05 Kasım 2024 Salı
İstanbul 13°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Amerikan rüyasının sonu

‘Özgürlükler ülkesinde’ bir şeyler yanlış gidiyor. Kovid-19 salgını yanlış giden şeyleri tek tek açığa çıkardı. Sağlık sistemi iflas etti, ekonomi tıkandı, uzun gıda kuyrukları oluştu. Birikimini ve sevdiklerini kaybeden ABD halkı sistemi ve ‘Amerikan rüyasını’ sorgulamaya başladı.

Amerikan rüyasının sonu
A+ A-
AKİLE ÇEVİK / RİCHMOND, VİRGİNİA

Sağlık personelinin, hastanelerin ve medikal ekipmanların yetersizliğini tüm dünya duydu. Artık eyalet valileri ve belediye başkanları zamanında ve yeterli tıbbi destek gelmediği için kendi çözümlerini yaratmaya çalışıyor. Trump hükümetinin yetersiz olduğu, süreci iyi yönetemediği ve geç kaldığı tüm basında alenen dile getirilmekte.

En basit örnekle; bir hafta önce oto üreticisi General Motors'a vantilatör üretmesi için emir verdiğini ilan eden Trump'a karşın 4 Nisan 2020 tarihinde General Motors “henüz böyle bir yazılı emir almadıkları” yönünde yanıt verdi. Sürekli "savaş halindeyiz" diyen Başkana kriz masasi doktoru "savaşa tüm ülke girer. Sosyal mesafe kuralının yayılmayı azalttığı bilindiği halde niçin 10 eyalete henüz evde kal emri vermiyorsun" diyerek karşılık verdi.

Bir süredir unutulan azil süreci de zaman zaman üst düzey bürokratlarca dile getiriliyor. En son istihbarat liderlerinden biri hatırlattı ve derhal görevinden alındı. Bu ara kim eleştirel konuşursa görevden alınıyor.

EKONOMİ TIKANDI

Öncelikler sırasında ikinci durumda olan ekonomik duruma bakarsak, kabaca borsa filan kalmadı diyebiliriz. Son 20 senedir uygulanan paradan para kazanma dönemi tıkandı. Teknoloji, bankadaki para, hisse senetleri...Hepsi yalan oldu. Emekli fonlarının hiçbir önemi kalmadı. Şu anda market zincirleri ellerindeki stokları tüketiyorlar ve çoğu kişi başına 10 üründen fazlasını almaya izin vermiyor. Yaklaşık 360 milyon nüfusu olan bir ülkenin yüzde 92’sinde evden çıkmama emri olduğu için nerdeyse tüm işyerleri kapalı. Geride kalan hafta itibariyle 10 milyon kişi işsizlik sigortasına başvurdu. New York başta olmak üzere bazı eyaletlerde Gıda Bankaları (Food Banks) tarafından gıda yardımı kolileri uzun kuyruklarla dağıtılmaya başlandı.

Asıl çiftçide duraklama başlarsa işte o zaman daha büyük toplumsal sorunların baş göstereceği düşünülüyor. Sadece çiftçiyi sübvanse etmekle sorun çözülmez. Tüketiciye gelene kadar geçireceği süreçteki işyerleri de kapalı olduğu için esas kriz o zaman yaşanır. Örneğin; zengini de yoksulu da 1 litre süt almak zorunda kalabilir. Şimdiden insanları beslemeye başlayan devlet ilk iş olarak insanların karnını doyurmaya çalışacak. Yani bir çeşit kamu kontrollü sisteme geçiş süreci ortaya çıkabilir.

SOSYAL YAŞAM

Normal hayata dönmeye başlanıldığında ise sosyolojik, ekonomik ve politik değişikliklerin oluşması son derece doğaldır. İnsanlar şimdiden şu üç soruya odaklandı: Karnım nasıl doyacak? Çocuklarımın eğitim güvencesi var mı? Sağlık sigortam ne olacak?

Sanırım artık insana daha fazla değer verilen bir döneme girilmek zorunda. Zira tüm valilerin söylemi ilk iş ölümleri azaltıp yayılmayı yavaşlatmak, ekonomi ise ikinci planda.

Dolayısıyla şu an herkes hastanelere maske üretmeye çalışıyor. Lojistik ve dağıtım firmaları gece gündüz teslimat yapıyor.

Tahmin edilen ölüm vakasının 240 bin olarak hesaplanması üzerine birikimini, mal varlığının değerini, daha da önemlisi sevdiklerini kaybeden insanların bir şeylerin farkına varması yakındır.

Bu tür olağanüstü felaket durumlarından başarıyla ve büyümeyle çıkan 1923-1938 arası Atatürk döneminin tüm dünyaya örnek olması dileklerimle…

ÖLENLER PARKLARA GÖMÜLEBİLİR

ABD’de yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının merkezi haline gelen New York şehrinde, salgından ölenlerin parklara gömülmesi tartışmaya açıldı. New York Meclisi Sağlık Komisyonu Başkanı Mark Levine, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, salgında hayatını kaybedenlerin her gün artmasından dolayı cenazelerin geçici olarak parklara gömülebileceğini belirtti. Levine, New York'ta salgının sağlık sistemi ile morgların ve cenaze evlerinin sınırlarını zorladığını belirterek, “11 Eylül’e eşdeğer bir durumla uğraşıyoruz. Hastane morgları, cenaze evleri, mezarlıklar da öyle. Daha fazla kaynağa ihtiyacımız var” ifadelerini kullandı. Amaçlarının, İtalya’daki gibi askerlerin kilise ve sokaklardan cenaze toplanmak zorunda kaldığı görüntülerden kaçınmak olduğunu belirten Levine, “Bu krizde yaşamı kurtarmaktan daha önemli bir şey yok. Ancak ölülerimizi halletmemiz için daha fazla kaynağa ihtiyaç duyduğumuz korkunç gerçeği ile de yüzleşmemiz gerekiyor” ifadelerini kullandı. New York’ta 5 bini aşkın kişi hayatını kaybederken, vaka sayısı 130 bini geçti. Ülkede ise hayatını kaybedenlerin sayısı 10 bini geçerken, vaka sayısı ise 150 bini buldu.

Koronavirüs Atlantik Kapitalizm Amerika emperyalizm rüya sistem tek kutuplu dünya hegemonya