Amik ovasında buğday hasadı devam ediyor: ‘Buğdayda fiyat iyi olursa deprem zararlarını karşılarız’

Hatay’ın Amik Ovasında mayıs sonlarında başlayan buğday hasadı devam ediyor. Hasadın 10 gün daha devam edeceği belirtiliyor. Bu yıl ovada rekolte yüksek. Ancak üreticiler taban fiyatının açıklanmaması nedeniyle dertli. “Önümüzü göremiyoruz.” diyorlar. Bir de ekliyorlar: “Fiyat iyi olursa deprem zararını da karşılarız.”

Amik Ovasında çiftçilerle konuştuk. Bu yıl verimin yüksek olduğunu belirten çiftçiler, dönüm başına 600 ile 800 kilo buğday alınacağını belirtiyorlar. 450 bin dekar alandan, 250 bin ton buğday alınacağı tahmin ediliyor.

Çiftçiler depremden ötürü devletin daha duyarlı olmasını istiyorlar. Gelecek yıl ekebilmek için de buğdayın kilosunun 10 liradan aşağı olmamasını istiyorlar. Çiftçinin önemli bir talebi de Ziraat Bankası’nın depremde zarar gören çiftçilere uzun vadeli kredi vermesi…

Görüştüğümüz çiftçiler, “Biz bu topraklardan gitmiyoruz. Bu topraklarda ekmeye, biçmeye devam edeceğiz. Söylentileri ciddiye almıyor ve dedikoduları çıkaranları kınıyoruz.” diyorlar.

BUĞDAY FİYATLARI AÇIKLANSIN

Kırıkhan Ziraat Odası Başkanı Mehmet Çelik, hükümetten beklentilerini Aydınlık’a anlattı: “Hasadımız devam ediyor ama halen buğday fiyatları açıklanmadı. Çiftçimiz tüccara mı, fabrikaya mı, TMO’ya mı, yoksa lisanslıya mı verecek bilemiyor. Fiyatlar bir an önce açıklansın ve insanlar nereye vereceğine karar versin. Geçen sene destekleme verildi, yeterli değildi. Sayın Cumhurbaşkanımızı tebrik ediyoruz. Konuşmasında “ekilmeyen alan ve boş alan kalmasın” diyor, güzel söylüyor ama fiyatlar açıklanmadığından sıkıntıdayız.

Buğdayda kilonun 10 lira olmasını bekliyoruz. Devletimiz fiyatları açıklarsa çiftçi biraz önünü görecektir. Bu sene girdiler yüksek, bir kilo buğdaya bir kilo ilaç alamıyoruz. Bir noktanın altını daha çizeyim, Kırıkhan ilçeye gelmesi gereken deprem zararı ve tarım desteği gelmedi. Bir sürü arkadaşın traktör ve diğer tarım araçları enkaz altında kaldı. Bu sorunlarımızı büyüklerimiz bilsin istiyoruz.”

‘HİBE DEĞİL KREDİ İSTİYORUZ’

Çiftçi Mehmet Çekinmez: “Depreme rağmen üretimimize devam etmekteyiz. Hasadımız yapılıyor, verim olarak iyi. Ben bir hafta önce hasadımı yaptım, götürdüm ve tüccara teslim ettim. Fiyatını halen bilmiyoruz. TMO’ya teslim edemiyorum çünkü gübre, mazot gibi girdileri tüccardan alıyorum. Mecburen tüccara vermek zorunda kaldım. Depremde 7 tane traktörüm enkaz altında kaldı. Yine 8 kardeşimin evleri yıkıldı. Şu güne kadar bir çiftçi olarak devleti halen yanımda göremedim. Bana devlet üç çadır verdi, yardımlarına teşekkür ediyorum ama benim üretimime devam edebilmem için traktör lazım. Eşin dostun traktörü ile işimi yapmaya çalışıyorum. Zor günümüzde devletimizi yanımızda görmek istiyorum.

Hatay çiftçisine daha fazla destek verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Devlet bize 5 yıllık Ziraat Bankası aracılığıyla traktör alabilmemiz için kredi verebiliyor. Devlet tarım aletleri enkaz altında kalanlar için 5 yıl değil de 10 yıllık kredi açsın. Faizini yine al, parasını yine al, ben hibe istemiyorum ama bana zaman tanı öyle ödeyeyim. Ben ilk beş yılda traktör borcumu ödeyeyim, diğer 5 yıl içinde yıkılan evlerimi yapayım. Ben hibe değil, geri ödemeli zaman tanınan bir kredi istiyorum.

Büyüklerimize bir arzım daha var: Benim atalarım bizleri İç Anadolu bölgesinden ‘size ihtiyacım var’ diyerek Hatay sınır bölgelerine yerleştirmiş. Biz 4 nesildir bu topraklarda yaşıyoruz ve yaşamaya devam ediyoruz. Depremden bu yana bir dedi kodu yayıldı: ‘Hatay’ı insanlar terk ediyor.’ Biz Türk vatandaşı olarak Hatay’ı terk etmeyeceğiz. Umarım sesimizi devletimiz duyar.”