‘Açık Balkan Girişimi’ Belgrad’da toplantı
Sırbistan'ın başkenti Belgrad'da "Açık Balkan Girişimi" (Open Balkan) zirvesi düzenlendi. 2 Eylül’de gerçekleşen Sırbistan’in ev sahipliğindeki zirveye Arnavutluk, Kuzey Makedonya, Bosna Hersek, Karadağ, Macaristan ve Türkiye katıldı
Zirvede bölgesel işbirliği ve barışın hakim kılınması vurguları öne çıktı.
"Açık Balkan Girişimi" (Open Balkan) zirvesi düzenlendi. Zirveye, ev sahibi Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic'in yanı sıra, Arnavutluk Başbakanı Edi Rama, Kuzey Makedonya Başbakanı Dimitar Kovacevski, Bosna Hersek Bakanlar Konseyi Başkanı Zoran Tegeltija, Karadağ Başbakanı Dritan Abazovic, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Macaristan Dışişleri Bakanı Peter Szijjarto katıldı.
Sırbistan Cumhurbaşkanı Vucic zirvenin açılışında yaptığı konuşmada, Açık Balkan Girişimi’nin, bölgedeki işbirliği ve ekonomik gelişim taşıdığı önemi vurguladı.
Katılımcı ülkelere teşekkür eden Vucic, söz konusu ülkelerin birbirine olan bağlılığını vurguladı.
Bu kışın zor geçeceğine dikkat çeken Vucic, "Batı Balkan ülkeleri olarak, enerji alanında Avrupa Birliği'nden (AB) yardım talep edeceğiz" dedi.
ZİRVE SONRASI ORTAK BASIN AÇIKLAMASI
Zirveye katılan liderler toplantılarının ardından ortak basın toplantısı düzenlendi.
Arnavutlluk Başbakanı Rama zirvede savaşlar, çatışmalar, sorunlar yerine, söz konusu ülkeler arasındaki iyi ilişkilerin konuşulduğunu kaydetti ve bu durumdan memnuniyet duyduğunu belirtti.
Başbakan Rama, Açık Balkan Girişimi zirvesi kapsamında çeşitli anlaşmalar imzaladıklarını ve imzalanan anlaşmaların söz konusu ülke halklarının hayatlarını kolaylaştırması adına önemli olduğunu vurguladı.
‘SALGINDA AB’DEN DEĞİL TÜRKİYE’DEN AŞI ALABİLDİK’
Ülkesinin salgın sürecinde Kovid-19 aşılarına Türkiye'den ulaşabildiğine dikkati çeken Rama, "Umarım AB, salgın döneminde bize yaptığı hatayı bir daha yapmaz. AB, aşıları sadece kendi üyelerine dağıttı" diye konuştu. Rama, Çavuşoğlu'na zirveye katılımı için teşekkür ederken “Türkiye bizim en önemli stratejik partilerimizden” ifadesini kullandı.
Birlikte hareket etmenin önemini vurgulayan Kuzey Makedonya Başbakanı Dimitar Kovacevski ise "Bu şekilde, birlik içerisinde hareket edersek bölgeye daha fazla yatırımcı çekebiliriz" ifadesini kullandı.
KONUK ÜLKELERDEN AÇIK BALKAN’A DESTEK
Zirveye konuk olarak katılan Bosna Hersek’in Bakanlar Konseyi Başkanı Tegeltija ise ülkesinin “Açık Balkan'ın parçası olacağını ümit ettiğini" söyledi.
Diğer konuk ülke olan Karadağ’ın Başbakanı Abazovic, bu zirvenin bölgede yaşayan insanların vatandaşların hayat standartlarını yükseltmek adına olumlu olduğunu ifade etti. Abazovic ülkesinin Açık Balkan'a destek verdiğini açıkladı.
Zirve kapsamında, Sırbistan, Kuzey Makedonya ve Arnavutluk arasında yüksek öğretim, turizm, kültür, ticaret ve vergilendirme alanlarında anlaşmalar ve iş birliği protokolleri imzalandı.
