Anayasa Mahkemesi: Grev hakkı işçilerin en güçlü mücadele aracı
Anayasa Mahkemesi, sendikasının aldığı grev kararı doğrultusunda iş yavaşlatma eylemi yapan ve bu nedenle işten çıkarılan işçinin başvurusunu kabul ederek sendika hakkının ihlal edildiğine karar verdi. Kararda, grev hakkının işçilerin en güçlü iş mücadelesi araçlarından biri olduğu belirtildi.
Birleşik Metal İşçileri Sendikası üyesi olan Muharrem Ç'nin çalıştığı iş yeri ile sendika arasındaki toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine sendika 2015 yılı ocak ayında grev kararı aldı. Ancak Bakanlar Kurulu'nun 29 Ocak 2015 tarihli kararı ile grevin ertelenmesine karar verildi. Erteleme kararı sonrası iş yerinde, Muharrem Ç'nin de aralarında olduğu tüm işçiler 2 Şubat 2015-12 Şubat 2015 tarihleri arasında günde 20-25 dakika süren iş yavaşlatma eylemleri yaptı.
30 İŞÇİNİN İŞ AKDİ FESHEDİLDİ
İş yeri, 18 Ekim 2012 tarihli ve 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 70. maddesi uyarınca 16 Şubat 2015 tarihinde Muharrem Ç. ile birlikte 30 işçinin iş akdini feshetti. Fesih gerekçesi olarak, 2 Şubat 2015-12 Şubat 2015 tarihleri arasında Muharrem Ç'nin işe geç başlaması, iş yavaşlatması ve kanunsuz grev eylemlerinde bulunması gösterildi. Muharrem Ç. yapılan feshin sendikal nedenle gerçekleştirilen haksız ve geçersiz fesih olduğunu ileri sürerek işe iade ve sendikal tazminat talepli dava açtı. Yargılamayı yapan Eskişehir 1. İş Mahkemesi 15 Ekim 2015 tarihli kararıyla davanın kısmen kabulü ile Muharrem Ç'nin işe iadesine, sendikal tazminat talebinin reddine karar verdi. İşverenin dosyayı temyiz etmesi üzerine Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 23 Aralık 2015 tarihli ilamıyla kararın bozularak ortadan kaldırılmasına ve davanın reddine kesin olarak karar verdi. Muharrem Ç'de bunun üzerine Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuruda bulundu.
'TOLERANS GÖSTERİLMELİ'
Başvuruyu inceleyen Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu, Anayasa’nın 51. maddesinde güvence altına alınan sendika hakkının ihlal edildiğine karar verdi. Anayasa Mahkemesi ayrıca başvurucuya 18 bin TL manevi tazminat ödenmesine hükmetti. Anayasa Mahkemesi kararında, şöyle denildi: "Grev hakkı, işçilerin ekonomik ve sosyal taleplerini dile getirmelerini sağlayan en güçlü iş mücadelesi araçlarından biridir. İşçilerin ekonomik, sosyal ve çalışma koşullarını etkileyen uygulamalara yönelik kısa süreli, demokratik bir hakkın kullanımı niteliğindeki protesto eylemlerine tolerans gösterilmelidir. Somut başvuruda işveren tarafından başvurucunun sendika hakkına yapılan müdahalenin onun ve başkalarının sendika haklarını kullanmaları üzerinde caydırıcı bir etkiye neden olacağı, buna karşın derece mahkemelerince söz konusu anayasal hakkın gerektirdiği etkili bir yargısal inceleme yapılmaması nedeniyle devletin pozitif yükümlülüklerini yerine getiremediği kanaatine ulaşılmıştır."