23 Aralık 2024 Pazartesi
İstanbul 14°
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Anadolu'da 'Balkan vaşağı' izlerine rastlandı

Vaşaklar üzerine yürütülen bilimsel araştırma projesi sonucu, nesli kritik derecede tükenme tehdidi altında olan Balkan vaşaklarının Anadolu'da da yaşam alanının bulunduğuna ilişkin veriler ortaya konuldu.

Anadolu'da 'Balkan vaşağı' izlerine rastlandı
A+ A-

Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü ile Doğa Araştırmaları Derneği arasında 2009'da imzalanan "Vaşak Araştırma Protokolü" kapsamında 12 yıllık çalışma sonucu ilginç verilere ulaşıldı.

Uluslararası Doğayı Koruma Birliği (IUCN) Kedigil ve Avrupa Büyük Etçil Uzman Grubunda Türkiye'yi temsil eden ve protokol kapsamındaki araştırmayı yürüten Dr. Deniz Mengüllüoğlu, vaşakların tespiti için 50 fotokapanla takip yapıldığını, yakalanan 9 hayvana GPS vericili tasma takıldığını söyledi.

Anadolu Vaşak Projesi ile bu coğrafyada yaşam alanı bulan Kafkas vaşağıyla ilgili ayrıntılı verilere ulaşıldığını anlatan Mengüllüoğlu, araştırma sırasında sürpriz bir bilgiyle karşılaştıklarını da belirtti.

Türkiye'de sadece Kafkas vaşağı alt türünün yaşadığının bilindiğini ifade eden Mengüllüoğlu, toplanan dışkıların analizi sonucu Antalya'da bulunan genetik örneklerin Balkan vaşağı alt türüne ait olduğunu saptadıklarını dile getirdi.

Mengüllüoğlu, bu sonuca ilişkin bilimsel makalenin MDPI Genes dergisinde yayımlandığını söyleyerek, şu bilgileri verdi:

"Balkan vaşağı dediğimiz Balkanlar'a has vaşak alt türünün Türkiye'nin batı kesiminde de bulunduğunu belirledik. Bu da ilk defa ortaya çıkan bir bilgi oldu. Nesli kritik derece tehlike altında olan bir alt tür. Balkan coğrafyasında birey sayısı sadece 50 kadar. Bu alt türün Anadolu'da da yaşadığını ortaya çıkarmış olduk. Güneybatı Anadolu'da halen yaşıyorlar. Önemli bir veri. Çünkü şu anda Avrupa'da Balkan vaşağını kurtarmakla ilgili projeler yapılıyor."

Anadolu'daki Balkan vaşağı alt türüne ait bireylerin henüz görüntülenemediğini, bu türün sıklıkla Kafkas vaşağıyla karıştırıldığını anlatan Mengüllüoğlu, projenin 2023 yılına kadar süreceğini, bu süreç içinde görüntülemeyi umduklarını kaydetti.

'TÜRKİYE'DEKİ VAŞAK YOĞUNLUĞU ÇOK DAHA FAZLA'

Leibniz Yaban Hayatı Araştırmaları Enstitüsü, Rufford Koruma Vakfı, Alman Akademik Değişim Programı ve Nallıhan Turizm Gönüllüleri Derneğince desteklenen projeyle Kafkas vaşağına ilişkin de önemli bilgilere ulaşıldığını aktaran Mengüllüoğlu, "Bunlardan biri, örneğin sadece tavşanla besleniyor olmaları. Avrupa'da vaşaklar, karaca ya da geyik gibi otçullarla besleniyor. Öte yandan, burada genetik çeşitlilik çok yüksek. Türkiye'deki vaşak yoğunluğu diğer ülkelere göre çok daha fazla. Diğer ülkelerin 2 katı diyebilirim. Daha iyi korundukları ya da insanlara çok fazla görünmedikleri için olabilir." ifadelerini kullandı.

Proje kapsamındaki 12 yıllık çalışmayı "Anadolu'nun Vaşakları" adıyla belgesele dönüştürdüklerini belirten Mengüllüoğlu, kısa süre içinde yayımlanması planlanan eserin, bu anlamda uluslararası farkındalığı da artıracağını düşündüklerini sözlerine ekledi.

Kaynak: AA
Son Dakika Haberleri Balkan Vaşağı IUCN Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü Doğa Araştırmaları Derneği Vaşak Araştırma Protokolü Deniz Mengüllüoğlu