Antakya yaraların sarılmasını bekliyor! Bir yılda teslim dediler yüzde 5’i karşılandı

6 Şubat depremlerinde ağır hasar alan Hatay’da yaralar tam manasıyla sarılamadı. Yıkılan binaların molozları kaldırılsa da ağır hasarlı binaların yıkımı sürüyor. “Bir yılda teslim edilecek” denilen konutlar ise teslim edilemedi. TOKİ konutlarının yüzde 80’i tamamlandı ancak bu ihtiyacın yüzde 5’ini karşılıyor. Vatandaşlar konteyner ve prefabrik evlerde yaşamaya devam ediyor. Umutlar tükenmedi, kara kış günlerinde insanlar sıcak evlerine taşınacakları günleri özlemle bekliyor. Kentin önemli sorunu ise imar planının yapılarak merkezde yapılaşmanın bir an önce başlaması. Uzmanlar bunun için de geç kalınmaması gerektiğini belirtiyorlar.

‘ÖNCE ALT YAPI BİTMELİ’

Eski İskenderun Mimarlar Odası Temsilcisi Mimar Koray Tanin ve Mimar Ercüment Kimyon ile Hatay’ın yerleşin sorununu konuştuk. Koray Tanin, bir yıl içinde bütün sorunların çözülmediğini ve yapılaşmanın da yeterli olmadığını belirterek, şöyle konuştu: “6 Şubat Depremi ile maddi ve manevi çok büyük kayıplarımız oldu. Psikolojik, sosyolojik ve maddi tahribata uğramış bir şehir içinde kaldık.

“İskenderun için söyleyecek olursak; altyapı çalışmalarına yeni başlandı, denilebilir. Burada yağmur suyu giderleri, özellikle kanalizasyon giderleri için izale hatlarının çalışmaması, sahildeki yapıların 150-180 santim çökmüş olması, yağmur suyunun gitmemesi… Biz bunları İskenderun Belediye Başkanlığına, Hatay Büyükşehir Belediye Başkanlığına İskenderun koordinasyon kurulu üyesi olarak ulaştırdık. Bu konuda duyarlı yöneticiler geç de olsa harekete geçtiler. Önce altyapının bitmesi gerekir. Bundan sonra kaldırım, yürüme yollarının yapılması gerekiyor. TOKİ konutları ise yüzde 80 tamamlandı ve çekilişin yapılması bekleniyor. Milli eserlerde kalmış olan tabiat kültür varlıkları, vakıflar, kiliseler, Anıtlar Kuruluna bağlı tescilli eserler, bunlar halen başlamış değil. Tarihi dokular hasar altında. Şehir görünümünde olan bu eserlerin yapımında halen bir çalışma başlamış değil.”

REZERV ALAN TARTIŞMASI

Koray Tanin, rezerv alanların imar planlarında yer almasının önemli olduğunu, bu konuda tartışmanın ise sürdüğünü belirterek şunları söyledi:

“Vatandaş rezerv alan ile ilgili hakkının nasıl korunacağını, nasıl hakkını alacağını bilmemekte. Sözlerle anlatılmakta ama bu sözler daha sonra şehir efsanesine dönüşmesi ile birlikte karamsar bir tablo ortaya çıkmakta. Rezerv alan olarak belirtilen yerlerin özellikle çok net yazılı olarak yetkililer tarafından vatandaşa bildirilmesi gerekmekte. Yoksa bugün olduğu gibi her rezerv alan meselesinde halk eylem yapmak zorunda kalmaktadır.

“İskenderun ve diğer ilçelerimizde çalışmalar gecikti. Hükümet, devlet ve belediyeler artık bütün gücünü depremin yaralarının sarılması için kullanmalı. Bu işin siyasi bir yönü yok. Geç kalınırsa bu iş daha karmaşık hale gelecek. Yerinde dönüşüm ve kentsel dönüşümlerde ise müteahhitlerin, yetkililer tarafından ne kadar kontrol edildiğini merak etmekteyim. Bizler lisanslı eksperler olarak yazmış olduğumuz raporlarda belirtmekteyiz.

“Yine yerinde dönüşüm meselesinde devlet 1.5 milyon lira vatandaşa vermekte, bunun 750 bin lirasını hibe, diğeri ise taksitlerle ödenecek. 100 metre kare bir evin bu fiyata bitmesi mümkün değil, bunun da netlik kazanması gerekiyor.”

‘BÖYLE 5-10 YILDA BİTMEZ’

Mimar Ercüment Kimyon ise Hatay’ın 7 ilçesinde ağır hasar oluştuğunu belirterek tabloyu şöyle özetledi: “Deprem Hatay’da 7 ilçemize büyük zarar verdi. Çok büyük can ve mal kaybımız oldu. Binlerce konut yıkıldı. TOKİ’nin yaptığı konutlar ihtiyacın ancak yüzde 5’ini karşılıyor. Vatandaşlar konteynerlerde yaşamaya devam ediyor. Hükümet konutları bir yılda teslim edeceğini söyledi. Halen konutlar teslim edilmedi. Kentin 3 bin konuta ihtiyacı var. İhale edilen ise 400-500. Bu rakam vatandaşın ihtiyacını karşılaması mümkün değil. Kentin ulaşımı zaten bir çözümsüzlük örneği. Bundan sonra zemin etütleri yapılarak yeniden revizyon planları yapılmalıdır. Hükümetin kamu kaynaklarını zarar gören illerimize ve belediyelere aktarması gerekmektedir. “Rezerv alanlar konusunda sıkıntılar yaşanacağını düşünüyoruz. Bunun geniş tutulması sıkıntıyı büyütecek. Halkın bilgilendirilmeye ihtiyacı var. Halk ne yapılacağını bilmek istiyor. Bu konuda tedirginlik yüksek safhada. Hükümet bu bölgelere kamu kaynaklarını aktarmazsa İskenderun 5-6 yıl, Antakya için ise 10-15 yıl bu enkaz temizlenmez.”

‘YARDIMLAR KESİLMESİN’

Halkın moral ve motivasyona ihtiyacı olduğunu da belirten Kimyon, bölgenin bilimsel yöntemler kullanılarak yeniden ayağa kaldırılması gerektiğini söyledi. Kimyon son olarak şunları belirtti: “Zemin koşullarının, imar yapılama koşullarının, mevcut fay hatlarının göz önüne alınarak planlama anlayışının hüküm haline gelmesi gerekir. Yine belediye meclislerinin bilimsel temelde planlamalar doğrultusunda kararlar alması gerektiğini, bu yıkımların çoğunun yanlış imar kararlarının, yanlış imar politikalarından kaynaklandığını biliyoruz. Kamu bu konuda öz eleştiri yapmak zorundadır. İmar afları ile yapılan yanlışların tekrar etmemesi gerekir. Bu konuda halkın moral ve motivasyonunun yükseltilmesi gerekiyor. Halkın yaşam ve ticari koşulları daraldı. Bölge halkın yardıma ihtiyacı var. Hükümet ‘Deprem bitti, yardım da yeter’ sonucuna varmamalıdır. Seçim yardımı altında ufak, tefek destekler yeterli değildir.”