A'dan Z'ye Yabancı Ajan Yasaları -2! Batı'nın NGO'larını denetleyen ülkeler
ABD'nin mucidi olduğu 'Yabancı Ajan' yasalarını incelemeye devam ediyoruz. Hangi ülkede neye yarıyor? Madem ABD mucidi, Gürcistan'da neden itiraz ettiler?
Yabancı devletlerin siyasi ajandalarını takip eden NGO ve özellikle de dijital medya kuruluşları için bu kurumların mali ve siyasi ilişkilerinin kamuoyu için şeffaf hale getirilmesi gittikçe daha fazla ülkenin gündemine giriyor. Denetlenmeyen NGO yapısının kanunların üzerinden atlamaktan tutun Ukrayna ve Gürcistan’da olduğu gibi turuncu devrim planlarına aparat olmaya kadar giden bir negatif potansiyele sahip olduğu da açıktır. Yabancı kaynaklardan fonlanan lobi ve medya faaliyetlerini şeffaf kılmak artık uluslararası cepheleşmenin iki safı tarafından da bir egemenlik meselesi olarak değerlendirilmektedir.
Bu yazımızda Türkiye, Gürcistan, Macaristan ve Slovakya örnekleriyle bu ülkelerin neden bu yasaya ihtiyaç duyduğu ve bu konuda ulusal ve uluslararası tartışmaların nasıl ilerlediğine değineceğiz.
Gürcistan
Gürcistan, ABD ve AB’nin kendi uluslararası saflaşma çizgisinden kayan veya buna dair eğilimler gösteren ülkelerdeki yabancı ajan yasalarına karşı tavırlarının ne seviyede olduğunu gösteren en iyi güncel örnek olabilir. Yasa teklifi Gürcistan Parlamentosu’na geldiğinden beri ABD çok açık tehditlerde bulunuyor. Beyaz Saray Basın Sekreteri Jean-Pierre açıkça eğer yasa yürürlüğe girerse ABD’nin Gürcistan ile ilişkilerini radikal biçimde değiştireceğini söyledi.
ABD’nin Yaptırım Koordinasyonundan sorumlu ofisinin başı O’Brien da eğer parlamento tarafından onaylanan taslak değişmezse yaptırımların uygulanacağının sinyalini verdi. Gürcü vatandaşlara uygulanan vize kısıtlamaları, AB’den Gürcistan’a ayrılan fonların dondurulması çokça yaptırım da zaten uygulandı. AB açısından yasanın yürürlüğe girmesi Gürcistan’ın olası AB üyeliğini ençok riske eden nokta. Gürcistan Başbakanı İrakli Kobakhidze bir AB komiseri ile yaptığı telefon görüşmesinde, geçtiğimiz mayıs ayında suikaste uğrayıp ağır yaralı olarak atlatan Slovak Başbakanı “Fico’nunkaderine uğramak” ile tehdit edildi.
YASA EZİCİ ÇOĞUNLUKLA KABUL EDİLDİ
Yasaya karşı da ilk tartışıldığı günden itibaren bu NGO’lar oldukça sistematik ve örgütlü bir muhalefet içerisindeler. Gürcistan Sivil Toplum Enstitüsü çatısı altında, yine Açık Toplum Vakfı’nın başını çektiği yüzlerce NGO ortak bildiriler yayınlıyor, örgütlü sokak gösterileri düzenliyorlar. Aklınıza gelebilecek her alanda faaliyet gösteren binlerce NGO, her nasılsa(!) Gürcistan’ın egemenliği haricindeki ve ABD/AB çizgisindeki her politikada bir ordu gibi hareket ediyor.