AÇIK BALKAN GİRİŞİMİ NEDİR
Sırbistan, Arnavutluk ve Kuzey Makedonya tarafından kurulan bölgesel girişim, ilk olarak 10 Ekim 2019'da Sırbistan'ın Novi Sad şehrinde üç ülkenin liderlerinin katılımıyla dünyaya ilan edildi. Girişim için medyada zaman zaman "Mini Schengen" yakıştırması yapıldı.
Üç kurucu ülkenin liderleri Temmuz 2021'de ise girişimi, "Açık Balkan" (Open Balkan) olarak adlandırdıklarını duyurdu.
Girişim, bölgesel işbirliğini ve ülkeleri Avrupa entegrasyonuna yardımcı olmayı amaçlıyor.
Bosna Hersek, Karadağ ve Kosova daha önce girişime dahil olmayı reddetmişti.Son zirveyle reddeden tek ülke konumunda artık sadece Kosova var.
‘BALKANLARIN İSTİKRARI ÖNCELİĞİMİZ’
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da Açık Balkan zirvesinin katılımcılarındandı. Çavuşoğlu açılış oturumunda konuşma yaptı. Çavuşoğlu zirvede, Balkanlarda refah ve istikrarın sağlanması için bölge ülkelerince geliştirilen diyalog ve işbirliği mekanizmalarının önemini vurgularak Balkanların istikrarının Türkiye’nin de önceliği olduğunu söyledi.
‘BALKANLAR İLE AB ARASINDA KÖPRÜ’
“Açık Balkan Girişimi’ni, Balkanlar ve Avrupa Birliği arasında bir köprü olarak görüyoruz” diyen Çavuşoğlu bölge ülkeleri arasındaki işbirliğinin önemini belirti. Çavuşoğlu şunları ifade etti: “Her zaman Balkanların kendi politikaların öneminin altını çizmeye devam ettik. Aslında şu anda geleceğimizi kendi ellerimize almamızın tam zamanı. Açık Balkan Girişimi, iş piyasasına serbest bir girişimi vaat ediyor. Bütün bunların gerçekten Balkan coğrafyasının karşılaştığı problemlere bir çözüm getireceğini de düşünüyorum. Bölgede önemli yatırımcılardan biri olarak biz bunun doğrudan yabancı yatırımı da arttıracağını düşünüyoruz.”
‘AVRUPA KIRILGAN’
Ukrayna’daki savaşın aslında bir uyanış alarmı olduğunu belirten Çavuşoğlu, “Avrupa’nın ne kadar kırılgan olduğunu görüyoruz. Kış yaklaşıyor. Enerji ve gıda güvenliği ortak sorunumuz haline geldi. Aslında dayanışmanın dışında herhangi bir tavsiye yok. Türkiye olarak biz İstanbul Tahıl Anlaşması’nın doğru ve sorunsuz uygulanması için elimizden geleni yapıyoruz. Balkan bölgesindeki komşularımızın kış ayları için doğal gaz ihtiyaçlarını sağlamak açısından da elimizden geleni yapıyoruz” şeklinde konuştu.
AB’YE ELEŞTİRİLER
Konuşmasında AB’ye eleştirilerde bulunan Dışişleri Bakanı, “Kuzey Makedonya ve Arnavutluk bu kadar uzun zamandır bekliyor. Kimse bunun açıklamasını yapmıyor” dedi. AB’nin Türkiye’nin üyelik süresin, “siyasileştirildiğini” ve “kendi çıkarları için kullanıldığını kaydeden Çavuşoğlu “Onların deneyiminin bizim deneyimimizden farklı olmasını umuyorum” dileğinde bulundu.
Konuyla ilgili Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada Çavuşoğlu’nun temaslarına ilişkin ayrıntılara yer verildi.
Mevlüt Çavuşoğlu, zirve marjında MacaristanDışişleri Bakanı Peter Szijjártó ile bir araya gelerek ikili ekonomik ilişkiler, Ukrayna'daki son durumu ve NATO genişlemesini konularını görüştü.
Çavuşoğlu ile Sırp mevkidaşı Nikola Selaković arasındaki görüşmede ise Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Sırbistan ziyareti hazırlıkları ve bölgesel konular ele alındı.
