AK Parti'li isimden SETA'ya tepki
ABD'yi yeniden Suriye'ye çağıran Cumhurbaşkanlığı Güvenlik ve Dış Politikalar Kurulu Üyesi, SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran'a, AK Parti'nin önemli isimlerinden Metin Külünk tepki gösterdi.
Türkiye’ye karşı PKK/YPG’yi silahlandıran, S-400 nedeniyle tehditler savuran, ülkemize yönelik düşmanca yaptırım kararları alan, Cumhurbaşkanı’na hakaret dolu mektuplar gönderen ABD, İdlib krizinin ardından bazı AK Parti’liler için yeniden “stratejik müttefiki” olmuştu.
Cumhurbaşkanlığı Güvenlik ve Dış Politikalar Kurulu Üyesi olan, SETA Genel Koordinatörü ve Sabah gazetesi yazarı Burhanettin Duran, dünkü yazısında ABD’yi yine Suriye sahasında yer almaya çağırmıştı. Türkiye ile Rusya’nın ABD’nin yanlış politikaları nedeniyle yan yana geldiğini söyleyen Duran, Washington’ın yeniden inisiyatif almasıyla Suriye masasında etkisini genişletebileceğini iddia etmişti.
SETA’cı Burhanettin Duran’ın ABD’yi yeniden Suriye’ye davet eden yazısına AK Parti içinden de tepkiler geldi.
AK Parti’nin İstanbul’daki önemli isimlerden eski AK Parti Milletvekili Metin Külünk, Duran’a tepki gösterdi.
Sosyal medya hesabından açıklamalarda bulunan Külük’ün mesajlarından bazıları şöyle:
ABD politikaları Cebelitarık’tan itibaren tüm coğrafyayı paramparça etmek üzere kurgulanmış evanjelist siyonist aklın uygulayıcısı olarak rolünü oynamaktadır.
ABD’nin siyonist politikası gereği Suriye, Irak, Suud ve Libya 3 parça, Yemen 2 parça, velhasıl paramparça bir coğrafya ile İsrail’in güvenliğini sağlamayı varlık sebebi gören ABD’nin Suriye’de Türkiye’nin dibinde bu amaca hizmet etmesi için PKK kantonu inşa etmesi ve bu terör kantonunu meşrulaştırmak için bütün hazırlıklarını yapmış oldukları bizatihi kendi ifadeleri ile ortadadır.
PKK’yı sahiplenme kararlılıklarını ifade etmişken, şimdi Suriye’de ABD’yi göreve çağırma cümlesi ağır bir vebaldir. Türkiye, Stalinleşme eğilimi gösteren bir Putin ve siyonist politikaların merkezi ABD arasında bir yanlışı diğer yanlışa tercih etme alışkanlığını terk etmiştir.
ABD’yi Suriye’de göreve çağırma ve Türkiye’yi tekrar bu yanlışa mecbur etme tutum ve davranışı kabul edilemez. Kendi çıkarlarımız ekseninde Sayın Erdoğan liderliğinde sürdürülen politikaların tarihsel kodlarını herkesin iyi anlaması gerekiyor.
