22 Kasım 2024 Cuma
İstanbul 11°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Artık standart para ve maliye politikası mantıksız!

Artık standart para ve maliye politikası mantıksız!
A+ A-
EKONOMİ SERVİSİ

İstanbul İktisat Kongresi, Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi (TASAM) tarafından “Geleceğin Ekonomisinde Türkiye ve Sosyal Ahlâk Kodu” ana temasıyla 09-10 Aralık 2021 tarihinde düzenlendi. TASAM Başkanı Süleyman Şensoy'un açılış konuşması ile başlayan kongrede bir sunum yapan Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) nezdinde Türkiye Daimi Temsilcisi, Büyükelçi Prof. Dr. Kerem Alkin, “Uluslararası Para Fonu, Dünya Bankası ve OECD ekonomistleriyle son üç-dört ay içerisinde dört-beş Zoom toplantısında bir araya gelerek tartıştık... Sonunda şu kabullenişin ağırlık kazandığını ifade etmem lazım (çünkü Türkiye’de tam da bu tartışmaların olduğu dönemde herkesin kabul ettiği nihai gerçek şudur): Ciddi manada bu kadar küresel belirsizliğin olduğu ortamda artık deniyor ki hiçbir ülke açısından uluslararası kurumlarca önerilecek para ve maliye politikasının standardize edildiği bir dünya artık gerçekçi değildir, yani para ve maliye politiklarında bir standardizasyon, her ülkenin birbirine çok yakın para ve maliye politikası uygulamaları hayata geçirerek bu derinleşen küresel belirsizliklerle mücadelesi, bunlar artık mantıksız bulunuyor.” dedi.

NEOLİBERAL ORTODOSK YAKLAŞIMIN SONU

Her ülkenin kendine özgü, “ısmarlama”, kendi ülke ekonomisinin gerçeklerine dayalı yeni para ve maliye politikası yaklaşımlarını ortaya koyması gerektiğinin vurgulandığını ifade eden Alkin, “Dolayısıyla benim açımdan son üç-dört aydan beri gerek Uluslararası Para Fonu gerek Dünya Bankası gerek OECD nezdindeki ekonomistlerle yaptığımız oldukça derin tartışmalarda en önemli tespitlerden bir tanesinin bu olduğunu vurgulamak isterim. Artık para ve maliye politikasında standardizasyon, her ülkeye benzer para ve maliye politikasını önerme, dolayısıyla basmakalıp ezberlenmiş neo-liberal Ortodoks yaklaşımların hâlâ popülaritesini sürdürmesi gibi konular artık bütünüyle kapanmış durumdadır. Tabii ki ilgili ekonomistlere maliye politikasının üretici fiyatları endeksindeki artışlarının bu kadar ağır ve belirgin olduğu dönemde para ve maliye politikalarının etkinliğiyle alakalı sorular da soruyorum. Aldığım cevaplar ise bu konuda doğru dürüst bir literatüre sahip olmadıklarını itiraf etmeleri ve neoliberal Ortodoks anlayışın da bu tabloyla karşı karşıya gelmesinin çok fazla cevabı olmadığı gerçeği ekseninde. Dolayısıyla önümüzdeki dönemde daha Keynesyenci yaklaşımların ağırlık kazanmayı sürdüreceği bir süreç bizi beklemektedir.” ifadelerini kullandı.

DOLARA BAKARSAK HAVAYA KONUŞURUZ

Beykent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Murat Ferman ise, şu görüşleri dile getirdi: “Bizler ekonominin veya aracın amaç için, insan için olduğuna ve insanın öncelikli olduğuna inanıyoruz. Yani ekonomi teorisi; insan mutluluğu, insan refahı, insanın karşılaştığı problemlerin çözümü ve bunların sürdürülebilir şekilde ortaya konması için bir araçtır, bir perspektiftir. O bakımdan Ortodoks politikalardan ayrılıyoruz. Dünyaya sadece ekonomik modellerden bakan, kendi ifadeleri ile 'günlük problemler veya gelişmeler bizim ilgi alanımızın dışındadır' diyen konformist iktisatçılar bizden değildir.... Müsaade ederseniz, sürekli olarak yazılarımızda, konuşmalarımızda, konferanslarımızda söz ettiğimiz unsurla kapatalım: Elbette günü kurtaracağız, elbette maişet motorunu döndüreceğiz, elbette sıkıntılarla kaimiz. Bazıları için bizim yaptığımız bu ufuk turları; 'efendim dolar TL karşısında kaç para olacak, bilmem ne hissesi çıkar mı, iner mi?’ gibi gündelik perspektifler için bir fantezi, bir lüks gibi görünebilir. Ancak eğer siz resmin bütününü kaybederseniz veya bizim gibi resmin bütününe işaret edenler olmazsa o zaman günü kurtarayım derken, tüpten çıkan boyayı yerine tekrar koyayım derken, elinizde ne tüp kalır ne resim kalır. Ondan sonra havaya konuşmak durumunda oluruz.”

para Dolar maliye politika Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi tasam istanbul iktisat kongresi OECD neoliberal ortodoks