Bu tablo da doğal olarak genel anlamda Batı ile uyumlu bir tablo çizse de Gürcistan hükümetini ve kamuoyunu bu konuda Amerikan FARA’dan ve Rus yabancı ajan yasasından esinlenen bir “Yabancı Etkinin Şeffaflığı üzerine Yasa” konusunda harekete geçirdi. 2023 Şubat’ında ilk taslağı parlamentoya gelen yasa mart ayında yine NGO’lar tarafından öncülük edilen sokak hareketleri sebebiyle geri çekilmişti. Geçtiğimiz mayıs ayında yasanın üçüncü ve gözden geçirilmiş son taslağı parlamentoya sunuldu ve 30’a karşı 84 oyla kabul edildi. 18 Mayıs’da Cumhurbaşkanı tarafından veto edilen yasa meclise geri döndü. Ancak 28 Mayıs’da tekrardan parlamentodan geçti. Önümüzdeki haftalarda yasanın pratik anlamda da devreye gireceği öngörülüyor.
YABANCI FONLAR MERCEK ALTINDA
Yasanın Gürcistan’daki örneğinde yabancı fonlar temel bir nokta teşkil ediyor. Yasa NGO’lar için tüm gelirlerinin, medya organizasyonları için ise ticari olmayan gelirlerinin yıllık yüzde 20’den fazlası yabancı bir kaynak tarafından fonlanan kurumlar için geçerli. Yabancı kaynaklardan bu tarzda bir fon alan Gürcistan vatandaşı tekil kişiler kendi başlarına yasa kapsamında değil, ancak bu gelir eğer çeşitli yollardan bu NGO veya medya organizasyonlarına aktarılırsa ve bu miktar söz konusu yüzdelik dilim içerisine girerse bu kurumlar yasa kapsamına giriyor.
ADALET BAKANLIĞI DENETLEYECEK
Bu şartları sağlayan yabancı kaynaklardan yukarıda belirtilen oranda fonlanan kurumlar Adalet Bakanlığı tarafından yürütülen süreç ile kayıt yaptırmak zorunda. “Yabancı bir gücün çıkarları doğrultusunda faaliyet gösteren kuruluş” olarak kayıt altına alınan kuruluşların bu statüleri kamuoyu tarafından görülebilir olmak zorunda. Adalet Bakanlığı yetkilileri tarafından altı ayda bir denetlenecek olan kurumlar yasada saptanan zaman aralıklarındaki belgelendirme gerekliliklerini sağlamadıkları takdirde para cezasıyla karşı karşıya kalacaklar. Yasa şu anki haliyle bakanlığa söz konusu kurumun faaliyetlerini sonlandırma gücü vermiyor. Yasanın yaptırımları çeşitli senaryolarda farklılaşmak üzere para cezalarıyla sınırlı kalıyor.
Slovakya
Slovakya geçtiğimiz senenin ekim ayında yeni koalisyon hükümetini, 2024 Nisan ayında da yeni devlet başkanını seçti. 2023 seçimlerinin ana gündemi de yüksek enflasyon, Ukrayna’daki savaşa bağlı olarak enerji krizi, devlet içerisindeki yolsuzluk, göçmenler ve LGBT’ydi. Robert Fico’nun tekrardan hükümete gelişi Slovakların çoğunluğunun AB’ye karşı askeri, mali ve kültürel olarak verilen ödünlerin karşılıklarının alınamadığının net olarak görüldüğü bir döneme rastlıyordu.
Güncel anketlere göre halkın yarısı ABD’yi kendileri için bir güvenlik tehditi olarak görüyordu, %60’ı ise Ukrayna’daki savaşın sorumlusu olarak Rusya’yı görmüyordu. Dünya genelinde ülkelerin askeri savunma kapasitelerini artırdığı bir dönemde hükümet oldu bitti bir kararname ile Ukrayna’ya bir filo savaş uçağı bağışlıyordu. Gıda güvenliğinin kıtada yakın geleceğin önemli bir meselesi olduğu kabul edilirken ithalat yasaları Slovak çiftçiler aleyhine Ukrayna lehine değiştirilmek isteniyordu. Avrupa’da gözle görülür bir nüfus sorunu vardı.