KUŞ BAKIŞI BALKANLAR
Balkanlar Balkan Yarımadası, Avrupa kıtasının güneydoğu kesiminde, İtalya Yarımadası'nın doğusu, Anadolu'nun batısı ve kuzeybatısında yer alan bölgeyi içine alıyor. Coğrafi özelliğinden ötürü “Balkan Yarımadası” olarak da isimlendirilen bölge için daha nadir olmak üzere “Güneydoğu Avrupa”da kullanılıyor.
Bölgenin adı olan “Balkan” veya “Balkanlar”, Türkçe bir kelime. “Balkan” kelimesininTürkçe’de "sarp ve ormanlık sıradağ; sık ormanla kaplı dağ; yığın, küme; sazlık, bataklık" gibi anlamları vardır. Bu anlamlar, bölgenin coğrafi yapısına uygun düşüyor.
Arnavutluk, Bosna-Hersek, Bulgaristan, Karadağ, Kosova, Makedonya ve Yunanistan’ın ülke topraklarının tamamı Balkan coğrafyası içinde yer alırken. Hırvatistan'ın yüzde 54,8'i, Macaristan'ın yüzde 6,5'i, Sırbistan'ın yüzde 72,2'si, Slovenya'nın yüzde 26,7’si,Türkiye'nin yüzde 3’ü, İtalya’nun ise yüzde 0,1’i Balkan sınırlarında yer alıyor.
DIŞ GÖÇ
Balkan ülkelerinin en önemli sorunlarından biri yoğun dış göç. Büyük oranda ekonomik yetersizlikten kaynaklanan göçün bazı ülkelerin nüfuslarının yarısı düzeyine yaklaşması sorunun ciddiyetini gözler önüne seriyor.
BALKANLAŞMA
“Balkanlaşma” (Balkanization) uluslararası ilişkiler literatüründe, çok sayıda etnik grubun yaşadığı bir bölge veya ülkenin kendi içinde daha küçük bölümlere ayrılmasıyla neticelenen çatışma ve bölünmelerini ifade etmek için kullanılıyor.
Neredeyse bir terim olarak kullanılan “Balkanlaşma”, bölgenin tarih boyunda sahip olduğu karmaşık etnik, dinsel ve mezhepsel yapısını da ima etmenin yanı sıra özellikle Yugoslavya’nın dağılması ve sonrasında yaşanan süreçten kaynak alıyor.
Bazı bilim insanları ve araştırmacılar ise bu ifadenin literatürde yer almasına, bilhassa Balkanlarda yaşamayan insanların zihninde bölgenin çatışmalarla özdeşleşmesine yol açtığı gerekçesiyle, karşı çıkıyor.
BALKANLARDA MÜSLÜMAN NÜFUS
Günümüzde Balkanlar’da yaşayan toplam Müslüman nüfus yaklaşık 8,4 milyon. Müslümanların nüfusa oranı ise yaklaşık yüzde 13.
Müslümanların yaşadıkları ülkeler, nüfusları ve nüfusa oranları yaklaşık rakamlarla şu şekilde:
Arnavutluk 2,1 milyon (%70)
Bosna- Hersek 1,9 milyon (%50,7)
Kosova 1,7 milyon (%90)
Bulgaristan 1,3 milyon (%18)
Makedonya 700 bin (%33,3)
Sırbistan 230 bin (%3,2)
Yunanistan 160 bin (%1,5)
Karadağ 126 bin (%19,1)
Romanya 100 bin (%0,5)
BALKANLARDAKİ TÜRK NÜFUS
Tarihsel bağlamda bakıldığında; Osmanlı Devleti’nin uyguladığı “iskân politikası” sonucunda Anadolu’dan Balkanlar’a Türk göçleri yaşandı ve böylece Balkanlar’da önemli bir Türk nüfus oluştu. Günümüzde Balkan ülkelerinde 1,5 milyona yakın Türk yaşamaktadır.
