'Ambargolara rağmen kimseye muhtaç değiliz'

Savunma Sanayii Başkanlığı ve Konya Sanayi Odası iş birliğiyle Selçuklu Kongre Merkezi'nde Konya Savunma Sanayi Tedarikçi Buluşmaları düzenlendi. Buluşma öncesinde ASELSAN Konya Tesisleri'nde incelemelerde bulunan Savunma Sanayi Başkanı İsmail Demir, yetkililerden bilgi aldı. Ardından, programın gala yemeğinde açıklamalarda bulunan Demir, ASELSAN Konya Tesisleri'nin, savunma sanayiinin ana oyuncularından ve savunma sanayi stratejisinin bir parçası olduğunu, şirketlerinin Anadolu'ya güveni ve sanayi teşvik anlamında öncülük yapma konusunda inisiyatif almalarının güzel bir örneği olduğunu söyledi.

Savunma sanayiinde, tam bağımsız Türkiye'nin bir vizyon olduğunu ifade eden Demir, en büyük arzularının sanayi alt yapısının yayılması olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:

“Bu kapsamda belirli derinliklerin oluşturulması, yurdun dört bir köşesinden birbirini tamamlayan teknolojiler ve kabiliyetlerin inkişaf ederek, sanayi alt yapısını daha da ileriye taşımak ve bunun mızrak ucunu teşkil eden savunma sanayisinde de yeni atılımlar ile yeni kabiliyetlerin bu sayede geliştirilmiş olmasını istiyoruz. Bugün Türkiye, küresel tedarikçilerin çıkardığı tüm zorluklara ve uyguladığı gizli-açık ambargolara rağmen, milli çıkarlarını koruma doğrultusunda yapması gereken harekatları kimseye muhtaç olmadan yapabilir durumda ve bu konuda kendisini ispatlamış durumdadır.”

ALT SANAYİ MECBURİYETİ

Demir, savunma sanayiinde elde edilen başarıların, vakıf şirketlerinden özel şirketlere, KOBİ'lerden üniversitelere, araştırma merkezlerinden, çeşitli yapılanmalara kadar büyük ve güçlü bir ekosistem tarafından oluşturulduğunu belirtti.

Savunma Sanayii Başkanlığının, yüksek katma değer üreten KOBİ ve yan sanayiinin geliştirilmesine büyük önem verdiğini aktaran Demir, “KOBİ ve yan sanayiinin geliştirilmesi kadar üzerinde önemle durduğumuz diğer bir konu ise projeler kapsamında yerli sanayimizin imkan ve kabiliyetlerinin maksimum ölçüde kullanılmasıdır. Bu amaçla, projelerde ana yüklenicilerimize alt sanayi kullanma, sanayi katılım faaliyetleri mecburiyeti koşmakta ve bunu çok yakından takip etmekteyiz.” ifadelerini kullandı. Demir, bu kapsamda sektörün, proje, insan kaynağı, ürün ve altyapı yetenek envanterinin çıkartılması, sektörel yeteneklerin ve kapasitelerin değişik aşamalarda, farklı kategorilerde ve süreklilik içerisinde değerlendirilmesi, firmaların desteklenmesi amacı ile yürütülen çalışmaların da devam ettiğini anlattı.

KREDİLER 300 MİLYON LİRAYA ULAŞTI

Savunma Sanayii Yatırım ve Geliştirme Faaliyetleri Destekleme Programı kapsamında bir yatırım fonu kurulduğunun da müjdesini veren Demir, sözlerini şöyle tamamladı: “Program ile savunma, anayurt güvenliği, havacılık ve uzay sanayi alanlarında faaliyet gösteren yerli sanayi kuruluşlarının desteklenmesi maksadıyla ihtiyaç duyulan yatırım ve ihracatlarının finansmanı için Türk lirası üzerinden kredi kullandırıyoruz. Program kapsamında sunduğumuz kredilerin büyüklüğü 300 milyon liraya ulaştı. Kurduğumuz fon ile muhtelif yatırımları gerçekleştirmek, çığır açıcı projeleri yatırım haline getirmek ve ürünleştirmek istiyoruz. Önümüzdeki dönemde de sistem bazında belirli bir olgunluğa gelen savunma sanayimizin teknolojik derinliğinin artırılması ve büyük zorluklarla elde edilen bilgi birikimi ve yeteneğin devamının sağlanabilmesi için savunma sanayinde faaliyet gösteren yan sanayi ve KOBİ'lerin geliştirilmesi, teknolojik derinliklerinin ve rekabet edilebilirliklerinin artırılmasına yönelik çalışmalara devam edeceğiz.”