Ana sebepler çok daha derin sosyolojik gerçeklere dayansa da LGBT ideolojisinin heteroseksüel ilişkiyi ve klasik aile kurumunu tasfiyeye kalkışması da nüfus probleminin kaynaklarından olarak görülmeye başladı. İşte bu ortam Fico ve partisi SMER için zemini hazırladı. Robert Fico seçimi kazandıktan sonra şöyle haykırdı “Artık Slovak bakanlardan bağımsız Slovakya’nın sesini duyacaksınız ve bağımsız bir Slovak dış politikası göreceksiniz” Ve böylece yeni hükümetin ilk icraatı Ukrayna’ya yapılan maddi ve askeri yardımları askıya almak ve Moskova’yla iletişim kanallarını aktif etmek oldu. Slovak hükümeti şimdi bu savaşın Avrupa’nın hatta Ukrayna’nın değil ABD’nin Rusya ile savaşı olduğu burada bağımsız hareket etmemenin Slovakya’nın çıkarına olmadığını savunuyor.
80 BİNİN ÜZERİNDE NGO FAALİYET GÖSTERİYOR
Fico’nun bağımsız dış politika arayışı diğer örneklerde olduğu gibi Slovakya’nın da gündemine böylece yabancı ajan yasasını soktu. Verilere göre 80 binin üzerinde NGO ülkede faaliyet gösteriyor.Slovakya’da yasa önerisi taslak halinde parlamentoya sunulsa da henüz net karşılaştırmalar yapılabilecek durumda değil. Ancak yasa temelde şöyle işliyor: Yabancı kaynaklardan yıllık 5 bin avrodan fazla fon alan NGO’lar “yabancı destekli organizasyon” olarak kayıt yaptırmak ve faaliyetlerini sürdürürken bu işareti taşımak zorunda kalıyor. Aynı zamanda senelik bir raporda bütün bağışçılarının milliyetini, kimliğini ve bağış miktarını sunmakla yükümlü oluyor. Burada hükümet yabana atılmayacak bir teze sahip: Madem bu NGO’lar Slovak halkını temsil ediyorlar; o halde neden yabancı fonlar olmadan ayakta kalamıyorlar ve neden temsil ettiklerini iddia ettikleri kitleye yaslanamıyorlar?
Macaristan
Haziran 2017’de Viktor Orban liderliğindeki Macar hükümeti yasa taslağını meclisin onayına sunarak geçirdi. Yasa yıllık yaklaşık 24 bin avroya denk gelen bir miktarda alınan dış yardım alarak Macaristan’da faaliyet gösteren NGO’lar için “yabancı destekli organizasyon” etiketini taşımayı ve çeşitli şeffaflık yükümlerini yerine getirmeyi zorunlu kılıyordu. Yasa 2020 yılında Avrupa Adalet Divanının söz konusu yasanın AB Yasaları ile hükümsüz olduğu kararına varması sonucunda yürürlükten kaldırılmak zorunda kaldı. Ancak Macaristan yine de NGO’larla ve yarattıkları ulusal tehditlerle ilgilenmeyi bırakmadı.
‘YABANCI FONLARA’ KARŞI YENİ YASA
Aralık 2023’te “Ulusal Egemenliğin Savunulmasına Dair Yasa” parlamentodan geçti. Yasanın temel motivasyonu özellikle Macar siyasilerin seçim kampanyalarını ülke dışından gelen paralarla finanse etmesiydi. 2022 seçimleri bu yönden skandallarla doluydu. Orban’ın karşısındaki birleşik muhalefetin başbakan adayı PéterMárki-Zay sadece ABD’den yüz binlerce dolar yardım aldığını seçimden sonra yaptığı açıklamalarda itiraf etmişti. Macar yasalarında siyasi partilerin yurtdışından yardım almasının yasak olduğunu biliyoruz, bu çoğu ülke için de böyle. Peki o zaman politik fonlanma sistemi nasıl işliyor? Seçimlerden hemen önce ABD merkezli “Demokrasi için Hareket” (Action for Democracy, A4D) isimli bir NGO oluşturuluyor. Bu NGO geniş çaplı bağış kampanyalarıyla büyük miktarlarda para topluyor ve Macar NGO’larına iletiyor. Bu yerel NGO’lar aracılığıyla ise seçim kampanyasının bütçesi oluşturuluyor. Söz konusu NGO’nun danışma kurulunda eski NATO komutanları, eski ABD Savunma Bakan Yardımcıları, eski büyükelçiler gibi isimler yer alıyor.