Günümüzde Balkanlar’daki Türklerin ülkelere göre dağılımı ve nüfusa oranları yaklaşık rakamlarla şu şekilde:
Bulgaristan 1,2 milyon (%17),
Yunanistan 110 bin (%1)
Makedonya 85 bin (%4)
Romanya 27 bin (%0,13)
BALKANLARDAN TÜRK GÖÇÜ
Osmanlı İmparatorluğu’nun Balkanlardan çekilmesiyle bölgedeki Türk nüfusta büyük düşüşler yaşandı.
1768-1774 Osmanlı-Rus Savaşı sırasında 500 bine yakın insan Anadolu ve Rumeli’nin değişik yerlerine göç etmek zorunda kaldı. 1806-1812 Osmanlı-Rus Savaşı sırasında ise 200 bin kadar Müslüman muhacir durumuna düştü. Kırım Savaşı’ndan sonra ise 1856-1865 döneminde yaklaşık iki milyon insan değişik yerlere göç etmek zorunda kaldı.
İlhan Tekeli’ye göre Balkan Savaşları sırasında ve sonrasında tüm Balkanlar’dan Türkiye’ye göç eden insan sayısı 640 bindir.
Kemal Kirişçi ise Balkanlar’ın değişik yerlerinden Türkiye’ye gerçekleşen Türk-Müslüman göçlerini yaklaşık rakamlarla 1870’lerden 1920’lere kadar 1.445.000, 1923-1939 arasında 815 bin, 1940-1945 arasında ise 21 bin olarak tespit ediyor. İkinci Cihan Harbi’nden sonra da devam eden Türk göçlerine ilişkin rakamlar yine Kirişçi’nin tespitlerine göre şu şekilde:
1950-1990 döneminde Bulgaristan’dan gelen göçmen sayısı 515.678.
1946-1990 döneminde Yugoslavya ve Romanya’dan gelen göçmen sayıları sırasıyla 186.925 ve 1.225.
1946-1970 arasında Yunanistan’dan gelen göçmen sayısı 25.889.
BALKANLARDA OSMANLI DEVRİ
Bugün Balkanları oluşturan pek çok ülkenin toprakları çok uzun zaman Osmanlı yönetimindeydi. Ülkeler ve Osmanlı yönetiminde yaşadıkları süre şu şekilde:
Balkan ülkelerinin ihracat ve ithalatında ülkeler payı:
Balkan Ülkelerinin Yüzölçümü ve Nüfusuna İlişkin Bilgiler:
Ülkelerin Bağımsızlık Tarihleri:
ARNAVUTLUK
1912 yılında Osmanlı’dan bağımsızlığınıilan etti.
1917-1920 arasında İtalyan himayesine girdi.
2. Cihan Harbi’nde 1939 yılında Faşist İtalya, 1943'te de Nazi Almanyası tarafından işgal edilene kadar sırasıyla Prenslik, Cumhuriyet ve Krallık oldu.
1944 yılında işgalin sona ermesiyle Arnavutluk Sosyalist Halk Cumhuriyeti kuruldu.
BOSNA HERSEK
1878'deki Berlin Kongresi sonucunda Osmanlı devletine bağlı Bosna Vilayeti fiilen Avusturya-Macaristan hakimiyetine girdi.
İki savaş arası dönemde Yugoslavya Krallığı'na katıldı.
2.Cihan Harbi’ninyeni kurulan Yugoslavya Sosyalist Federal Cumhuriyeti'ni oluşturan federe cumhuriyetlerden biri oldu.
Yugoslavya'nın dağılmasının ardından 1992'de bağımsızlığını ilan etti.
Bağımsızlık ilanını kabul etmeyen Sırplarla üç yıl süren savaşın içine girdi.
Savaş 1995'te imzalanan Dayton Antlaşması ile sona erdi.
BULGARİSTAN
1878 yılında Osmanlı devletine bağlı olacak şekilde içişlerinde bağımsız prenslik, 1908 yılında ise bağımsız oldu.
HIRVATİSTAN
1918'de 1. Cihan Harbi’nden sonra Avusturya-Macaristan İmparatorluğu'ndan koparak kurulan Sırp-Hırvat-Sloven Krallığı(Yugoslavya Krallığı) bünyesinde yer aldı.
