Aile Bakanlığı personeli kadro istiyor

Aynı işi yapmalarına rağmen düşük ücret alan çalışanlar çift taraflı sözleşme akdinin olmaması ve çalışma statüsünün belirsizliği nedeniyle anayasal haklarından mahrum kaldıklarını belirterek sorunlarını anlattı: “Resmi tatillerde, bayramlarda, idari izinlerde ve özel izinlerde maaşları çalıştıkları gün ve saatler dikkate alınarak hesaplandığından, çalışmadığımız ve izinli olduğumuz günlerde aldığımız maaş asgari ücretin altında kalmaktadır. Kamuda çalışan yüz binlerce taşeron işçisine devlet kadrosu verildi. Ancak Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı kurumlarda ek ders karşılığı çalışan sosyolog, öğretmen, sosyal çalışmacı, psikolog ve hemşire gibi meslek personellerinin statüsünde değişiklik olmadı. Bir ay içinde resmi olarak 22 gün çalışan personel normalde asgari ücret tutarında maaş alıyor. Ancak hafta sonu, resmi ve dini tatillerde çalışmıyor sayılan personeller, bu nedenle 12 ayın sadece 2 ayında tam çalışmış kabul ediliyor; 10 ay ise asgari ücretin altında maaşlara mahkûm ediliyor.”

Taşeron işçisinden daha düşük şartlarda çalıştığını ifade eden personeller taleplerini tek tek sıraladı: “Süt, doğum, ölüm, yıllık izin hakkı, işsizlik sigortası, tazminat hakkı gibi hiçbir özlük hakkı bulunmayan biz ek dersli personellerin öncelikli olarak özlük haklarının verilmesi ve maaş iyileştirmelerinin yapılmasını istiyoruz. Milli Eğitim Bakanlığında çalışan 5 bin ücretli öğretmenin, Diyanet İşleri Başkanlığında ve Kültür ve Turizm Bakanlığında hiçbir özlük hakkı olmadan çalışan personellere kadro hakkı veriliyorsa bizler de bu hakkı almalıyız. Yaşanan hak kayıplarının önüne geçilmesi için 4b sözleşme statüsüne geçmek büyük önem taşımaktadır.”