Yasa bu dolaylı para aktarım mekanizmalarını engellemek ve afişe etmek için önlemler alıyor. Yasaya göre yasanın gerekliliklerinin yerine getirilmesini denetleyen bir Egemenliği Koruma Ofisi oluşturulacak. Ofis her yıl kamuoyuna bir Ulusal Egemenlik Raporu sunacak. Rapor ise kurumun yıl boyunca NGO’lar üzerinde yürüttüğü finansal incelemeleri içerecek.
DEĞERLENDİRME VE TÜRKİYE
Türkiye’de tartışmalar son taslağı kısa süre önce Meclise gönderilen 9. Yargı Paketindeki bir madde ile başladı.Eski taslaklarda bulunan söz konusu “etki ajanlığı yasası” incelediğimiz diğer örneklerin aksine ayrı bir yasa oluşturmuyordu. Casusluk kanununda neyin kanunen casusluk sayılıp suç teşkil edeceğine dair ek bir düzenleme içeriyordu. Kanun önerisinin resmi gerekçesi ve amacı hakkında şu ifadeler yer aldı :“Belge ve bilgi temini veya açıklanması dışında Devletin güvenliği ile iç veya dış siyasal yararları aleyhine olacak şekilde gerçekleştirilen diğer faaliyetler bakımından herhangi bir yaptırım öngörülmemiştir.” Maddeyle “Diğer faaliyetler” adı altında yeni bir suç kabul edilerek, devletin güvenliği ile iç veya dış siyasal yararları aleyhine yabancı bir devlet veya organizasyonun stratejik çıkarları veya talimatı doğrultusunda gerçekleştirilen bazı fiillerin yaptırıma bağlanması amaçlanmaktadır.” ibaresi bulunuyordu. Temmuz ayında Meclise sunulan son taslakta bu maddenin çıkarılmış olduğunu görüyoruz.
TÜRKİYE’DEKİ DİĞER YASALARLA AYNI AİLEDEN DEĞİL
Madde önerisi yargı paketinin son taslağında yer alsaydı bile görüleceği üzere dünyadaki yabancı ajan yasalarıyla aynı aile içerisinde göremeyiz. Söz konusu yasa önerisi ile incelediğimiz örnekler arasında çok temel bir fark bulunuyor. Diğer yasa örnekleri yerel NGO’ların yabancı kaynaklar eliyle fonlanarak ve dolaylı yoldan siyasi kuvvetlere aktarılarak ulusal yasaların üzerinden atlanmasına ve benzer durumlara değişen sıkılıklarda şeffaflık, hesap verilebilirlik ve bir sistematik ile cevap vererek aslında siyasi bir mücadele veriyor. Türkiye’de ise kısa süreliğine de olsa parlayıp sönen Casusluk Kanunu içindeki etki ajanlığı yasası polisiye ve cezalandırma odaklı bir cevap veriyor. Gerekçe olarak, devletin egemenliğinin yabancı destekli lobi faaliyetlerine karşı korunması hususunda diğer örneklerle ortaklaşsa da işlev ve kriterler bakımından tamamen ayrılıyor.