II. Dünya Savaşı boyunca Hırvatistan Bağımsız Devleti adı altında yaşamına devam etti.
Savaştan sonra Yugoslavya Sosyalist Federal Cumhuriyeti'nin içinde yer aldı.
Haziran 1991'de bağımsızlığını ilan etti.Bunun ardından 4 yıl boyunca süren bir savaş geçirdi.
KOSOVA
1912’de, 1. Balkan Savaşı sırasında Osmanlı devletinden koparak Sırbistan'ın denetimine geçti.
30 Mayıs 1913 Londra Antlaşması ile Kosova Vilayeti, Sırbistan Krallığı’na bırakıldı. Sırbistan’ın Sırp-Hırvat-Sloven Krallığı’na(Yugoslavya Krallığı) dahil olmasıyla bu krallığa dahil oldu.
1999 yılındaki NATO Müdahalesi ile Sırbistan’dan koptu.
2008'de Sırbistan'dan tek taraflı olarak bağımsızlığını ilan etti. Sırbistan, Kosova’nın bağımsızlığını tanımıyor ve bölgeyi kendisine bağlı Kosova ve Metohiya Özerk Bölgesi olarak kabul ediyor.
MACARİSTAN
1. Cihan Harbi’ne Avusturya-Macaristan bünyesinde girdi. Savaşın ardından İtilaf Devletleri ile 4 Haziran 1920 imzalanan Triyanon Antlaşması ile müstakil devlet haline geldi.
KUZEY MAKEDONYA
1912-13 Balkan Savaşları sonucunda Kuzey Makedonya toprakları Osmanlı İmparatorluğu’ndan koparak Sırp hakimiyetine girdi.
Yugoslavya Sosyalist Federal Cumhuriyeti bünyesinde yer aldı.
1991 Yugoslavya’dan Makedonya ismi ile bağımsızlığını ilan etti.
Birleşmiş Milletler tarafından 1993 yılında tanınan ülke, Yunanistan'ın itirazı sonucu Birleşmiş Milletler'e "Makedonya Eski Yugoslav Cumhuriyeti" adıyla üye olabildi. Makedon ve Yunan hükûmetleri, Haziran 2018'de ülkenin adının "Kuzey Makedonya Cumhuriyeti" olarak değiştirilmesi konusunda anlaşmaya vardı.Yeni ad Şubat 2019'da kullanılmaya başladı.
SIRBİSTAN
1830 yılında Osmanlı İmparatorluğu’na bağlı muhtariyet haline geldi. 1878 yılında ise bağımsız devlet oldu.
1918-1929 yıllarında Sırp-Hırvat-Sloven Krallığı(Yugoslavya Krallığı) içinde yer aldı.
2. Cihan Harbi’nde Alman, İtalyan, Macar ve Bulgar ordularının işgaline uğradı.
Josip Broz Tito’nun önderliğindeki komünist partisi (KPJ), işgal ordularını yenerek Yugoslavya’yı bağımsız bir devlet olarak kurdu.
Yugoslavya Sosyalist Federal Cumhuriyeti'nin dağılmasının ardından 1992 yılında Karadağ ile birlikte Yugoslavya Federel Cumhureti içinde yer aldı.Birleşmiş Milletler bu devletin üyeliğini reddetti.
2003 yılında devlet Sırbistan-Karadağ ismini aldı.
21 Mayıs 2006'da Karadağ'da yapılan bağımsızlık referandumunda Karadağ halkının %55,5'lik kısmı bağımsızlıktan yana oy kullanmasıyla Sırbistan-Karadağ resmi olarak ikiye bölündü.
2008 yılında Kosova, Sırbistan'dan tek taraflı olarak bağımsızlığını ilan etti. Sırbistan Kosova’yı devlet statütünde görmüyor.
SLOVENYA
Yugoslavya Sosyalist Federal Cumhuriyeti’nden ayrılarak, 25 Haziran 1991'de bağımsız bir devlet oldu.
YUNANİSTAN
3 Şubat 1830'da Osmanlı İmparatorluğu’ndan koparakbağımsız devlet haline geldi.