliği ve petrol piyasası istikrarını sağlamadaki önemli rolüne" övgü yapıldı.
- Cezayir Enerji Bakanı Muhamed Arkab, kararın "tamamen ekonomik endişelere dayanan tamamıyla teknik bir yanıtı" temsil ettiğini vurguladı.
- Fas Dışişleri Bakanı Nasır Burrita, “Suudi Arabistan, Arap rejiminin güçlü temellerinden biridir ve aldığı kararlarda onunla kalıcı dayanışma içinde olduğumuzu ifade ediyoruz.” dedi. Aynı gün Riyad'a gelen Burrita, "Bugün bu duruşu ifade etmek üzere buraya geldim. Suudi Arabistan'ın diplomatik ya da enerjiyle ilgili kararının daha fazla dış baskılara tabi tutulamayacağını vurgulamak için buradayım." şeklinde konuştu.
FİLİSTİN DE RİYAD’IN YANINDA
- Filistin Devlet Başkanlığı, "Egemenliğini ve haklarını koruma konusunda aldığı tüm kararlarda, Filistin, yönetimi ve halkıyla, Suudi Arabistan'ın yanında yer alır." açıklaması yaptı.
- Irak hükümetine bağlı Petrol Pazarlama Şirketi, OPEC kararının "oy birliğiyle ve ekonomik göstergelere dayalı olarak alındığını" vurgulayan bir açıklama yaptı.
- Kuveyt Petrol Şirketi CEO'su Şeyh Nevvaf Suud el-Nassır el-Sabah, "kararın mevcut zorluklar ışığında petrol piyasalarının dengesini ve istikrarını korumayı hedeflediğini" söyledi.
- Mısır Dışişleri Bakanlığı açıklamasında, "Mısır, karşılıklı çekişmelere sebep olan kararın teknik değerlendirmelerini açıklamış olan Suudi Arabistan'ın tutumunun yanında yer alıyor." ifadeleri kullanıldı. Kararın "petrol piyasasını disipline ederken, uluslararası toplumun mevcut ekonomik zorluklarla başa çıkma yeteneğini geliştirdiği" vurgulandı.
- Umman Dışişleri Bakanlığı, "küresel pazarda tüm üye ülkeler arasında oy birliği ile istenen istikrarı sağlamak amacıyla ekonomik değerlendirmelere, arz ve talep verilerine dayanan bu kararın desteklendiği" açıklaması yapıldı.
- Yemen Dışişleri Bakanlığı açıklamasında, Suudi Arabistan'ın OPEC+ kararının ardından yapılan karşı açıklamaların reddedildiği, Riyad ile dayanışma halinde olunduğu kaydedildi.