STM'DEN YEREL ATILIM

Türkiye’nin teknoloji odaklı ilk düşünce merkezi STM ThinkTech, Konya ve Karaman illerinde, savunma sektörünün geliştirilmesi için önemli bir niyet anlaşmasına imza attı.

STM Savunma Teknolojileri, danışmanlık hizmetleri alanında önemli bir projeye daha hazırlanıyor. Savunma Sanayii Başkanlığı öncülüğünde, NATO’dan, ülkemizdeki sivil ve yerel kuruluşlara kadar geniş bir yelpazede danışmanlık hizmeti sağlayan STM ThinkTech; yerli ve milli sanayi üretim ekosistemine ilişkin analiz ve karar destek sistemi geliştirme yetkinliğini, Gaziantep’in ardından Konya ve Karaman bölgesine taşıyacak.

YÜKSEK KATMA DEĞERLİ SAVUNMA ÜRÜNLERİ

Konya Savunma Sanayii Tedarikçileri Buluşmaları kapsamında; STM, Mevlana Kalkınma Ajansı (MEVKA), Konya Sanayi Odası (KSO), Karaman Ticaret ve Sanayi Odası (KTSO) ve Bütünsel Güvenlik, Sağlık ve Teknoloji Kümelenmesi Derneği (BÜSAT) arasında 18 Kasım Perşembe günü niyet anlaşması imzalandı. Anlaşma, “Bölgedeki KOBİ’lerin Savunma Sanayine Entegrasyonu ve Konya ve Karaman İllerinde Savunma Sektörünün Geliştirilmesi” için birlikte çalışabilirliği kapsıyor.

Anlaşma, KOBİ’lerin savunma sanayine entegrasyonu için, son 6 yıldır Huğlu-Üzümlü-Beyşehir ve Konya’da yapılan faaliyetlerin, Konya ekosisteminin geliştirilmesine ve Karaman’a da yansıtmayı amaçlıyor. Bu kapsamda belirlenecek savunma sanayi ve yakın sektörlerde potansiyel taşıyan firmaların; üretim altyapısı, yüksek katma değerli ürün/teknoloji fırsatlarının analiz edilerek, destekleme model önerilerinin sunulması, saha çalışması ve raporlama faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi hedefleniyor.

BÖLGESEL KALKINMA İÇİN ÖNEMLİ BİR KALDIRAÇ

İmza törenine katılan STM Genel Müdürü Özgür Güleryüz, şunları kaydetti:

“Uluslararası arenadaki danışmanlık yetkinliğimizin yanı sıra, Anadolu’da da bölgesel kalkınmaya katkı sağlayacak, kaldıraç görevi görecek, danışmanlık projeleri gerçekleştiriyoruz. İlk olarak, 2018 yılında Konya Huğlu ve Üzümlü bölgelerinde konuşlu av tüfeği üreticilerinin verimliliğinin artırılması ve savunma sanayine entegrasyonu için gerçekleştirdiğimiz danışmanlık projesini tamamlamıştık. Gaziantep makine ve metal sanayi ekosisteminin, savunma sanayi sektörüne geçiş yapması ve yüksek katma değerli ürünler üretmesi için başlattığımız projeyi de bu yıl içinde başarıyla geride bıraktık. Bugün imzaladığımız niyet anlaşması ile kalkınma odaklı yeni bir iş birliğinin de adımını atmış bulunuyoruz. Konya ve Karaman’daki sanayicilerimizin, sahip oldukları tecrübe ve potansiyeli ortaya çıkaracak bu proje hazırlığı, bölgedeki ekosisteminin, savunma sanayi sektöründe yüksek katma değerli ürünler üreterek, iç piyasa ve ihracatta rekabet etmesinde, anahtar rol oynayacaktır.”