Amanoslarda üzüm hasadı sürüyor. Özel şirket alımları durdurdu

Amanosların eteklerinde dünyanın en kaliteli siyah üzümünü üreten üreticiler, her türlü imkansızlıkları, imkâna dönüştürerek üretimi sürdürüyor. Hatay’ın Hassa ilçesinde birinci hasat siyah üzümler toplanmaya başlandı. Siyah üzümlerin ardından sert beyaz üzümler hasat edilecek. Üreticiler, eylül ayının sonuna kadar sürecek olan hasattan bu yıl 100 bin ton yaş üzüm, 6 bin ton da kuru üzüm bekliyor.

‘DEVLET DESTEĞİ ARTIRILSIN’

Aydınlık’a konuşan üzüm üreticileri, öncelikle devlet desteklerinin artırılmasını istiyor. Pazar sorunu yaşayan üretici, bağda kilosu 3 lira olan üzümün markette 15 liraya satılmasına da tepkili.

Hassa Ziraat Odası Başkanı Mehmet Şahiner, “Bu üzümler kızlarımızın çeyizi, oğullarımızın düğün masrafı olacak.” dedi. İlçenin en büyük geçim kaynağının bağcılık olduğunu belirten Şahiner, şöyle konuştu: “Bizim üzümlerin büyük bölümü sofralık ama diğer taraftan kurutma, pekmez, pestil, cevizli sucuk da yapılmakta. Bu sene 100 bin ton üzüm bekliyoruz. Bu topraklarda yetişen üzümün tadı, aroması çok farklı. Havasından, suyundan, toprağından ötürü başka yerler ile kıyaslanamaz. Hasadımız bütün üreticilere bereket getirsin diyorum.”

Üretimin iyi dlduğunu fakat sıkıntılarının da bulunduğunu söyleyen Şahiner, devletin mazot ve gübre desteği dışında bir desteği olmadığını belirterek, “Üzüm kalitesinin artması, ürün rekoltesinin yükselmesi ancak desteklerle mümkün. Bu bağlardan en az 500 işçi ekmek yemekte, 500 bağ sahibi hayatını devam ettirmekte. Dünyadaki ekonomik kriz bizim işlerimize de yansıdı. Biz çalışmaya, ayakta kalmaya ve üretmeye devam edeceğiz. Bizim talebimiz devlet desteğinin artırılması. Zedelenmiş üzümler meyve suyuna gidiyordu, bir hafta ertelenmiş, ilgili kurumlardan bu anlamda destek bekliyoruz ve üreticimiz zarar etmesin.” çağrısında bulundu.

‘ÖZELLEŞTRİME BİZİ ZARARA UĞRATTI’

Üretici Burhan Yavuz da iç piyasanın darlığından ötürü kuru üzüme yöneldiklerini belirterek şöyle konuştu: “Bizim bölgemizde kuru üzüm tahmini 6 bin civarındadır. Kuru üzümü Gaziantep ve iç bölgelerimizde pazarlamasını yapıyoruz. Kuru üzümlerimizi Gaziantep'teki depolarımıza götürüyoruz. Burada paketleyip, Almanya, Hollanda ve İngiltere'ye gönderiyoruz. Elimizde kalanları ise iç piyasaya sürüyoruz.”

Mazot ve gübre desteğinin az olduğunu söyleyen Yavuz, TEKEL’in özelleştirilmesi ile üreticinin zarara uğradığını anlattı. Yavuz, “İkinci sınıf üzümü TEKEL’e veriyorduk. Özelleştirmeden kaynaklı, mey rakı bir hafta alım yaptı, yaklaşık 10 gündür alımı durdurdu. Ne zaman alacağını bilmiyoruz. Gönül isterdi ki TEKEL özelleştirilmesin. TEKEL özelleştirilmeden önce devlet bizim maliyeti çıkarır, ona göre fiyat verirdi ve ona göre çiftçi rahat ederdi. Şu an maliyetlerin altında alım yapılıyor, çiftçi eziliyor. Buna acil bir önlem alınması gerekir. Üzüm çürür ve bizim piyasa etkilenir. Girdiler mutlaka aşağı çekilmelidir.” ifadelerini kullandı.

Yavuz, sofralık üzümün geçen sene fiyatı olan 3-4 liradan satıldığı bilgisini verdi, tüketiciye 15 liradan satılmasından şikâyet etti. Çözümün ise kooperatifleşmede olduğunu belirtti.