Arabasını dükkan yaptı

Kahramanmaraş merkezli ve 11 ilimizi derinden etkileyen depremin ardından 19 gün geçti. Büyük depremlerin ardından artçı sarsıntıların rahat bırakmadığı Kahramanmaraş’ın Göksun ilçesinde sokakları dolaştık. Şehirde görevli kamu personeli ve gönüllüler göz ardı edilirse ilçe merkezi hayalet şehir izlenimi veriyor. Hemen her dükkan kapalı ve zarar görmüş. Önceki gün saat 16.00 sıralarında açık dükkan sayısı iki elin parmaklarını geçecek düzeyde. Dükkanını açabilen esnafa taleplerini sorduk. Göksun esnafı, halka geri dönme çağrısı yaparken kendi ayakları üzerinde durabilmek için destek istedi.

Esnaf Muhsin Çalık’ın evi zarar görmedi. Ancak dükkanının bulunduğu yapıya ağır hasar raporu verildi. Arabasının arkası artık dükkanı oldu. Bakkal dükkanından kurtarabildiği ürünleri arabasının arkasında satışa sunan Çalık şöyle konuştu:

“Malların bir kısmı yağmaya gitti bir kısmına da hiç ulaşamıyoruz. Halk tedirgin, binalar akşam olunca hayalet şehir gibi oluyor, kimse kalmıyor. Sadece ara caddelerin ışıkları yanıyor. Vatandaş Kayseri, Kırşehir taraflarına gitti. Biz işlerimizi de terk edemiyoruz, biraz dükkana biraz buraya geliyoruz. Evde dursan sıkıntı, stres. Burada sadece köylerden ihtiyaçlarını gidermek için gelenler var, şehir dışından yardıma gelenler ve görevliler var.

‘MALZEMEMİZ İÇERiDE KALDI’

“Şu anda yeni yeni zemin oturuyor. Çadır, konteyner falan zaman alır. Bir anda her şey olmaz çünkü alan geniş, 10 il. Bunun için hizmet de mutlaka ister istemez aksar. Hasarı olmayanlar dükkanını açıyor ama sürekli bir sallantı var. Büyük bir depremin olup olmayacağının garantisi yok. Bunun için vatandaş korkuyor iş yerine girmeye. Benim dükkanımda malzeme var ama çürük raporu verildi. Bir anda çökecek hali yok ama olur da bir sallantıda çöker diye içine giremiyoruz. Duruyor öyle.

‘ORTADA KALDIM DEVLETİN EL ATMASI LAZIM’

“Ben 25 yıllık esnafım, ortada kaldım. Devletime bugüne kadar vergimi verdim, bize devletin el atması lazım. Böyle olmaz. Şimdi binası çöken esnaf nereye gidecek? 3 çocuk okutuyorum, eğitimi var, evi var. Konteyner çarşı yapılsın mağdur esnafa konteynerden iş yeri versinler… Esnaf en azından devlete yük olmaz, kendi geçimini sağlar, ayakları üzerinde durur. Ben iş yerimi kapatırsam ne olacak? Başka gelir kaynağım yok, o zaman daha kötü olacak.

‘KURULU DÜZEN İSTİYORUZ’

“Dışarıda kaç gün kalacak vatandaş? Devlet, yarın bir gün herkes yerine dönsün diyecek. Vatandaşın burada bir kurulu düzeni olmazsa yine mağdur olacaklar. Devletin bu girişimleri vatandaş ve esnaf için önemli. Kolaylık sağlanmalı, kendi çalışmamla ayaklarımın üzerinde durmak istiyorum. Bir kurumdan yardım istemektense kendi dükkanımda ticaretimi devam ettirip, kendi imkanlarımla ihtiyaçlarımı karşılamak için çalışmak istiyorum. Devletimiz ‘Senin iş yerin burada, burada devam et.’ dese biz de kendi ayağımızın üstünde dururuz.

Vali ve belediye başkanları Aydınlık’a anlattı: Kahramanmaraş Elbistan'da çarşı açılıyorGündem

‘MİLLETİN KENDİ YARASINI SARMASI LAZIM’

Marketçi Yusuf da 10 gündür dükkanını açtığını söyledi. Ailesini Aksaray’a bırakıp kendi geri geldi. Göksun halkına yaptığı çağrıda şöyle konuştu:

“2 gündür açanlar var; 7-8 esnaf anca açtı. Artar tabi. Halkın hepsi gitti, kimse kalmadı sadece çarşı esnafından dükkanını takip eden var; bir de gönüllüler, görevliler. Köy yerlerinde ineği danası olan var. Nasıl olacak bilmiyoruz. Geri gelmeleri lazım. Konya’dan Ankara’dan yardım gelmesiyle iş olmaz. Milletin kendi yarasını kendi sarması lazım.”

ESNAFA ‘GELİN’ ÇAĞRISI

Aynı cadde üzerinde dükkanını açan bir züccaciyeci ise, esnaf dostlarına geri dönme çağrısında bulunarak şöyle konuştu:

“Benim dükkanım sabah kalktığımda un ufak da olabilirdi ama çok şükür zararım olmadı. Ama biz durumu iyi olan insanlarız. Bütün esnaf arkadaşlarımızı buraya bekliyoruz. 20 gün oldu arkadaşlar ne zaman geleceksiniz? Biz evimizi arabamızı bu memleketten kazanıp aldık. Niğde’de Nevşehir’de oturmakla bu iş düzelmez. Gelin bir gece soğuk yiyelim, iki gece soğuk yiyelim ama çözelim. Dışarıdan adam Tekirdağ’dan kalkıp odun getirmiş. Bizim burada odunumuz var ama kapılar kilitli. Çocuklarımız otellerde, yurtlarda kalsın ama Göksun halkı buraya gelsin.”