‘İkinci basamağın yükü koruyucu sağlıkla azalır’

Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’nin geri çekilmesini talebiyle geçen hafta boyunca iş bırakan hekim, hemşire ve sağlık çalışanları, yükselttikleri sese, yaptıkları eleştiriye, taleplerine bir karşılık bulamadılar.

Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, Yönetmeliği uygulayacakları ve pürüzler çıktıkça yeni düzenlemeler yapacakları dışında bir mesaj vermedi.

Türkiye çapında Aile Sağlığı Merkezlerinde çalışan aile hekimleri, ebe ve hemşireler 2-6 Ekim günleri arasında iş bıraktı. Türk Tabipler Birliği’nin yanı sıra aile hekimlerinin örgütlü olduğu tüm dernek ve sendikaların çağrısıyla yapılan eylemler sırasında Sağlık Bakanlığı ile ülke çapında il ve ilçe sağlık müdürlükleri önünde basın açıklamaları yaptılar. Aile hekimleri geçen ay da miting ve üç günlük iş bırakma eylemi yapmışlardı.

Hekimler, aile hekimliklerine yeni düzenlemeler getiren Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği ile Meclis’teki Genel Sağlık Sigortası Kanun Teklifinin ilgili maddelerini eleştiriyor. Aile hekimlerinin eleştiri ve önerilerini dile getirmek üzere görüşme talepleri, Bakanlık tarafından dikkate alınmıyor.

Hekimler, getirilen ek yüklere itiraz etmekle birlikte düzenlemelerin ‘temel koruyucu sağlık’ amacına uygun olmadığına dikkat çekiyorlar.

Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası (AHESEN) Genel Başkanı Ahmet Kandemir, aile hekimliği örgütlerinin mücadeleyi sürdüreceğini söyledi. Aydınlık’ın sorularını yanıtlayan Kandemir, “Çünkü buna hem mesleki yaşam mücadelemiz hem halk sağlığı için mücadelemiz olarak bakıyoruz, temel felsefemiz bu” dedi.

Kandemir, otuz dolayında dernek ve sendikanın birlikte mücadelesini “Farklı sendikalar ortak karar açıklayarak, ortak eylem yaparak birleşmiş oluyoruz.” diye tanımladı. Sözü kendisine bırakıyoruz:

DESTEK VE KATILIM ÇOĞALDI

- Bugüne kadar yaptığınız mücadeleyi nasıl değerlendiriyorsunuz?

Yaptığımız eylemler beklentimizden de fazla destek buldu. Meslektaşlarımızdan daha önceki eylemlerimize hiç dahil olmayanlar da katıldılar. Birçok yerde, ilde, basın açıklamaları başarılı geçti, katılım da iyiydi.

Vatandaştan, sivil toplu kuruluşlarından da olumlu tepkiler aldık. Sadece bakanlık hâlâ görmezden gelmeye çalışıyor. Bakanlık geri adım atmadığı için eylemlere aynı şekilde devam edeceğiz. Bununla ilgili yeni kararlar alacağız.

- Vatandaşlar, hastalarınız ne diyor?

Son eylemlerde, daha önceki eylemlere göre vatandaş desteği daha iyi oldu. Vatandaş da aile hekimliğinin iyi yürümesini istiyor. Hastalarımız destekliyorlar. Onlar da daha şimdiden sıkıntı yaşamaya başladılar. Eylem alanlarında broşür dağıttığımız, bilgilendirdiğimiz vatandaşlardan olumlu geri dönüş aldık. Haklı buluyorlar bu eylemi.

Şu ana kadar önceden duyurduğumuz bütün eylemleri, meslektaşlarımızın ve vatandaşlarımızın desteğini de alarak başarıyla yaptık. Geri adım atılana kadar biz mücadeleye devam edeceğiz, demiştik. Çünkü buna hem mesleki yaşam mücadelemiz hem halk sağlığı için mücadelemiz olarak bakıyoruz, temel felsefemiz bu. Bizimki inatlaşma değil.

YÖNETMELİK SAHADAN KOPUK

- Hükümetten ne bekliyorsunuz?

Bu işi yapan, aile hekimliğinde çalışan arkadaşlarımız. Masa başında, sahadan kopuk hazırlanan yönetmelik bir an önce geri çekilmeli. Vatandaşın sorununu da birebir biz görüyoruz, karşılaştığımız, çözüm bekleyen sıkıntıların da biz farkındayız. Doğal olarak bu işi asıl yapanlarla istişare edilip bir yönetmelik çıkarılması gerekiyor.

HASTALIKLAR AZALIR HASTA MEMNUNİYETİ ARTAR

İkincisi, asıl işimiz olan Koruyucu Sağlık Hizmetleri ve Birinci Basamak Tedavi Hizmetleri'ne odaklı bir yapılanma olmalı. Yönetmelik bunu sağlamalı. Hacamat, sülük tarzı işler veya rapor konularında farklı uygulamalara gidilmemeli.

Bırakın biz kendi işimizi yapalım. Koruyucu sağlık hizmetine odaklanmamız için bize bir alan açılmalı. Bunu yaptığımız zaman hastalıkların yüzde 80-85'i zaten çözülmüş olur. İkinci basamağa yük bilinmez, hasta sayısı da azalır bu yöntemle.

Ayrıca Aile Hekimliği Merkezlerine angarya yüklenmemeli. Bunun bir koşulu da hasta sayısının düşürülmesi ve bizlere hak kaybı yaşatılmaması. Aile hekimlikleri kapsamlı taramalar, kanser taramaları, aşılamalar yapacak... Vatandaşa koruyucu sağlık hizmeti, kamu tarafından ücretsiz bir şekilde verildiğinde hasta memnuniyeti de artacak. Bizim önerimiz bu.

Bakanlık bizlerin ve vatandaşın sesini duymadığı sürece hem Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası olarak hem de diğer STK’larla ortak eylemlerimiz devam edecek. Ülke sağlığının geleceği, meslektaşlarımızın ve vatandaşın memnuniyeti için Bakanlık’tan bu yanlıştan dönmelerini ve daha fazla mağduriyet yaratmamalarını talep ediyoruz.