Ahmet Hakan ve Fatih Altaylı arasında 'park yeri' polemiği! Hakan'dan Altaylı'ya yanıt geldi: Kaldırıp attım o park yerini
Ahmet Hakan'ın ' AK Parti'de tevazu yarışması yapılsın' yazısına Fatih Altaylı, 'Sağa sola mütevazılık tavsiye eden Hakan’ın ne ayrıcalığı var ki evinin önünde otopark tahsis ediliyor' yorumunda bulunmuştu. Hakan bugünkü köşe yazısında Altaylı'ya yanıt verdi.
Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan, AK Partili isimleri "tevazu" konusunda uyaran bir köşe yazısı kaleme alarak "Ak Parti’de 'tevazu yarışması' yapılsın. Kimin arabası daha küçük, daha gösterişsiz, daha eski model, daha ucuz, daha az konforlu ise onun ‘ayın mütevazısı’ seçildiği bir yarışma yapılsın. Kim bir makama kendisini değil de daha liyakatli olduğunu düşündüğü bir arkadaşını öneriyor ise onun ‘son 20 yılın mütevazısı’ seçildiği bir yarışma yapılsın.” ifadelerini kullanmıştı.
' NE AYRICALIĞI VAR OTOPARK TAHSİS EDİLİYOR'
Hakan'ın bu yazısını yorumlayan Fatih Altaylı ise YouTube kanalında açıklama yaparak "Ahmet Hakan’ın evinin önünde arabası için bir park yeri var. Sağa sola mütevazılık tavsiye eden Ahmet Hakan’ın ne ayrıcalığı var ki evinin önünde kendisine bir araçlık otopark tahsis ediliyor?” diye sormuştu.
'İÇİŞLERİ BAKANLIĞI DEVREYE GİRDİ'
Hakan bugünkü yazısında Altaylı'nın açıklamalarına yanıt verdi ve gündeme gelen "park yerine" dair açıklama yaptı:
“Hükümetle aramın epey limoni olduğu bir dönemde evimin önünde saldırıya uğramıştım. Olay şöyle gerçekleşmişti: Devletin bana verdiği bir koruma polisi yoktu. Televizyon programından çıkıp arabamla evimin önüne gelmiştim. Evimin bulunduğu sokakta her zamanki gibi iki taraflı araçlar park etmişti. Boş bir yer bakıyorduk arabaya. Tam bu sırada arkadan bir araç, bizim arabaya hafifçe vurdu. Ne oluyor falan derken arkadaki araçtan izbandut gibi dört adam indi. Adamların amacı belliydi: Kaza numarası çekip saldırmak. Neyse... Sonuçta saldırı olayı gerçekleşti.
Bu olayın ardından hükümetle aram limoni olmasına rağmen İçişleri Bakanlığı devreye girdi. Bana bir koruma polisi verdiler. Evimin önüne bir park yeri tahsis edilmesi için girişimde bulunmamı söylediler. Hatta hatırladığım kadarıyla bununla ilgili bir resmi yazı da verdiler. Söz konusu park yerinin öyküsü budur. Saldırı olayının gerçekleşme biçimini göz önünde bulunduran güvenlik yetkililerinin, can güvenliğim açısından böyle bir tedbirin alınmasının şart olduğunu söylemeleriyle gerçekleşen bir olay bu.”
'KALDIRIP ATTIM PARK YERİNİ'
Nefret ederim böyle şeylerden. İmtiyaz, ayrıcalık konularında çok hassasım. Her türlü eleştiriye tamam ama böyle bir eleştiriye kayıtsız kalmam mümkün değil. Konuyu uzun uzun anlatmamın tek nedeni budur. Ve sonuç: Güvenlikmiş şuymuş buymuş hiç umursamadan... Dünden itibaren kaldırıp attım o park yerini"