Adıyaman’da üretici kararlı

Tek geçim kaynakları tütün üreticiliğini kaybetmemek için mücadele eden ve şafak operasyonuyla gözaltına alınan Adıyamanlı çiftçilerin gözaltı süresi uzatıldı. Çiftçiler, “Bu sindirme operasyonuna boyun eğmeyeceğiz” dedi.

Yetki belgesi zorunluluğu ve hapis cezası öngören düzenlemeye karşı günlerdir seslerini duyurmaya çalışan Adıyamanlı tütün üreticileri, iki gün önce sabaha karşı 04.00-05.00 arasında kent merkezi ve ilçelerde düzenlenen ev baskınlarıyla gözaltına alındı. Eylem hazırlığındaki çiftçilere düzenlenen operasyonun tütün pazarının yapılacağı gün olması dikkat çekti.

Bazı kaynaklara göre 30, bazı kaynaklara göre ise 50'ye yakın kişinin gözaltına alındığı ve gözaltı süresinin uzatıldığı öğrenildi. Gözaltına alınan çiftçilerin 100 kişilik bir gözaltı listesi gördüğü belirtildi. Gelişmelere ilişkin bilgi veren Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Arif Doğan, çiftçilerin sorgularının devam ettiğini söyledi. Üreticilerin araçlarına da binlerce liralık cezalar kesildiğini hatırlatan Doğan, şöyle konuştu: “Bu üreticileri sindirme operasyonudur. Adıyaman çiftçisine bu reva görülemez. Çiftçi üretmek ve ürününü satmak istiyor. 10 gündür Adıyaman çiftçisine yapılanlar zulümdür. Köyünde, kasabasında şafak operasyonuyla evlerinden alınıyorlar. Hiçbir gerekçe sunulmuyor. Eylem hazırlığında oldukları için gözaltına alındıkları söylenmiyor, bir önceki eylemlerinde yol kapattıkları gerekçesiyle gözaltı işlemi olduğunu söylüyorlar. Adıyaman çiftçisinin mücadelesinin yanındayız. Üreticilerin derhal serbest bırakılmasını istiyoruz. Bu yasa geri çekilmelidir. Biz tüm üreticilerle, esnafla görüşüyoruz, 'Bizi hiçbir şey yıldıramaz. 450 binlik nüfusumuzun tamamını alsalar yılmayacağız, ekmeğimiz bu bizim, geçim kaynağımız' diyorlar.”

Söz konusu düzenlemeye ,ilişkin bilgi veren Arif Doğan, şunları kaydetti: “2001 yılında Kemal Derviş'in paket olarak IMF ile yaptığı bir anlaşma vardı. Birtakım ürünlere kota getirilmesi ve söz konusu ürünlerin üretiminde ksııtlamaya gidilmesiyle başlayan ve uluslararası tekellerin önünün açılmasıyla devam eden bir anlaşma... İzmir'de ve Türkiye'nin birçok yerinde yabancı tekellerin sigara fabrikalarının kurulmasıyla başlayan bir süreç bu.”

ULUSLARARASI TEKELLERE HİZMET EDEN BİR ANLAYIŞ

“Adıyaman tütün üreticisi üretiyor, pazar sorunu yok ama yabancı tekellerin ürünlerinin satışında büyük bir düşüş var. Hükümet o düşüşü dengelemek istiyor. Bu uluslararası tekellere hizmet eden bir anlayıştır. Tütün üreticisinin 100 yıllık tek geçim kaynağı bu. Sadece Adıyaman'la da sınırlı değil bu; Diyarbakır, Mardin, Muş, Bitlis gibi; Ege'de Manisa ve bazı iller, Karadeniz'de olmak üzere 20'ye yakın ilin geçim kaynağı tütün. Torba yasada kooperatifleşme isteniyor. Bu kulağa hoş geliyor ama bu yasadaki kooperatifleşmenin içinde onlarca tuzak var. Üreticiyi de tüketiciyi de hançerleyen tuzaklar bunlar. Kooperatif Ticaret Bakanlığına bağlanmak isteniyor. Tarım Bakanlığının bünyesinde kurulacak bir kooperatif değil. Dolayısıyla burada bir vergi artışı söz konusu olacak. Bir kooperatif için en az 15 milyonluk bir sermaye gerekiyor; depolama, tesislerin kurulması gerekiyor. Kuruluş aşamasında 250 kişiden az kişi olmaması hedefleniyor. Bu kooperatifleşmede üretici ürününü satma yetkisine sahip olamayacak çünkü 3 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası öngörülüyor. Üreticiye ürününü satmasına yasak getiriliyor. Üreticinin kooperatif ve Ticaret Bakanlığının yetki belgesini alması gerekiyor. Aksi takdirde hiçbir üretici kendi tütününü satamayacak. Üreticinin karşı çıktığı nokta bu. 100 yıldır bu tarlada ürettikleri bir ürün. Üretici 'Ticaret Bakanlığıyla ne işimiz var. Tarım ürünü olmasına rağmen hiçbir şekilde devlet desteği alamıyoruz. Bizi kayıt altına alın, biz her türlü vergimizi ödeyelim ama burada bizi rahat bırakın. Ürettiğimiz ürünü 1 gram satsak uyuşturucu muamelesi görecek' diyor.”