28 Kasım 2024 Perşembe
İstanbul
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Anadolu kadınının ellerini ve buğdayı eleklere işledi

Sanatçı Loya Kader Öztürkmen tarafından bölgedeki materyaller kullanılarak sanat eserine dönüştürülen elekler, Kenan Yavuz Etnografya Müzesi’nde sergilenecek.

Anadolu kadınının ellerini ve buğdayı eleklere işledi

 Uluslararası platformların yanı sıra deneyim turizminde özgün örnekler ortaya koyması nedeniyle Kültür ve Turizm Bakanlığı 2022 Özel Ödülü’ne de layık görülen Bayburt’un Beşpınar köyündeki Kenan Yavuz Etnografya Müzesi’nde, Anadolu’nun kadim kültürünü, sosyal yaşamını ve güzelliklerini sanatla buluşturmak amacıyla “Sanatçı Yerleştirme Programı” başlatıldı.

Bu kapsamda müzenin sanat atölyesinde çalışmalarını sürdüren Loya Kader Öztürkmen, “Eleğin Hafızası Projesi” çerçevesinde müzenin çevresindeki materyalleri kullanarak, yaklaşık bir aylık çalışmanın ardından 13 eleği sanat eserine dönüştürdü. Anadolu kadınının ellerinden kesitlerin yer aldığı, iç yüzeyinde yörenin endemik bitkileriyle Bayburt’un renklerini sunan eserler, eylül ayında müzede sergilenecek.

Sanatçı Loya Kader Öztürkmen, projeyle Anadolu kadınlarının yaşamını betimlediğini söyledi. Eserlerinde tamamen yöreye ait materyaller ile bitkileri kullandığını anlatan Öztürkmen, sözlerini şöyle sürdürdü: “Atatürk’ün dediği gibi ‘dünyada her şey kadının eseridir.’ Anadolu’da da aynı şekilde. Burada beslenmek, yaşam çok güç. Dolayısıyla kadının emeği çok büyük ve bunu betimledim. Elek benim için algıyı temsil ediyor. Burada da güzel bir buluşma gerçekleşti. Topraktan toplanan buğday, sofralara gelirken elek üzerinden geçiyor. Dolayısıyla yaşamı temsil ediyor.” Öztürkmen, proje içerisinde bir de büyük elek bulunduğunu ifade ederek, “12 parçalık eleğimde her biri ayrı devinim halelinde Anadolu kadınının ellerinden bir kesit sundum. Büyük olan elek çalışmamızda ise buğdayı ele aldım. Diğer 12 parçalık küçük eleklerde yörenin endemik bitkileri yer aldı. Büyük olan elekte yine Anadolu kadınlarının toprağı ekip biçtiği elleri yer alıyor.” dedi.

Son Dakika Haberleri