05 Kasım 2024 Salı
İstanbul 11°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Alevi önderleri: Devlet harekete geçsin

Yunan din işlerinden sorumlu Eğitim Başkan Yardımcısı Angelos Syrigos’un 'Aleviliği dini azınlık olarak gördükleri’ yönündeki açıklamasının yankıları devam ediyor.

Alevi önderleri: Devlet harekete geçsin
A+ A-
GÖKHAN BÜYÜK

Yunanistan’ın kışkırtıcı adımına karşı gelen Alevi önderleri, kararın Alevileri Türkiye’den koparma amacıyla alındığını belirterek hükümetin bu konuda strateji geliştirmesini istediler.

Yunanistan, Aleviliği dinsel azınlık sayma doğrultusunda dikkat çekici bir adım attı. Yunanistan’da din işlerinden sorumlu Eğitim Bakan Yardımcısı Angelos Syrigos, 16 Nisan’da Türkiye sınırına yakın bir bölgede bulunan Megalo Derio köyündeki cemevini ziyaret etti. Syrigos ziyaretinde cemevi faaliyetleri için resmi izin verildiğini ve Alevileri "dini bir azınlık olarak tanıdıklarını" belirtti.

Yunanistan’ın bu kararı, Avrupa Birliği (AB)’nin Alevilere yönelik uzun süredir sürdürdüğü politikaların bir parçası olarak değerlendirildi. Türk göçmen nüfusun yoğun olduğu AB ülkelerinde başta Almanya olmak üzere Aleviliği ayrı din olarak kabul etme yönünde son dönemde alınan kararlar dikkat çekiyor. Bunlardan sonuncusu Kuzey Ren Vestfalya Eyalet Parlamentosu’nun aldığı kararla, Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu (AABF)’na 'Kamu Tüzel Kişilik Statüsü' verilmesi oldu. AABF, bu kararı, "Kiliselerin sahip olduğu tüm anayasal haklara ve yetkilere sahip olduk" diye nitelemişti.

Alevi toplum önderleri Yunanistan’ın kararını ve AB’nin Alevilere yönelik ayrıştırıcı politikalarını Aydınlık’a değerlendirdi. Alevi toplum önderlerinden Eski Pir Sultan Abdal Derneği Antalya Şube Başkanı Hasan Karasoy ve Pir Hünkâr Hacı Bektaş Veli Dergâhı Serçeşme Vakfı ve Ocakzadeler Meclisi Sözcüsü Ali Timurtaş Özmen, Yunanistan gibi Avrupa’da pek çok ülkede bu adımların atıldığını fakat Alevi toplumunda hiçbir karşılığı olmadığını belirttiler. Asıl önemli olan meselenin Alevileri ayrıştırmak için AB merkezli "Alevilik İslam içi mi, yoksa İslam dışı mı?" gibi konularla kullanabilecekleri grupçuklar yaratmak olduğunu kaydettiler. Alevileri ayrıştırmak konusunda Türkiye’de en önde gelen grubun Alevi dernekleri içine giren HDP olduğunu vurguladılar. Alevi önderleri hükümetin kışkırtmalara ve parçalanmalara karşı strateji geliştirmesi gerektiğinin altını çizerek gerekirse Alevi dedeleri olarak destek verebileceklerini bildirdiler.

'HDP’NİN DE PARMAĞI VAR!'

Eski Pir Sultan Abdal Derneği Antalya Şube Başkanı Hasan Karasoy, bu kararın arkasında Alevi toplumunu bölmek amacının bulunduğunu vurguladı. Karasoy, HDP’nin de yurt içinde bölünmeleri körüklediğini aktardı:

"Aleviliğin içerisinde Ali’siz Alevilik, Ali’li Alevilik, Alevilik İslam dışı, Alevilik İslam içi, Bektaşilik ayrı Alevilik ayrı gibi konuları merkezden bir güç çokça pompalıyor ve bunu Alevilerin sürekli tartışmaları isteniyor. Burada amaç Alevileri bölmek, parçalamak ve bu bölünmüşlerin içerisinden kendi düşüncelerine yakın olan bir grubu da kullanmak. Aleviler hiçbir zaman 'Sünnilik İslam içi mi, İslam dışı mı?' diye bir tartışmayı ortaya atmıyor ama bu çevreler, 'Alevilik İslam içi mi, İslam dışı mı?' diye bir tartışmayı ortaya atıyorlar ve İslam dışı diyenleri siyasi olarak kendilerine yakın gördükleri için o grup üzerinden farklı siyasi amaçlar güdüyorlar. Bunun altında HDP’nin de parmağı var. Bu işleri ortaya atmak HDP gibi AB’den destek alan grupların işine yarıyor. Bu tartışmalar HDP gibi siyasi grupçukların ve sahte solun işine yarıyor.

