14 Ocak 2025 Salı
İstanbul
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Arabesk müzik dosyasına devam ediyoruz: ‘Müziği müzik değil şiiri şiir değil’

Arabesk müzikle ilgili görüşlerini açıklayan Türkiye’nin ilk kadın orkestra şefi İnci Özdil, arabeskin yozlaşan kültürü temsil ettiğini söyledi. Özdil, ‘Bu müzik değil, şiiri şiir değil, bilimsel hiçbir yanı yok.’ diye konuştu

Arabesk müzik dosyasına devam ediyoruz: ‘Müziği müzik değil şiiri şiir değil’

Arabesk müzik tartışmasına devam ediyoruz. Bugüne kadar tartışmaya katılanlar arabeskin köyden kente göçle oluşan kültürel çatışmadan doğduğu ve yaygınlaştığını ifade etti. Peki arabesk, yozlaşmanın, yabancılaşmanın müziği mi yoksa yoksulların sessiz protestosu mu?

Arabesk konusunda görüşlerini Aydınlık’a açıklayan Türkiye’nin ilk kadın orkestra şefi İnci Özdil, arabeskin Türk kültürüne vurulmuş en büyük darbelerden birisi olduğunu dile getirdi. Arabeskin yozlaşan bir kültürü temsil ettiğini belirten Özdil, “Yıllarca arabeske karşı mücadele verdik fakat faydasız. Halka zehirli gıda verildi ve onunla mutlu oldular. Bu müzik değil, şiiri şiir değil, bilimsel hiçbir yanı yok.” dedi.

Özdil, “Türk kültürüne ve insanına vurulmuş en büyük darbelerden birisidir arabesk. Türk Halk Müziği Türk kültüründe coşkuyla akan bir şelâledir. Bizim bağrımızdan çıkan hayatın sesidir. Türk Sanat Müziği ise sarayda gelişmiş ve müze müziği şeklinde yaratıcılığı bitmiş, kendi döngüsü içinde kendini tekrarlayarak günümüzde yaşamakta. Türk Halk Müziği Türk insanı var oldukça yaşamaya, hayat bulmaya devam edecektir.” ifadelerini kullandı.

‘YABANCI BİR KÜLTÜR OLUŞTURDU’

Arabeskin yabancı bir kültür oluşturduğunu kaydeden Özdil, “Balık baştan kokuyor.” dedi. Özdil, “Ancak insanımızın özüne yapılan bu saldırı insanımızı kendine benzetmeye çalıştı. İşte arabeskle yapılan bu saldırı insanımızı değiştirmiş, tuhaf ve kendine yabancı bir kültür oluşturmuştur. Balık baştan kokuyor. Ülkemin cumhurbaşkanı eline mikrofon alıp arabesk söylüyorsa, arabesk yapanlara devlet sanatçısı unvanını veriyorsa o zaman Cumhuriyet’in kurucu ayarlarına dönmek gerekiyor demektir. Bunu yapacak siyasî irade oluştuğunda, kültürümüze yapılan bu hayâsız saldırıyla mücadele edilebilir.” diye konuştu.

‘DEVRİMLERİN EN ZORU MÜZİKTE YAPILACAK OLANDIR’

Atatürk’ün müzikte yaptığı devrimi hatırlatan Özdil, “Devrimlerin en zoru müzikte yapılacak olandır. Atatürk’ümüz bunu 1924 yılında başlatmıştı ancak her konuda olduğu gibi müzikte başlatılan devrim yarıda kaldı. Bizim gibi müziğin bilimini yapmış sanatçılar, bu yoz müzik sanayisine karşı (ki arabesk müziği sanayileşmiştir) kendi alanlarında binbir zorlukla, Türk kültürünü evrensel boyutta yaptığımız müzikle Atatürk devrimleri ilkesini sürdürüyoruz. Bu bir süreç, elbette sonunda bu saldırılara bir ‘DUR’ denecektir. Bizler Atatürk’ün yolunda Türk kültürünü ve müziğimizi yaşatmaya ve evrensel boyuta taşımaya devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.

İnci Özdil Müzik Türkiye Orkestra