Almanya’daki Batı Balkan işgücü azalacak mı?
Batı Balkanlar Düzenlemesi ile ülkedeki işgücü açığını kapatmaya çalışan Almanya’da yeni hükümet bu konuda nasıl bir yol izleyecek? Yeni hükümetin yıllık vize sayısını 50 binden 25 bine düşürülmesi gündemde. Uzmanlar, bu adımın Almanya’nın işgücü piyasasına zarar verebileceği uyarısında bulunuyor
Aydınlık Avrupa
Editor
Almanya’da “Batı Balkanlar Düzenlemesi” (Westbalkanregelung) kapsamında ülkenin işgücü piyasasına dahil olan çok sayıda insan var. Halihazırda Arnavutluk, Karadağ, Kuzey Makedonya ve Sırbistan gibi ülkeleri kapsayan düzenlemeyle Almanya işgücü açığını bir ölçüde kapamayı hedefliyordu.
YILDA 400 BİN EKSİK
2015 yılında yürürlüğü giren düzenleme, uzmanların yılda en az 400 bin olarak hesapladığı işgücü açığına bir yanıt. Bir diğer amaç, bu ülkelerden gelen iltica başvurularını azaltarak Almanya’ya göçmek isteyen insanlara işgücü piyasasında belirli bir yer açmak.
Rakamlar bu hedefin en azından bir ölçüde yakalandığını söylüyor. İltica başvurularının sayısında keskin bir düşüş var. Batı Balkanlar’dan gelen göçmenler giderek daha fazla işgücüne dahil oluyorlar. En çok çalıştıkları yerler inşaat, restoran ve oteller. Son hükümet döneminde yıllık verilen vize sayısı yılda 25 binden 50 bine yükseltildi.
Fakat muhtemel yeni hükümetin iki koalisyon ortağı CDU/CSU ve SPD bunu değiştirecek gibi görünüyor. Koalisyon görüşmeleri sürerken devam eden ilgili partiler arası çalışma grubu olan çalışma ve sosyal işler çalışma grubunun raporunda Batı Balkanlar düzenlemesinden hiç bahsedilmiyor. Çalışma grubunun hazırladığı ön belgede de yıllık 50 bine çıkmış olan vize sayısını yılda 25 bin kişiyle sınırlamak istedikleri belirtiliyordu.
Alman Taz gazetesine konuyu yorumlayan İstihdam Araştırmaları Enstitüsü’nden (IAB) ekonomist Herbert Brücker, bu uygulamanın kaldırılmasının iyi bir fikir olmayacağını söylüyor. Brücker, “Bu insanlar işgücü piyasasında çok iyi ve önemli durumdalar” diyor.
İSTİKRARLI İŞGÜCÜ
IAB’nin çalışmasındaki sonuca göre Batı Balkan ülkelerinden gelen bu kişilerin yaklaşık yüzde 95’i Almanya’ya geldikten üç ya da dört yıl sonra hala çalışmaya devam ediyor. Brücker bu oranı “İstihdam oranı açısından, işgücü piyasasındaki diğer tüm göçmen gruplarından daha iyiler. Hatta birçok yerliden çok daha başarılılar” sözleriyle kıyaslamaya tabi tutuyor.
Ayrıca bu işgücü grubunda sosyal yardımlara bağımlılık neredeyse hiç yok. Düzenleme kapsamında işgücüne katılan insanlardan özel bir beceri sertifikası ya da diploması istenmiyor. Buna rağmen Brücker’e göre bu grup, vasıf seviyesi bakımından beklenenden yüksek bir işgücünü temsil ediyor.
Brücker, Almanya’nın çalışan nüfusundan her yıl 400 bin eksilme olduğunu belirterek “Onların yerini öyle ya da böyle doldurmak zorundayız” diyor ve bunun için “İyi işleyen kanalları azaltmaya devam edersek, o zaman problemle karşılaşırız” diye ekliyor.
Almanya’da Türkiye’yi hedef alan ödev! Veliler imza kampanyası başlattıAvrupa