"HDP Antalya Milletvekili Kemal Bülbül gibi Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkanlığı yapmış birisi, 'Kürtler eziliyor. Aleviler eziliyor. Öyleyse birleşelim' gibi bir çalışma içerisinde. HDP’nin de böyle bir çalışması var. HDP Alevi örgütleri içerisinde böyle bir çalışma yürütüyor. HDP, Alevilerden bazı kişileri milletvekili adayı göstererek bu parçalanmaları körüklüyor. Avrupa’da AB bu propagandayı yapıyor. Türkiye’den kullandıkları gruplar da bunlar.

"Bu yüzden bunlara prim vermemek, Alevi toplumu açısından en devrimci, en akıllıca tavır olur ama maalesef bilinçli ya da bilinçsiz olarak 'Alevilik İslam içidir' diyen grup ile 'Alevilik İslam dışıdır' diyen grup birbirini bastırıyor ve böylece bölünme belirgin hale geliyor. Asıl sıkıntı zaten burada. İstediğiniz Alevi köyüne gidin, bu propagandanın bir karşılığı olmadığını görürsünüz. Bu söylemler bazı dernekleri eline geçiren grupçukların tartıştıkları, konuştukları ya da onunla beslendikleri konular. Yoksa Anadolu’yu baştan sona gezin Alevilerin, Aleviliğin İslam içi veya dışı bir konu olmasıyla ilgilenmediğini görürsünüz.

"Yunanistan’ın bir cemevine verdiği statü, Alevi toplumunu hiçbir şekilde ilgilendirmez. Bunların Alevi toplumu üzerinde hiçbir karşılığı yoktur."

'EMPERYALİST PROJENİN PARÇASI'

Pir Hünkâr Hacı Bektaş Veli Dergâhı Serçeşme Vakfı ve Ocakzadeler Meclisi Sözcüsü Ali Timurtaş Özmen, Yunanistan’ın aldığı kararı emperyalist projenin parçası olarak değerlendirdi. Timurtaş, şöyle konuştu:

"Yunanistan’ın bu hamlesi emperyalist projenin parçası gibi görünüyor. Çünkü emperyalizmin oyunu uzun zaman önce Aleviliği İslam dışı göstermekle başlamıştı. Bu oyunun aktörleri de kendilerini göstermeye başladılar. Batı demokrasilerinde demokrasiyi taçlandırdıklarını söyleyen birçok devletin de benzer kararlar alacağını biliyoruz. Umarım devletimiz kışkırtmalara ve parçalanmalara karşı strateji geliştirir. Bizler bu konuda daha önce uyarılarda bulunmuştuk ama ne kadar dikkate alınıyor bilmiyoruz. Umarım çok geç olmadan gerekli önlemler alınır.

"Yunan hükümetinin aldığı bu karar sanki İslam’ı tanıyor gibi görünse de öyle bir şey yok. Bu Aleviliği ayrı bir din gibi gösterme projesinin bir parçası. Yunanistan, Almanya gibi devletler Alevileri yeni mi fark etti? Burada amaç Türkiye Cumhuriyeti’ni zayıf göstermek, İslam’ı parçalamak ve bu süreci hızlandırmaktır. Bu konuda İslam toplumunun çok uyanık olması lazım. Alevi-Sünni kardeşliğinin çok zor bir sınavdan geçtiğini düşünüyorum. Alevi-Sünni ayrımını körükleyecek adımlar atılıyor, bu nedenle zaman kardeşlik zamanıdır."

'ALEVİ DEDELERİ OLARAK ÇALIŞMALARA GÖNÜLLÜYÜZ'

"Biz Ocakzadeler Meclisi olarak 'Ali’siz Alevilik' gibi Aleviliği İslam’ın dışında göstermeye çalışanlara karşı bir mücadele birlikteliği oluşturduk. Bu mücadele birlikteliğini biz pratiğe de geçirmek istiyoruz. Cemevlerinin terör merkezleri olmasının önüne geçmek gerektiğini savunuyoruz. Eğer bunun önü alınmazsa yarın cemevlerinde terör örgütü yuvalarını görmeye başlayacağız. Geçmişte nasıl DHKP-C’yi gördüysek gelecekte de görmeye başlarız. Bu nedenle devletimizin Alevi ve Sünni toplumunun kardeşliğini kuvvetlendirecek hamleler yapması gerekiyor. Biz Alevi dedeleri olarak bu çalışmaya gönüllü olarak varız. Bu kardeşliği çoğaltacak birçok projemiz var. Eğer bu anlamda bizimle gerekli çalışmalar içerisine girilirse ciddi adımlar atacağımızı biliyoruz."

Yunanistan alevi önderleri azınlık cemevi