Aluform-Pekintaş mücadelesinde 400 gün geride kaldı

Türk Metal Sendikası'nda örgütlenmeye gittikten sonra işveren tarafından farklı gerekçelerle işten çıkarılan Düzce'de faaliyet gösteren Aluform Pekintaş fabrikası işçilerinin mücadelesinde 400 gün geride kaldı. Bu süreçte, işçilerin eylem yapmaları valilik kararıyla 4 kez yasaklandı. Yasakların ardından fabrika önüne direniş çadırı kuran işçiler defalarca yerlerinden uzaklaştırılmaya çalışıldı. Eylem alanlarına hafriyat döküldü. Yargıdan işçiler lehine karar çıksa da uygulanmadı. İşçiler, sendika avukatı ve Türk Metal Sendikası Düzce Şube Başkanı süreci Aydınlık'a anlattı.

SONUNA KADAR MÜCADELE

Türk Metal Sendikası Düzce Şube Başkanı Bünyamin Koç, hem şube hem sendika olarak işçilerin yanında olduğunu vurguladı. Sendikal örgütlenmede işverenin tutumu gerçekten belirleyici olduğuna işaret eden Başkan Bünyamin Koç şöyle konuştu: "Biz hukuki açıdan mahkemeleri kazandık zaten. İşçi arkadaşlarımızla da sürekli irtibat halindeyiz. İşveren diyaloğa kesinlikçe açık değil ancak avukatlarımız üzerinden iletişim kurabiliyoruz. İstinaf sürecinde olan kararların da bugün yarın yine lehimize sonuçlanacağını biliyoruz. Arkadaşlarımızı asla yalnız bırakmayacağız. Sonuna kadar devam edeceğiz."

'TAHAMMÜL KALMADIĞINI GÖSTERİYOR'

Sendikanın yetkili avukatı Doğan Eser, bir yılı aşkın süredir devam eden bir sendikal çekişme söz konusu olduğunu hatırlatarak şunları kaydetti:

"İşten çıkarılan işçiler bir yılı aşkın süredir eylem yapıyor. Şu an geldiğimiz noktada davalardan bir kısmında, işe iade ve sendikal tazminat, karar verildi ve şu an istinaf sürecinde. Bir kısım yargılamalarsa ilk derece mahkemelerinde devam ediyor. Bu sürece yapılan müdahaleleri bir hukuk insanı olarak endişe verici buluyorum. Çünkü bu üç kişinin yaptığı bir eyleme karşı yapılan bir müdahale değil sadece demokratik bir ülkede, bir demokratik tepkinin gösterilmesine karşı tahammülün kalmadığını gösteren bir durum. Beni bir hukukçu olarak rahatsız eden budur.

'KAYGI VERİCİ'

"Üç işçinin orada demokratik tepki göstermesinin kimseye olumsuz etkisi olmayacaktır. Ama işçiler bunlar için defalarca emniyete çağrıldılar, savcılığa götürüldüler, imza yükümlülüğü altına alındılar. Bizim avukat olarak onlar adına bir hak mücadelesi yürütürken elimizdeki tek argüman hukuk ve kanunlardır. Bu argümanları kullanamıyorsak eğer o zaman biz avukat olarak kendimizi çaresiz hissederiz. Bu nedenle kaygı verici görüyorum. Öte yandan biz onların tüm haklarını elde etmek için tüm mücadelemizi sürdüreceğiz."

'ONUR MESELESİ OLDU'

İşten çıkarılan Yasin Taştekin de "Artık nice yıllara diyeceğiz. Bizi emniyetten olduğunu öne süren kişiler aramaya başladı. Bizi artık bu işten vazgeçirmek için sürekli arayanlar var. Biz de yine suç duyurusunda bulunduk yine. Ama bu iş artık bizim için onur meselesi oldu. Sonuna kadar devam edeceğiz." dedi.