ABD'nin 'Truva Atı' tehdidi
Aydınlık'a ulaşan bilgilere göre ABD'nin yeni askeri stratejisi devreye girdi. Yeni stratejinin adı "Truva Atı." Başındaki isim eski hava kuvvetleri komutanı David Goldfein. Kendisi doğuştan asker.
Goldfein, 21 Aralık 1959'da Fransa'daki Laon-Couvron Hava Üssü'nde doğdu. Stratejinin temel tanımlaması şöyle: "ABD'nin düşman olarak gördüğü ülkeye doğrudan değil, dolaylı saldırılar yapması ve güçlü noktalar yerine düşmanın daha zayıf merkezlerinin veya sinir uçlarının hedef alınması." İlk kez 2019 yılında bir konferans sırasında açıklanan stratejiyi sayın Soner Polat, Aydınlık'taki köşesinde Türkiye'nin dikkatine sunmuştu. Emekli amiral ve Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı merhum Soner Polat'ın ifadeleri şöyleydi:
"ABD’nin yeni askeri stratejisi rakip ülkelere gizlice sızma ve kritik tesislerini imha etme amacına yönelik. Bu strateji Org. David Goldfein tarafından Washington’da bir konferans vesilesiyle resmen dünyaya ilan edilmiş oldu. Org. Goldfein, “yeni stratejinin ABD savunma sisteminde kültürel ve teknik olarak bir dönüm noktası olduğunu” vurguladı.Truva Atı Stratejisi’nde ABD’nin hedef aldığı ülkelerin öncelikle “Rusya ve Çin olduğu açık ve net olarak” ifade edildi. Bu strateji kapsamında, ABD kara, deniz, hava unsurları ile özel kuvvetlerinin gizlilik içinde düşman gördüğü ülkelere sızacak."
GLADYO YÖNTEMLERİNİN İLANI
Strateji "yeni" olarak gösteriliyor ama ABD'nin NATO eliyle oluşturduğu Gladyo yada süperNATO faaliyetlerinin ilanı anlamına geliyor. Bilindiği üzere ABD, taşeron bazı güçleri kullanarak stratejik merkezlere saldırılar ve suikastler hatta askeri darbeler dahi yaptı. Son zamanlarda askeri ve ekonomik hatta siyasi anlamda iyice zayıflayan ABD'nin doğrudan savaşlar yerine sabotaj ve suikastler yoluyla kaos yaratma stratejisini benimseyeceği belirtiliyor.
YENİ NATO'NUN İŞARETLERİ
Gladyo, esas olarak NATO üyesi ülkelerin ABD tarafından kontrol altında tutulması için yapılandırılmış ancak iki nötr operasyonu da olmuştu. Yugoslavya ve Demokratik Kongo Cumhuriyeti operasyonlarında da Gladyo yöntemlerine başvurulduğu zamanla ortaya çıktı. Günümüz için kritik nokta "Truva Atı" stratejisi adı altında sabotaj ve suikast planlarının ve girişimlerinin yaygınlaştırılacak olması ve ABD' nin genel düşman tanımı içine giren ülkeler içinde kullanılması olacak. Bir başka değişle artık NATO daha tehlikeli ve daha sabotajcı bir örgüt halini alacak.
ÖNEMLİ İŞARETLER
Yeni stratejinin devreye girdiğini gösteren önemli işaretler var. Özellikle İran'a yönelik saldırılar dikkat çekiyor. Kasım Süleymani suikasti başta olmak üzere Tahran'ın nükleer çalışmalarına saldırılar ve belki de Lübnan'da meydana gelen patlama uzmanların dikkatini çekiyor. Bu bağlamda "Truva Atı" stratejisinin mimarı olarak öne çıkarılan Org. David Goldfein'ın yahudi olması ve Trump yönetiminin özellikle yahudi lobisiyle yakın ilişkisi yeni stratejinin devrede olduğuna dair önemli işaretlerden biri. ABD'nin Gladyo faaliyetleri içinde en yakın çalıştığı ülke İsrail ve elbette MOSSAD. İsrail gizli servisi sabotaj ve suikastler konusunda uzmanlaşmış bir örgüt. Amerikan yönetiminde de etkin bazı isimlerin MOSSAD bağlantısı ortada.
BALKANLAR VE TÜRKİYE
Son zamanlarda ABD ve kadim müttefiklerinin Balkanlar'da yeni üsler kurduğu bilinen bir gerçek. Yunanistan'da Dedeağaç, Arnavutluk'ta, Romanya ve Kosova'da yeni kurulan veya geliştirilen üslerin yanısıra yeni NATO üyesi Balkan ülkelerinde de yapılanmalar var. Özellikle Makedonya'nın başkenti Üsküp'te bulunan Amerikan Büyükelçiliği dikkat çekiyor. Bazı bölümlerine sadece Amerikalı personelin girebildiği ve çok büyük bir alana kurulu olan elçilik binasında siber savaş ve dinleme yöntemleriyle, asimetrik savaş yöntemlerinin çalışıldığı belirtiliyor. ABD'nin son zamanlarda yaşadığı ekonomik, siyasi ve askeri krizle birlikte kurmuş olduğu müttefiklik ilişkilerinin bozulması ve Atlantik ittifakının çatırdaması düşman bellediği ülkelere karşı yeni stratejiyi uygulayabileceğini düşündürüyor.
TÜRKİYE İÇİN TEHDİT
Yeni strateji resmi açıklamaya göre Çin ve Rusya'yı hedef alıyormuş gibi görünse de Türkiye açısından da ciddi bir tehdit. Malum Türkiye son zamanlarda ABD tarafından hem "hasımlara uygulanan yaptırımlar" kapsamına alındı hem de strateji kuruluşları tarafından hedef gösteriliyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Atatürk'ün hedef gösterildiği NATO siber tatbikatı da akıllardan çıkmadı. Son günlerde Türkiye'de bir iç kargaşa çıkarmaya yönelik söylemler artarken istihbarat birimlerine kritik bazı isimlere karşı suikast ve bazı kritik merkezlere sabotajlarla ilgili bilgilerin ulaştığı resmi açıklamalara da yansıyor. Özellikle ABD'nin taşeron terör örgütlerini bu faaliyetler için kullanabileceği ihtimali üzerinde duruluyor.