Allah akıl fikir versin Ünal Çeviköz
CHP Milletvekili ve Genel Başkan Dış Politika Danışmanı Ünal Çeviköz, partisinin Tezkere'ye "Hayır" oyu vermesinin nedenini açıklarken, akıllara durgunluk verecek şeyler söyledi: "ABD 20 yıldır sürdürdüğü Afganistan mücadelesini askerlerini çekerek sonlandırdı. Artık dünyada sorunların çözümü askeri yöntemlerle değil, siyasi yöntemlerle aranmaya başlandı." Yani, "Irak ve Suriye'nin kuzeyinden askerlerimizi çekelim, PKK/PYD ve efendileri ABD'ye karşı yürüttüğümüz savaşı sonlandıralım, yeniden müzakerelere dönelim." diyor.
ABD Afganistan'dan neden çekildi? "Çok müzakereci ve barışçı", "Savaş yerine siyasi çözümden yana" olduğu için mi çekildi? Yenildi, yenildi... Savaşı kaybetti... İşgali sürdüremedi... Çekilmek zorunda kaldı. Yüzbinlerce Afgan'ın kanını döktükten sonra defolup gitti.
Ne işi vardı Afganistan'da? Bunun nedenini Dışişleri Bakanları Condelezza Rice, Pentagon'un Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) kararından sonra şöyle açıklıyordu: "24 ülkenin haritasını değiştireceğiz". Ne demekti bu? Kuzey Afrika'dan Asya'nın derinliklerine kadar, ama ağırlıklı olarak Batı Asya'da, milli devletleri parçalayıp çökerteceğiz. Ya da kurulmasını önleyeceğiz. Bu ülkelerde ABD tahakkümünü gerçekleştireceğiz. ABD'nin bölgemize saldırısı ve bunun ilk adımı Afganistan işgali böyle başladı. 30 yıldır bölgemizi ve dünyayı kan revan içinde bıraktılar.
Afganistan bugün barış, özgürlük ve huzurla kucaklaşıyorsa, bunun tek nedeni ABD emperyalizmini alt etmesidir. Tıpkı bizim yüz yıl önce yaptığımız gibi. Çin Halk Cumhuriyeti'nin, Kore'nin, Vietnam'ın ve bağımsızlık savaşı veren diğer ülkelerin yaptığı gibi. İstiklâl Savaşı'mıza önderlik edenlerin kurduğu partinin günümüzdeki Dış Politika Danışmanı'na neler anlatıyorum? Ey, Ünal Çeviköz Bey! Emperyalizm demek, baskı, sömürü, bölünme ve tahakküm demek. Emperyalizmle savaş, yani İstiklal Savaşı ise, bağımsızlık, özgürlük, birlik ve dayanışma demek. O sizin, sorunların siyasetle çözüldüğü savaşsız dünya tanımınız, dünyamızın ABD emperyalizmini bütünüyle alt etmesiyle gerçekleşecek. İşte insanlık ABD emperyalizminin peş peşe yenilgilerinden sonra, Asya merkezli bu çağdaş rotaya girdi.
Dünyada emperyalizm varolduğu sürece, ne yazık ki, siyaseti silah belirliyor. Askeri düzlemde güçlü olan, siyasal alanda da güçlü oluyor. Ne söylemişti Kontrgerilla'nın teorisyenlerinden David Galula: "Haklı ve meşru olmak boş şeylerdir. Sorunu şiddet çözer". Yani, milletlerin ABD emperyalizmine tepkisi istediği kadar haklı nedenlere dayansın, silahlı gücümüzle onu bastırırız. Ama işte her zaman böyle olmuyor. Milletler kurtuluş savaşlarıyla, önce emperyalizmin silahlı gücünü alt ediyor, sonra da siyasal alanda bağımsızlık ve özgürlüğüne kavuşuyor.
Ünal Çeviköz bizim Irak ve Suriye'nin kuzeyinde asker bulundurmamızı, ABD'nin Afganistan işgali örneğiyle anlatıyor. Pes doğrusu! Adam 12 bin kilometre öteden gelmiş, önce Afganistan'ı, sonra da Irak ve Suriye'yi işgal ediyor. Bizim Irak ve Suriye'de asker bulundurmamızı ise, buna benzetiyor. Adam emperyalist, işgalci. Biz ise, O'nunla savaşıyor ve sınır güvenliğimizi sağlamak, piyonlarını temizlemek için Irak ve Suriye'de asker bulunduruyoruz. Sık sık, "Suriye'de ne işimiz var" çıkışları yapan Ünal Çeviköz'ün, bir kerecik, "ABD'nin Suriye'de ve bölgemizde ne işi var" dediğini duydunuz mu?
Yok, söylemez, efendilerini üzmez. Ünal Çeviköz Tezkere'ye "Hayır" oyu vermekle ve bunun nedenini açıklayan sözleriyle, ABD'nin hizmetinde olduklarını bir kez daha ilan ediyor. Kuşkusuz bu görüşler sadece kendisinin değil, Dış Politika Danışmanlığı'nı yaptığı partisinin görüşleridir.
Cumhuriyet'imizin kuruluşunun 98. yıldönümünü kutlarken, tartıştığımız konulara bakın. Olsun, Türkiye Cumhuriyeti zaten emperyalizm ve iş birlikçilerini mahv ve perişan ederek kuruldu. O'nu ilelebet yaşatmak ve güçlendirmek için de bunlarla mücadelemizi sürdüreceğiz.