DENETLENMEYEN NGO YAPISI
Türkiye’de faaliyet gösterip yabancı devletlerin siyasi ajandalarını takip eden NGO ve özellikle de dijital medya kuruluşları için bu kurumların mali ve siyasi ilişkilerinin kamuoyu için şeffaf hale getirilmesi elzemdir. Denetlenmeyen NGO yapısının kanunların üzerinden atlamaktan tutun Ukrayna ve Gürcistan’da olduğu gibi turuncu devrim planlarına aparat olmaya kadar giden bir negatif potansiyele sahip olduğu açıktır. Yabancı kaynaklardan fonlanan lobi ve medya faaliyetlerini şeffaf kılmak artık yeni cepheleşmenin iki safı tarafından da bir egemenlik meselesi olarak değerlendirilmektedir. Yalnızca bir farkla ki Batılı ülkeler örneğin ABD ve İsrail için yasal ve demokratik gördükleri yasaları veya aynı işlevsel çıktıları veren geçici yaptırımları hegemonyalarından sıyrılan Batılı veya Doğulu ülkeler için otoriter kanunsuzluklar, hak ihlalleri olarak görüyor.
YASANIN ODAĞI DENETLEMEK VE KAMUOYUNU BİLGİLENDİRMEK
Yasalara getirilen eleştiriler arasında yer alan siyasi suistimal riski ve “yabancı destekli organizasyon” olarak adlandırılmanın kuruluşun imajında yaratacağı olumsuz etki iddiası da elbette temelsiz değildir. Suistimal riskinin oldukça azaltılması için söz konusu yasa Anayasa ile uyumlu kılınmalı, yasa içerisinde ve gerekçesinde geçen ve muğlak görünen “devlet çıkarları”, “devletin egemenliğini tehlikeye düşüren durumlar”, “yabancı kaynakların çıkarları için veya çıkarları içinde” gibi ifadeler netliğe kavuşturulmalıdır. NGO’ların yasa kapsamında kayıtları yapılırken “belirli orandaki dış maddi yardım” şu an görünen en mantıklı değerlendirme kriteridir. Ek olarak, kayıt protokolleri dışına çıkılmasının cezai yaptırımları olması gerekse de yasanın odağı cezalandırmak değil denetlemek ve kamuoyunu bilgilendirmek olmalıdır. Değerlendirmenin net belirteçler değil söylemler ve intibalar üzerinden ilerlemesi yasayı hem suistimale açık hale getirebilir hem de kamuoyu nezdindeki itibarını zedeleyebilir. Olumsuz imaj konusu ise güncel düzlemde yasanın getireceği şeffaflığın yarattığı bir ödünleşim olarak görülebilir. Hegemonyacılığın son bulduğugerçek manada küreselleşmiş bir dünyada, belki de dış fonlanma güncel tehlikeleri artık barındırmayacaktır. Ancak şu an böyle bir yasanın bertaraf ettiği durumlar düşünüldüğünde bu ödünleşim göze alınabilir duruyor.
Dipnotlar
Law of thePeople’sRepublic of China on Administration of Activities. (2019, October 16). ChinaFile. http s:/ /www.chinafile.com/ngo/laws-regulations/law-of-peoples-republic-of-china-administration-of-activities-of-overseas
Law Of Georgıa On Transparency Of ForeıgnInfluence. (n.d.). სიპ ”აქართველოსაკანონმდებლოაცნე”. https :// matsne.gov.ge/en/document/view/6171895?publication=0
OECD (2024), OECD Economic Surveys: Slovak Republic 2024, OECD Publishing, Paris, https: // doi.org/10.1787/397ca086-en.
[email protected]. (n.d.). Databázanadácií, neziskovýchorganizácií a združení -prijatie a použitiepodielu 2% z dane, hospodárenie, účtovnézávierky. https :// finstat.sk/databaza-nadacii-neziskovych-organizacii-zdruzeni?page=8
Act LXXXVIII of 2023 on theProtection of NationalSovereignty. (2023, December). MagyarKözlöny.
Őry, M. (2022, September 27). HungarianOppositionReceivedMillionsfromtheUSA -Politics. HungaryToday. https :// hungarytoday.hu/hungarian-opposition-received-millions-from-the-usa/
9. Yargı paketi. (n.d.). hukukihaber.net. https :// hukukihabernet.teimg.com/hukukihaber-net/uploads/2024/07/9-yargi-paketi.pdf